İz

88.2K 2.4K 602
                                    

I.BÖLÜM

Direk konuya dalıyorum hayatım bi berbat! Neden mi anlattınca anlıyacaksınız.

Berbat bi öğrenciyim hiç bi yeteneğim yok.(Tabi kaykaya binmek ve ona buna küfretmek yetenek sayılmıyorsa) Erkek arkadaşımdan ayrıldım,ve benim ne düşündüğüm sorulmadan sıradışı bi dünyaya itildim.

Sırası gelmişken adım Zoe.
15 yaşındayım .Ve evet diğerleri gibi aptal bi ergen lise öğrencisiyim. En baştan başlıyım herşey şu boktan izin boynumda belirmesiyle başladı desem abartmış olmam sanırım.

Her ne ise. Liseye gidiyordum.Erkek arkadaşım Walt dün gece tatilden dönmüştü ve onu görmek için sabırsızlanıyordum.Ne yazık ki bu benim yataktan kalkmamı kolaylaştırmıyordu.
Alarm çaldığında saati duvara fırlattım ve kafamı yastığın altına soktum. Kapı açıldığında içeri babam girdi ve kalkmak zorunda kaldığımı anladım.Her sabah ki duşumu aldım. Hiç bi zaman bugün ne giysem diye düşünen kızlardan olmadım.Giydiklerime pek önem vermesemde erkekler her zaman beni güzel bulurdu zaten.Kot şortumu ve kırmızı tshirtümü giydim.Saçlarımı hiç bi zaman sevmemişimdir.Bu yüzden şekil vermek şöyle bi dursun taramayı bile zor yaparım.Dalgalı ve kumral oluşu beni daha çok çileden çıkarıyor ne biliyim böyle çok kız gibi olduğumu düşünüyorum işte.

Kaykayımı aldım çantamı da.Ve aşağı inerken Babamın her sabahki ıslığını bi de o çok nadir yaptığı omletinin kokusunu aldım.

Siktir !

Bu ya zehirleneceğimiz ya da annem ve benimle ciddi bişeyler konuşacağının alametiydi.İlki bana daha iyi geldi .Tüymenin bi yolunu ararken beni gördü. "Hey günaydın!"

"Günaydın '' dedim merdivenlerden inerken.

Anneme baktım çoktan çıkmış olmalıydı.

Bu iki kez sıçtım demekti.

Size biraz ailemden bahsetmek gerekirse annem kesinlikle sonuna kadar işini düşünür.Tatilde,evde, yemekte vs.... Babamsa beni .Beni nerdeyse babam büyüttü diyebilirim .Evdeki herşeyle o ilgilenirdi ben küçükken.Ama çok üzerime düşer, sanırım bu yüzden özgürlüğü seviyorum.Bazen onlara inat eve geç gelmeyi.Kaykayla satlerce dışarıda dolaşmayı filan falan işte .

Hah, ben öyle bi yandan kahvaltı yaparken bi yandan da olacak olan ciddi konuşmayı düşünürken zil çaldı ve şimdilik paçayı sıyırdım.Çantamı ve kaykayımı alıp kapıya gittim vee Tanrım!

Walt kapıda bana gülümsüyordu ona sarılmak istiyordum ama vakit yoktu.Onu ittim ve kapıyı kapattım.Sonra kaykaya bindim.

"Koş!"

''Yine omlet mi?''dedi.

Kısa süreliğine ona baktım.Bu midemin takla atmasına yol açtı.

Tanrım!

Bir yazda nasıl bu kadar değişebilmişti?Boyu uzamıştı, bronzlaşmıştı mavi gözleri ışıl ışıldı ve benden cevap beklercesine yüzüme bakıyordu.

EE ev-et cevap bekliyordu değil mi? Sokağın köşesinde durdum.

''Evet bu sefer ucuz kurtardın beni.Ama kurtuluşum yok bu kez kesin sıçtım.''dedim.

Gülümsedi.Gülümsemesini özlemiştim.Kaykayımı elime aldım ve okula yürümeye devam ettik.''Tatil nasıldı?''diye sordum.

''İnanılmaz iyiydi herşey.'' ''Hayatımda görmediğim şeyleri gördüm anlatsam inanmazsın.''

''Anlatsana biraz. ''dedim.

Bir an için duraksadı. ''Anlatırım daha sonra.''

Verdiği cevaba biraz kızdım.Bensiz geçirdiği tatile nasıl inanılmaz diyebilirdi beni hiç özlememişmiydi? Ya orada kendine birini bulduysa.Ya başka kızlarla eğlendiyse.

İşaretliler AkademisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin