Letters to Larry

@cameronismineee's letter

A/N: Merhaba! Bu hikaye değil önce onu belirteyim. Bu bizim -Larry Shipperların- Larry'e söylemek istediğimizi oluşturan mektupları yazacağımız şey?... Açıklama yapmada hiçbir zaman iyi olmadım zaten. Neyse. Umarım bana göndereceğiniz mektuplar olur. Ve bunu önceden biri yaptı mı bilmiyorum :/. Yani bu mektup işini. Bu arada bu mektupları ileride -arttığında- İngilizceye çevirip Larry'e atacağız. Nasıl bilmiyorum. Belki video yaparız. Belki Twitter'dan.

Bu fikri sevdiceğim Gizem buldu. Bazılarının İngilizcesi iyi değil ve onlara ne hissettiklerini söyleme şansları olmuyor. O da buraya yazmalarını ve bizim de çevirmemiz hakkında bana fikir verdi! (İnsanın zeki sefgilisi olunca .s.s Qısqanın .s.s) Anlamadığınız bir kısım olursa yorum kısmında sorabilirsiniz.

Örnek olarak ben bir mektup yazacağım. Umarım dediğim gibi gönderirsiniz. (Açığa kavuşturmak gerekirse mesaj olarak göndereceksiniz, eğer istiyorsanız. Yorumlara değil :D)

Bu arada hikaye kapağı için karım olan @jelibonlupattes'e teşekkürlerimi kokulu öpücüklerle iletiyorum!  Sizce de çok güzel olmamış mı?!!

[hikaye başlığına for XD]

Sevgili taptığım iki aşık adam,

Öncelikle demek istiyorum ki size deli oluyorum. Bakış açımı değiştirdiğiniz için teşekkür ederim. Sizin birbirinize bakış şekliniz, kıskançlıklarınız, -ki onlar favorilerim- bilemiyorum... birbirinize hitaben yaptırdığınız dövmeler, aranızda ki görünmez kordon... (bunun sonunu nereye bağlayacağımı bilmiyorum) SIZ benim için yeni bir başlangıç gibi bir şeysiniz. Önceden eşcinsel insanlara pek iyi yaklaşmıyordum. Yani baya önceden. Sonradan diziler falan derken onlara saygı duymaya başladım.

Fakat, siz ikinizi görünce uydurma bir lezbiyen çifte nasıl katlandım dedim resmen. Yani onlar birbirlerini seviyor gibi rol yapıyorlar, siz ise birbirinizi sevmiyor gibi. Ah, tanrım Modest'ten nefret ediyorum!

Yani cidden, gerçek aşkı hiç mi umursamıyorlar? Her şey para mı? Her şey ün, kamera flaşları ve kırmızı halı mı? Biliyorum ki Niall, Liam ve Zayn'e haksızlık edeceğinizi düşünmeseniz dünyaya gerçeği söylerdiniz. Çünkü görebiliyorum ki artık ün o kadar da umurunuzda değil. En azından Louis için.

Louis, herkes senin Harry'i üzdüğünü söylüyor, çünkü Eleanor'la birliktesin. Böyle düşünmeleri ise çıldırmama yol açıyor. Yani, hadi ama! Sen istemiyorsun ki o kızla birlikte olmayı! Siktiğimin yönetimi zorluyor.

Bana göre Harry seni üzüyor. Çünkü... bilirsin, Nick olayı başlı başına bir şeydi zaten. Ve sen depresyondayken onun partiden partide zaman geçirip, Tanrı bilir neler yapıyordu, senin yanında olmaması... garip değil mi? Yine de ben dıştan nasıl görüyorsam öyle konuşuyorum. Belki de o zamanlarda hep yanındaydı. Bilemiyorum işte.

Her neyse bu kadar suçlama yeter.

Bu arada... sanırım size inanma/desteklemeye başlama hikayemi anlatmalıyım?

Öncelikle, ben directioner olduğum zamanlar bile ikinize deli oluyordum. Louis'e ayrı bir ilgim vardı zaten. Neyse. Sizin "arkadaşlığınız" benim için çok özeldi. O zamanlar Larry'nin izlediğim bir videosu vardı.. on dakikalık, çok tatlı bir video. Fakat sonunda 'It is love.' yazardı. Oraya sinirlenirdim. "Onların ki arkadaşlık, sürtük" derdim. Tanrım... utanç verici. Neyse. Zamanla sadece ikinize yoğunlaştığımı fark ettim. Larry hikayeleri okumaya başladım. Sonra 'proof' videoları izledim ve puff! Larry Shipper olmuşum!

Sonra... Mine diye bir arkadaşım beni Facebook'ta Larry grubuna soktu. (Tanrım, onu çok özlüyorum) Öyle öyle iyice size inancım arttı.

Güzel hikaye ha?

Neyse.

Burada, tüm Shipper'ların bu cevabı bilmek için çıldırdığını bildiğimden bir soru yöneltmek istiyorum size... WHO IS THE FUCKING TOPS?!

Evet, o kadar insan aşkınızda neler olup bittiğinden çok bunu bilmek için çıldırıyor. Bana göre bunu paylaşıyorsunuz. Louis her zaman üstte olamaz. Sonuçta... tanrı aşkına o kalçaları becermemek için aptal olmak gerekiyor Haz. Ne kadar tam bir kız gibi davransan da -ki artık öyle olduğundan şüphe duyuyorum- sevgilinin o kalçaları... ıhım, neyse. Devam edelim!

Ve birde size hayatımın aşkını bulmamda yardımcı olduğunuz için teşekkür etmek istiyorum. Bunu yaptığınızdan haberiniz yok, farkındayım. Bir açıklamaya ihtiyaç duyuyorsunuz ve şuan bu 'kağıdı' okurken kaşlarınız çatılmış bana belki de küfrediyorsunuz. Açıklamamı yapayım.

Sizin sayenizde eşcinsellere artık aşık olduğumu söylemeliyim. Hatta heteroseksüel çiftlerin aşkından onların ki daha gerçek. Tabii bu benim fikrim. Neyse konumuzdan sapmayalım.

Evet, sizin aşkınıza benzer bir şeye sahip olmak en büyük hayallerimden biriydi. Ve sanırım hayalim gerçek oldu. Öyle birine sahibim. Ve size benzediğimizi düşünüyoruz, birkaç kişi de öyle söylemişti zaten... Tanrım, bunda sizin katkınız olan yeri unuttum! Evde çok ses var! Üzgünüm.

Daha söylemek istediğim milyonlarca şey olduğuna eminim. Fakat şuan, iş yazma kısmına gelince hepsini unutuyorum. Bravo bana!

Birde umarım, hiçbir şekilde ayrılmazsınız. İnsanlar sizi ayırmaya çalıştı, çalışıyor ve çalışacaklar da. Ama lütfen onları umursamayın. Sadece birbirinize odaklanın. Çünkü biliyorum ki öyle daha kolay her şey.

Konserlerde, dışarıda, röportajlarda el ele tutuşmak, öpüşmek, bilmiyorum birlikte olduğunuzu, birbirinize ait olduğunuzu göstermek istediğinizi tahmin edebiliyorum. Belki de bazı günler bu sizi çok yorup, üzüyor. Ama bütün bunların acısını gece, kimse yokken birbirinize verdiğiniz öpücükler, kulaklarınıza fısıldadığınız aşk sözleriyle unuttuğunuza hep inandım. Hep böyle düşündüm. Umarım öyledir.

Ve, birde... ben size olan inancımı asla kaybetmedim. Kaybetmeyeceğim de. Ta ki siz bunları yalanlayıp, ciddi bir şekilde birlikte olmadığınızı söylediğiniz güne kadar.

Bu arada birlikte değilseniz, gerçekte sevgili değilseniz bile bence birbirinize olan duygularınızdan haberiniz yok. Benim de çok yakın arkadaşlarım var. On senelik, yedi senelik, öyle gidiyor. Ama hiçbiriyle sizin birbirinize olduğunuz kadar yakın değilim. Üstelik ben kızım. Erkeklerin, o kadar yakın olması şaşırtıcı değil mi? Hem de daha dört sene arkadaş iken? O kadar açık ediyorsunuz ki, aptallar.

Sanırım, daha yazacak bir şey bulamıyorum. Ah, pardon sormam gereken birkaç soru var.

*İlk birbirinizi sevdiğinizi ne zaman anladınız?

*Kim ilk itiraf edip, teklif etti?

*İlk öpücüğünüzü neredeydi ve ilk hanginiz diğerinin dudaklarına yapıştı?

*Bunu çocuklara nerede ve ne zaman söylediniz, tepkileri neydi?

*İlk sevişmeniz nasıldı?

*Ne zaman dünyaya gerçeği söylemeyi düşünüyorsunuz?

*Evlilik ne zaman?

Bu kadar sanırım! -cidden- Sizi çok seviyorum, bana gerçek aşk diye bir şeyin var olduğunu gösterdiğiniz için minnettarım. Umarım bir gün sizinle tanışıp ikinizi ne kadar çok sevdiğimi anlatma şansım olur.

Hep birbirinize aşık kalın!

Sevgiler, size deli olan kız! (Ah, tanrım bu Loueh'in tweet'ini hatırlattı!)