Guy Montag bir itfaiyeciydi. Televizyonun hüküm sürdüğü bu dünyada kitaplar ise yok olmak üzereydi zira itfaiyeciler yangın söndürmek yerine ortalıği ateşe veriyordu. Montag'ın işi ise yasadışı olanların en tehlikelisini yakmaktı: Kitapları. Montag yaptığı işi tek bir gün dahi sorgulamamişti ve tüm gününü televizyonla kaplı odalarda geçiren eşi Mildred'la beraber yaşıyordu. Ancak yeni komşusu Clarisse'le tanışmasıyla tüm hayatı değişti. Kitaplarin değerini kavramaya başlayan Montag artık tüm bildiklerini sorgulayacaktı. Insanların uğruna canlarını feda etmeyi göze aldıği bu kitapların içinde ne vardı? Gerçeklerin farkına vardiktan sonra bu karanlik toplumda artik yaşanabili miydi? Mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz, ama mutlu değiliz. Bir şey eksik. Etrafa bakindım. Ortadan kaybolduğunu kesinlikle bildiğim tek şey, on-on iki yıldır yaktığım kitaplardı.
VOCÊ ESTÁ LENDO
Kapalı Gözler
Não FicçãoKitabımda , dünyada olan Bir çok güzel harekteleriyle dolu insanların yaptığı işler ve 'hala böyle insanlar var mı' diceğiniz karakterler dolu. Ve şuna da inan bu kitap size kitapların ne kadar önemli olduğunu öğreten bir çok delilden daha gerçekç...
