Effeuilleuse || L.S

il n'a pas le temps pour l'amour...

Bölüm Müzikleri

. 3 Mélodies, Op.7 - Arr. Hazell: 1. Aprés un réve by Gabriel Fauré, Sheku Kanneh-Mason

. Adaptation by The Weeknd

. Belong To The World by The Weeknd

...

Bir sanat dalını ele almadığım ilk kurgum, bu yüzden biraz gergin hissediyorum. Umarım beğenirsiniz.

Daha önce bottomlou yazmış ama yayımlamamıştım, ki onu yayımlayamazdım emin olun. Sadece kızlarım biliyor ;)

Kurguyu The Weeknd'in Kiss Land albümünden, bana çağrıştırdığı bir karakteri ele alarak yazdım. XO

Eski Türkçeyi kullanmayı severim, bilmediğiniz kelimeler olursa sormaktan çekinmeyin lütfen.

...

Le Diable Peut Pleurer

Gecenin sessizliğine çığlık olan müzik, kulübün ince duvarlarına ihanet ediyordu.

Las Vegas'ta paraların kuru yapraklar gibi yere savrulduğu, içinde bercesteliğin bulunduğu gibi günahlarında kök saldığı o kulüp.

Le Genèse'i özel kılan oydu. Direkte sallanan kıvrımlı bedeni, davetkar bakışlar attığı keskin çiğ mavisi gözleriyle ilginin odak noktasıydı. Fevkalbeşerliği ile tüm şehre nam salmıştı.

Çehresiyle, ancak Tanrı'nın resmedebileceği türden bir güzelliğe sahipti.

Elmacık kemikleri yüzünü gölgelerken, küçük burnunu kalkık kaşları tamamlıyordu. Mavi irislerini taşıyan düşük göz kapakları, Tanrı'nın fırçasını vurduğu kavisli dudaklarıyla ilahi bir görüntü resmediyordu.

Louis Tomlinson varlığı ile kulübü kutsar, dudaklarında filizlenen ince gülümsemesi yüzünden asla eksik olmazdı.

Güzelliği insanların kalbine şiirler dökerken, ince sesiyle manastırda şarkı söyleyen melekleri bile kıskandırırdı.

Kulüp sadece perşembeleri bu kadar kalabalık olurdu. Sahne onun varlığıyla taçlanırken, insanlar bedeninin estetikliği ile direğin etrafında süzülüşünü gözleriyle bire bir görebilmek için haftalar öncesinden rezervasyon yaptırırlardı.

Uğruna milyonların döküldüğü ihtişamlı localarda yer edinen suretler, kıvrımlı bedeninin perdenin arkasından süzülmesini heyecanla bekliyorlardı.

Sahnenin tam karşında kalan loca ise ona aitti. Harry Styles, yeşil gözlerini sadece onunkilerle buluşturmak için her perşembe buraya gelirdi.

Louis sahne arkasında onu hazırlayan yardımcılarını dışarı çıkardıktan sonra şifonyerin üzerindeki yarılanmış viskisine sakinleştirici atıp, hapını tek yudumda içmişti.

Aynaya yansıyan çehresine bakarken, sahne kostümünün bir parçası olan transparan iç çamaşırının kenarlarından yukarı kaldırıp, çıkık kalçalarını sanki mümkünmüş gibi daha çok ortaya çıkarmıştı.

İç çamaşırı kalça yanakları arasına sıkışırken, yansımadan oldukça memnun şekilde aynanın önünden ayrılıp krem şifonyerinin çekmecesini araladı.