Genç kızın yeni taşındığı eve bir mektup gelmişti. Mektupda askerdeki bir gencin aşk hayalleri yazıyordu. Sorun şuydu, o mektuplar lise son öğrencimize değilde, evin eski sahibine geliyordu. Peki ya bir gün genç kızımız mektuplardan fazlasıyla etkil...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sevgili Zehra,
Bugün bilincinin kapalı olduğu ikinci gün. Açmadın hâlâ gözlerini. Alışkın değilim, gözlerini bukadar uzun süre görmemeyi. Aç artık gözlerini olur mu? Benim durumum iyi, korkma, ben hâlâ buradayım, o yüzden sen de aç o gözlerini... Doktorlar, nezaman uyancağını bilmediklerini söylediler. Durumun ağır. Sadece iki gün için de çeşitli ameliyatlara girdin... Ama sen bunu da atlatırsın değil mi?
-Batuhan Sancaktar ***
Küçük cadı,
Bugün bilincinin kapalı olduğu dördüncü gün. Küçük cadı güçlüdür dedim, gözlerini açar dedim, ama dört gün oldu hâlâ açmadın o gözlerini. Sana bunu neden yazıyorum bende bilmiyorum. Belki de senin benim kalemime aşık olduğunu bildiğimdendir, belki de bu yüzden hislerimi kağıda dökmek istedim... Belki de seni mutlu etmek içindir, belki de gözlerini açman içindir... Seni özledim küçük cadı, gözlerini aç artık.
Ben her şey için özür dilerim.
-Batuhan Sancaktar.
*** Sevgili Zehra,
Bugün bilincinin kapalı olduğu yedinci gün. Hâlâ tek bir tepki vermedin. Hastane odasında senin uyanmanı bekliyorum be, küçük cadı. Senin o tatlı hallerini özledim. Film gecesini özledim. Sana uyumadan önce kitap okumayı özledim. Aç gözlerini, Kafka'nın kitabını bitirelim artık... Söz veriyorum, artık sadece bir kaç satır okuyup bırakmayacağım. Senin istediğin gibi sayfalarca okuyacağım. Sadece uyan, uyan olur mu?
Uyanmanı isteyen ve uyanman için her gün dua eden adam,
-Batuhan Sancaktar.
***
Sevgili Zehra,
Dokuz gün oldu. Tam tamına dokuz gündür, gözlerini açmadın. Her gün seni görüyorum, her gün senin tenine dokunuyorum ve her gün sana küçük cadım diye sesleniyorum. Ama gözlerini göremiyorum, küçük cadı dediğimde ki isyankar tavırlarını göremiyorum ve en önemlisi bana âşkla bakan o masum gözlerini göremiyorum.
Uyan artık küçük cadı,
Benim sana ihtiyacım var.
-Batuhan Sancaktar.
*** Sevgili Zehra,
Bilincinin kapalı olduğu onuncu gün. Neredeyse iki haftadır sensizim. On gündür senin desteğin olmadan hayatıma devam etmeye çalışıyorum... Ama sen olmadan yapamıyorum. Sen hayatıma yavaş bir şekilde girdin... Kendini alıştırdın ve şimdi fark ediyorum ki sensiz yapamıyorum. Sana kitap okumadığım gün gözüme uyku girmiyor, senin bana olan masum bakışlarını görmeden rahat bir gün geçiremiyorum. Bana ne oluyor, neden seni düşünüp duruyorum bilmiyorum... Ama sana ihtiyacım var, hem de çok ihtiyacım var.
-Batuhan Sancaktar.
*** Zehra'm,
Kaç gün oldu? Kaç gündür bilincin kapalı. Bu hissettiklerim ne? Bilmiyorum. Tek bildiğim, seni özlemiş olduğum küçük cadı. O ev, sensiz çekilmiyor. Seni özledim. Seninle birlikte film izlemeyi, sana küçük cadı demeyi ve senin bana olan bakışlarını. Şimdiye kadar fark etmediğim için aptalın teki olmalıyım, ama fark ettim ki senin bakışlarından hoşlanıyorum, onlara ihtiyacım var. Aç artık o gözlerini ve o tatlı bakışlarınla bak gözlerimin içine... Gözlerim, gözlerinin derinliğinde kaybolsun...
Sevgilerle, Seni, her gün düşünene adam,
-Batuhan Sancaktar.
*** Zehra'm,
Sana yazacak kelimler bulamıyorum artık. Kalbimden geçen kelimeler, aklımdan geçenlerle aynı değil. Kalbim sana karşı öyle kelimeler söylemek istiyor ki... Şaşkınlıkla bakakalıyorum.
Gülümserken nasıl göründüğünü, biliyor musun?
Ya da heyecanlanırken nasıl saçmaladığını?
Ya da ben üzgünken bana nasıl destek olduğunu?
Ben biliyorum, çünkü tüm bunlar her saniye bir film şeridi gibi gözlerimin önünde...
Güzelliğin, kelimelerle anlatılmayacak kadar değerli. Çünkü senin güzelliğin, basit bir dış güzellik değil. Senin güzelliğin insanın kalbini ısıtacak türden. Senin güzelliğin, benim gri hayatımı baştan sona renklerle kaplayacak türden...
Sevgilerle, Güzelliğin karşısında kelimeler bulamayan adam,
-Batuhan Sancaktar.
*** Küçük cadım,
Beni asla bırakmayacağını söylemiştin. Herzaman yanımda olacağını. Yapışık ikizim gibi ortalıklarda gezineceğini söylemiştin. Uyan artık ve yapışık ikizim gibi yanımda ol...
-Batuhan Sancaktar.
***
Sevdiğim kız,
Artık bana yazdığın mektuba cevap verme vaktim geldi. Bana da aşık olur musun? diye sormuştun aylar önce, bir cevap vermiştim sana. Sonradan oluşacak olan hislerimden habersiz bir cevap.
Sana da aşık olmam, Zehra'm. Sadece sana aşık olurum. Bugünüm ve bundan sonra ki bütün yarınlarım da, sadece sana aşık olurum. Bana bugün aşkın ne olduğunu sorsalar, cevap veremem. Şimdiye kadar aşk sandığımın aslında aşk olmadığını öğrendim ben. Gerçek aşkın ne olduğunu öğrenmek için, tatmak için ve her gün yaşamak için senin gözlerini açmanı bekliyorum. Aç o gözlerini ve benimle aşkı yaşa.
Benimle aşkı yaşar mısın?
Seni seven, gözlerini açmanı bekleyen ve sadece senin olan,
