Tomlinson Rüzgarı

7K 391 400
                                    

"Hadi ama bütün gün orada kalamazsın."

"Şey orada daha fazla çikolata var mı?"

"Aç şu lanet kapıyı Lou! Aşık liseli kızlar gibi davranamazsın. Hadi ama sen erkeksin!"

"Değilim! Öyle olsaydım en yakın arkadaşıma aşık olmazdım!"

Dostunun aşk acısı çekiyor olması ve elinden bir şey gelmiyor olması içten içe onuda tüketiyordu. Lou günlerdir yemek yemediğinden bir anda çökmüş, yüzündeki tüm renk gitmişti. Her an neşeli olan, etrafa mutluluk saçan o çocuk da gitmişti bununla beraber. Şimdi ise kilitli kapının arkasında onu ikna etmeye çalışıyordu Ryan.

Lou.. Aşık olduğu çocuğun akşamki randevusunu duymuştu işte. Sonra da "kızlara şu lanet çikolata, cips ve salya sümük ağlatıcı aşk filmleri iyi geliyorsa, bana da yarayabilir değil mi?" diye düşünmüştü. Neden böyle düşünmüştü ki? Sonuçta o bir kız değildi. Ayrıca günlerdir boş olan midesini bunlarla doldurmak ne kadar akıllıca olabilirdi ki?

Arkadaşının sesini duymayınca histerik bir şekilde gülmeye başladı. Cevap veremiyordu işte. "Çünkü ben lanet olasıca bir ibneyim! Hetero birine aşık olabilecek kadar aptal bir ibne!" Düşünceler beynini kemirirken ağzına attığı baharatlı şey, 10 dakikadır yediği tüm abur cuburla beraber geri gelirken Lou aceleyle lavaboya yetişmeye çalıştı.

"Louis iyi misin!"

Arkadaşının kusuyor olduğunu anladığında aceleyle ayağa kalkmış kapıyı açılmayacağını bile bile zorluyordu.

"Lanet olsun aç şunu!"

Dakikalar sonra kilit sesini duyduğunda hiç vakit kaybetmeden kapı kolunu çevirip açtı ve karşısında dikilen arkadaşını iterek içeri girdi.

"Sorunun ne senin!"

Güldü Louis. Sanırım bu Ryan'dan beklediği en saçma soruydu?

"Deminden beri bana bağırıp çağırmak için mi kapıyı zorluyordun?" dedi umursamaz tavırlarla ve yatağına oturdu.

Bu elinde değildi ki. Onu merak etmişti işte. Bu yüzden bağırıyor olmalıydı.

"Ben sadece seni merak ettim."

Yerdeki çöpleri çiğneyerek Louis'ye ulaştı ve yanına oturdu.

Lou kafasını kaldırıp arkadaşına baktı. Güldü ve alaycı bir sesle

"Bu kızları nasıl iyi hissettiriyor anlamıyorum. Şu aptal film hiçbir şey yemeden kusmama yarar zaten" dedi ve gülmeye devam etti.

Ryan kafasını yatağın üstündeki laptopa çevirdi ve Lou gibi kendini zorlayarak güldü.

"Gidip 1-2 şişe devirelim dostum."

Louis omzunu silkti.

"Sanırım uyuyacağım."

Louis'yle beraber onunda yüzü düştü.

"Hadi ama! Harry daha önce de bir sürü kızla çıktı. Hatta birisiyle 1 yıl kadar uzun bir süre. Adı Emma-

"Emily." Diye düzeltti Ryan'ı.

"Her neyse işte. Ona aşıktı ve her anını gelip sana anlatıyordu. Hatta bir keresinde -keşke duymamış olsaydım- onun nasıl ve ne kadar güzel sakso çekti-"

"Evet hatırlıyorum Ryan." diye yeniden sözünü kesti ve "çeneni kapa" gülümsemesini takındı Lou.

"Demek istediğim. Bundan daha kötülerini gördün şu kızı kafana takma. Sonuçta Emily ile Harry arasındaki de destansı bir aşktı. Ama sonuç olarak ayrıldılar. Harry o kızdan da sıkılır ve ayrılır."

TOUCH THE SKY (LARRY STYLINSON)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin