bir hiçlik felsefesi

974 107 54
                                    



Saçlarımda geziniyor sinene çektiğin nefesler. Kalbime kadar inen o sancıyı hissedebilmeyi o kadar çok isterdim ki sevgilim. Güz gibi düşen göz yaşlarının asılı kaldığı saçlarımda leş hastane kokusu yerine bahar sunmayı, mırıldandığın şarkılara eşlik etmeyi, parmaklarıma sataşan parmaklarına tutunmayı ah bir bilsen nasıl da isterdim.

"Biliyorsun, sensiz devam etmekte zorlanıyorum."

Biliyorum. Dolan gözlerin yansıyor bembeyaz dünyama. Özlemin yine sızlatıyor içimi. Ürkerek dokunuyor ellerin yüzüme, istemsizce gülümsüyorum. Yanmıyor canım, fiziksel olarak. Ama inan ruhumda çatırdayan her şey sana ait. Ne varsa bana dair hepsi sen olmuş, yeminler ederim ki sevgilim, çocukların şen neşesi gibi güzelsin hala ruhumda.

"Keşke duyabilsen beni. Açabilsen gözlerini, öyle çok hasretim ki sana."

Keşke duyabildiğimi bilebilsen. Çeneni yasladığın başımın içinde çırpınıyorum. Bedenimin ölüp tüm canlılığıyla zihnimin yaşadığı bu yerde sen, öyle çoğul bir varlığın içinde benle kaybolmuşsun ki ayırt edemiyorum.

Yine dudaklarında o şarkı, bir hiçlik felsefesine sunduğun minik bir hatıra.

"Ansızın, bir hoşçakal kurşununa sarılıp veda ettim bütün sokaklarına."

Onunla yetinemedim, kokunla baş edemedim. Hırkan ömrüme asılı hala.

"Seni özledim."

İliklerime kadar delirircesine,

"Gelmelisin."

Dönmeliyim,

"Annem artık seviyor seni."

Sevmiyorum hala anneni,

"Babam sürekli seni soruyor."

Gerçekleştirdiğim tek devrim yüreğinde,

"Duy beni, dön artık."

Duy artık kurtar beni,

"SeokJin, elma şekerlerinin zamanı geçiyor."

Kalbimde ki sızı yansıdı mı bedenime? Ben buralarda kitliyim sevgilim. Saçlarına hasret ellerimle tattım ben o zehri.

Ölüler diyarında, tatsız elma şekerleri.

angst değil. tek bölümlük bir şeyler

ölüler diyarından, tatsız elma şekerlerine | Taejin ✓Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang