YARA İZİ 🚬 BIZE SEN KALA 2

Bölüm 26

Ali yanıma yaklaşınca ellerini kollarima götürerek "Iyi  olmadığını bir sorunun olduğunu çok  iyi biliyorum  Lina, sana olan teklifim her daim geçerli  istediğin  zaman yanıma gelebilirsin. Biz onca yıl boşuna bir hic uğruna  okumadık." Kartal'ı  görmemle yüzümü  Ali'nin yüzüne çevirerek  gülümsedim.

"Biliyorum  Ali, her şey için teşekkür ederim. Bir gün işe  ya da yardıma  ihtiyacım olursa ilk arayacağım  kişi  sen olacaksın. " Ali kollarini  açınca ayıptır  olmasın  diyerek  kollarına  girerek sarıldım.

"Kendine iyi bak Lina, hayat ziyan edilemeyecek  kısa."

Ondan ayrılığımda görüşürüz  diyerek  karşıya geçmek  için yürüdüm. Kartal adamlarınin yanında durmuş  bana bakarken bir adım  atınca yanıma  doğru geleceğini sanmamla adımı  işitip Ali'ye doğru  çekilmem  bir oldu.

Lina... Korna sesiyle birlikte araç  hızla  gidip geçerken  yüreğim  ağzıma  geldi. "Lina Hanım  iyi misiniz?" Yanıma  koşup gelen korumalara bakarken gözüm  Kartal'ı aradı  ama ortalıkta yoktu.

"Lina aklın  nerde senin kendini öldürtmek mi istiyorsun?" Ali'ye iyiyim  diyerek ondan  zar zor ayrıldığımda Mustafa  koluma girerek  karşıya güvenle  geçirmişti. Beni eve kadar getirdiğin de kapıyı  açan ablam halimi görünce  panikledi.

"Yeter! Yeter artık  iyiyim demekten yoruldum. Iyiyim  işte  görmüyor  musunuz? Bana bir daha nasıl  olduğumu  sormayin."

Böyle yaparak  yalnızca psikolojimi bozuyorlardi. Onları  ardimda bırakıp  kendimi  yataga attığımda Aysima yatağıma çıkıp  minik elleriyle  "Ağlama  liya, ben buydayim."demiş  bende gülerek  ona sarılıp  öyle  yatmaya devam etmiştim.

Bir ara içerden  Raşit'in sesini duysam da yataktan  çıkamadım.  Raşit kapıda  görününce ayıp  olmasın  diye yattığım  yerde doğruldum.  "Lina yemek hazır  yemeğe  gelecek misin, yoksa  kalkman için  arızayi odana mi sokmalıyım?" Ne yalan söyleyeyim köpeğiyle tehdit etmesi iyiydi.

Yatağımdan çıkıp  mutfağa  geçtim. Ablamın  yanına  oturduğum da  "Sen  mi anlatırsın yoksa tek tek ben mi sorayım?" Demiş  bende omuz silkerek  herşeyi  anlatmıştım.

"Lina  senin için  adamımı verdim. Mustafa  seni her yere götürüp  getirecekti. Neden ona seni arayip  dedikten sonra aramadin. Seni  yüzünden Kartal  canına  okudu  haberin var mi?" O an gözlerim  parladı, benim yüzümden  mi diye sordum.

"Ben burada sevinecek  bir  şey  görmüyorum  Lina, araya girmesem işinden  bile olabilirdi. Ve hayır Kartal, senin üstünden  ona kızmadi. Kendince bir bahane bulup  olur olmadık  şeyler üstünden  kızdı."

"Ben özür dilerim, böyle  olsun istmezdim."

"Tamam, artık  kapatın şu  konuyu. Lina biz bir karar  verdik. Bu zor süreçte  psikolojik  yardım  almanı istiyoruz böyle  giderse  daha da kötü  olacaksın."

"Ben deli miyim abla, bana..."

"Eee yeter Lina, sen kac yaşındasin sürekli  küçük çocuklar  gibi  naz yapma, burada senin için  çırpıniyoruz. Üstelik  deli de ne demek? Sen lisans  mezunusu bir kızsın, cahiller gibi deli doktoru da ne demek. Her sağlıkli insan kendini iyi hissetmek  için  doktora gidebilir. Kuaföre gidip kendini nasıl  yeniliyorsan doktora gidip  ruhunu da tamir ettirebilirsin."

Ablama baktığımda  tamam, demiştim. "Yaşit bende yuhumu yamiy ettiycem." Raşit  olur, dediğinde  beraber  yemek  yemiştik. Yemekten  sonra  onları  yalnız bırakmak  adına dışarıya  çıkıp  hava almak istedim. Aklıma  arıza  gelince arka tarafa doğru  yürüdüm.  Kartal'ın  köpeklere et attığını görünce  gitmek  istedim  fakat beni gören  Arıza  havlamaya başladı. Kartal başını çevirip bana baktığında midem burkulmuştu,

Onunla  en son karakolda  konuştum ve şuan  adamın  sesine bile  hastrettim, bekli bir umut  elim arkada yanina yaklaştim hala köpekleri  beslerken sözleriyle  birlikte  olduğum  yere çivilenerek ölmek  istedim.

"Dur orada  bir adım  daha atarsan arızayi çözerim... Bugün  yaptığın  ucuzca hareketten  sonra  gözümdeki olmayan değerinde  öldü. Bunu bil diye  söylüyorum  çünkü artık  çok sıktın. Bir an önce  kendine  gel ve bu evde hala hangi  sebepten ötürü  kaldığını  hatırla... Ve son olarak bu evdeki son günlerinde  gözüme batmasan iyi edersin. Yoksa daha önce  hiç  görmediğin yüzümü  sana göstermekten bir saniye dahi olsun tereddüt  etmem."

Ölürsem erkekçe öleceğim
Ama sensiz ölmeyi beceremem Lina !
Sana dönmek mi bir daha
Tövbeler olsun...

Ben Sana Mecburum, Attila İlhan