Danimarka Veliahtı

0.2

Kızlarla bizim parkta buluştuktan sonra bir kaç kere gittiğimiz bara gitmek için bir taksiye atladık. Bara geldiğimizde daha kapısından girmeden yüksek ses müzik ve alkol kokusunu aldık. Kızlarla böyle yerlere çok gelmezdik ama bir kaç kere yine bir şeyleri kutlamak için gelmiştik. Ama bir tanesinin geliş amacı Ece'nin sevgilisinin onu aldatmasıydı. O şerefsize neler yapmak istediğimi tahmin bile edemezsiniz. Ece o olaylardan sonra çok yıpranmıştı ve biz onu eski haline getirene kadar bin takla atmıştık ama benim Ecem çok güçlü bir kız olduğu için bununda üstesinden gelmişti. Neyse bu olayları düşünmeyi sevmiyorum.
Kızlarla içeri girdik ve boş bir masaya oturduk

İlk konuşan Ece oldu yine

- Kızlar ben sarhoş olmak istemiyorum ve yine sızmış Selin ve Alevde görmek istemiyorum. Haberiniz olsun
- Diyene bak.
Selini destekler gibi kafa salladım ve
- İlk defa haklı Ece. Sarhoş olmayalım.
Kızlarda onayladı ve yanımıza bir garson geldi.

- Ne istersiniz hanımlar

Ece
- Ben bira istiyorum
- Bende

Selin
- ben alkollü kokteyl istiyorum

- Hemen geliyorlar.

Garson yanımızdan gittikten sonra kızlarla mal mal fotoğraf çekinmeye başladık. Ardından içkilerimiz geldi ve biz gülüşüp içkilerimizi yudumladık

2 saat sonra

Ne mi oldu? Bize sarhoş olmak istemiyorum diyen Ece kör kütük sarhoş oldu. Ve şuanda onu pistden ayırmaya çalışıyoruz. Allahım ya iyi ki sarhoş olmayacağım dedi.
Selin ile biraz zor oldu ama Ece'yi sonunda oturtabildik.

- Allah belanı vermesin Ece tamam mı?
Selinin dediğine cevabı ne oldu sizce?
- Tamam aşkım
- Ya ben bu kızı döverim. Tut beni Alev.
- Hadi kızlar kavgayı bırakın da eve gidelim. Çok yoruldum.
- Katılıyorum Alev ama bunu annesi eve almaz bu halde sizde veya bizde kalsın. Sanem teyzeye( Ece'nin annesi) haber veririz.
- Tamam o zaman bizde kalsın

Bu lafıma Ece
- Ayy Alev sizde mi kalıyorum? Olley. Abinle uyuyabilir miyim? Çünkü abin çokk tatlı

Ece bu sözcükleri kurarken biz Selin ile gülme krizine girmiştik. Demek öyle Ececim ben bunu sen ayılınca sana sorucam.

Kızlarla bardan çıktık ve bir taksiye atlayıp adresi verdik. İlk önce Selin evinde indi ona iyi geceler diledikten sonra ben Ece'nin telefonunu aldım ve Sanem teyzeye mesaj yazmaya başladım. Ece'nin bizde kalacağı ile ilgili mesajı attıktan sonra telefonu çantaya attım ve bizim evin önüne gelince taksiye parasını verdim ve Ece'yi sürükleyerek arabadan indim.

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Offffff başım çatlıyor. Kafama çit alanı mı kuruyorsunuz? Ne bu ağrı?
Sanırım tatilin en kötü sabahına uyandım. Ben uyandım da Ece'yi nasıl uyandırıcam? Off Ece off!

- Ece hadi uyan. ECEE. UYAN LAN. Peki uyanmıyor musun? Sen istedin bunu
Diyip masanın üstündeki su şişesini Ece'nin yüzüne boşalttım. Ve Ece yataktan zıplayarak uyandı.
- Ne yapıyorsun lan? Böyle mi uyandırılır insan?
- Kendin söylüyorsun insanlar böyle uyandırılmaz. Senin gibi davarlar böyle uyandırılı.
- Nerem davar benim beee!
- Off Ece uzatma. Üstün değiştir ve aşağı in. Açlıktan ölücüm.

Ben aşağı indim. Ardından Ece'de geldi ve kahvaltı yapmaya başladık. Kahvaltı bittikten sonra Selin'i çağırdık oda geldikten sonra akşama kadar takıldık ve kızlar evine döndüler. Bizde akşam yemeğini yedik ve odalarımıza çekildik.

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

3 hafta sonra

Suanda alışverişteyiz. Hem orada giymek için bir şeyler bakıyoruz hem de oraya götüreceğim eşyalar için alışverişe çıktık.

- Anne lütfen artık durur musun? Durmazsan aldıklarımız boşa gidicek çünkü ben ölücüm ve Danimarka'ya gidicek biri kalmayacak.
- Hadi hadi mızmızlanma. Daha çok alınıcak şey var.
- Off anneeeeee

Çok heyecanlıyım çünkü gitmeme bir hafta kaldı. Okullar ise 4 hafta sonra açılıyor. Ben yerleşmek için biraz erkenden gidiyorum. Aslında heyecanımın yanında çok korkularımda var. Acaba çevrem nasıl olucak, İngilizcem çok iyi ama hergün her dakika İngilizce konuşmak beni yorucak mı veya dışlanır mıyım? Bunun gibi bir sürü endişem var

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Bölüm sonuu

Sizce bölümler nasıl?
Kitabı beğendiniz mi?
Bölümler biraz daha uzun olsun mu?