uyandığım gibi kalktım. anılar aklımda dolaşmaya başlayınca duvara doğru gidip sırtımı yasladım. anılarımı aklımdan def etmeliydim başka şeyler düşünmem gerekiyordu.
elime tenis raketini aldım topu duvara vurdukça rahatlıyodum en sonunda kanter içinde kalınca topu bıraktım.
su bedenimde yayıldıkça terlerim azalıyordu ama düşüncelerim daha çok artıyordu duştan çıktım. üstüme yeni giysiler giydim eskileri çöpe attım. hiç bir giydiğim giysiyi bidaha giymiyordum. balkona çıktım temiz hava bana iyi geliyodu. paketten bi sigara çıkardım. sigara bittikçe ben de bittiyodum yavaştan yavaşa.
köşedeki gitarım bana bakıyodu ona baktıkça anılarım aklıma geliyodu. ondan gitarıma hiç dokanmıyodum. bana yemek getiren komşum bile hadi kızım bi parça çal diyordu elime bile almadım hep eski...
telefonumun sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.
"alo"dedim
" efendim azra hanımın adamını yakaladık"
" azra'nın adını ağzına alma! mesaj at adresi" telofunu suratına kapattım.
mesaj gelince aşağı indim arabama binip yavaş yavaş adrese doğru gittim. azraya yaptıklarının aynısını onlara yapacaktım tek tek.
" hoşgeldiniz efen..."
" bütün herkezi dışarı çıkar "
"ama efend..."
"ÇIKAR! ! !"
deponun kapısını itip içeri girdim . 34 yaşlarında bi adam elleri kolları duvara zincirlenmiş bekliyodu .
adam pis pis sırıtıp .
" bizim ufaklığın arkadaşı gelmiş "
gözlerimi adama dikip. bütün öfkemi adama yansıttım. elime bir bıçak ve asit alıp adama doğru yürüdüm
"ona böylemi yaptın " dedim .
adamın yanağını baştan aşağı çizdim. çığlıklar atıyordu yavaş yavaş asitin kapağını açtım adamın yuzune döktüm çığlıkları bana zevk veriyodu .
" yoksa böylemi yaptın " dedim
şişi aldım adamın karnına batıp çıkardım 20 defa filan batırdıktan sonra şah eserime baktım adamın karnına azra yazmıştım .şişi yere attım.
elime kerpeten ve sopaya benzeyen bi şey aldım tırnaklarını söktüm
" kim yaptı söyle" dedim
adam ağzını bile açmadı.
gözlerini oydum ve dilini kopardım aynı azraya yaptıkları gibi...
arabama atlayıp eve geldim. gitarımı karşıma koyup yatağa oturdum 2 saat civarı gitara baktım. elime aldım gitarı dışarı koştum. kalbim nereye gidiyosa oraya gidiyodum. sahile gelmiştim. kumsala oturup elime gitarımı aldım.notaları çalmaya başlamıştım şarkı beni alıp götürmüştü.
Durup düşünmeye zamanın olur mu ?
Yitirmeden anlamaz insan
Sevdiklerin yolun sonunda
Sarıl her fırsatında o insana
Arkasından ağlayan olma
Geri getirmez çok ağlasan da
Durur, durur belki baş ucunda
Annen baban kendi çapında
Abin bile 47 yaşında
Ömür, ömür sanki bir kara kutuymuş
Gün gelince herkesin açılmış,
Ama sorarsan hep geç kalınmış
Güzel günlerimizin bittiğini sanma
Belki bir daha böylesi olmaz
Ama her bi gün güzel aslında
Yakın durmanın zor olduğu ortada
Uzak olmak her zaman en kolay,
Ama en zoru yalnız olunca
Uyur, uyur belki hep yanında
İlk sevgilin kendi solunda
Her hatıra asılı duvarında
Ömür, ömür sanki bir kara kutuymuş
Gün gelince herkesin açılmış
Ama sorarsan hep geç kalınmış
gözlerimi acınca karşımda yeşil - mavi gözler vardı. tam kıvançın gözlerine dalmıştım. alkış sesiyle hersey bölündü bu kadar insan ne ara toplanmisti...
JE LEEST
palavra
Tienerfictie"eskiden çok mutlu ve insanları güldürmeye aramıştım kendimi ama şimdi bir çöp kadar boş ve değersizim ve kendimden başka kimseyi önemsemiyorum"dedim herzamanki sıkkın tavrımla karşımdaki adam gülümseyip "ama bir şey unuttun icinde ki tek bir umudu...