Bölüm 35 : Durdurun Onu!

Start from the beginning
                                    

Efe öyle korkmuştu ki, Zeynep bunu onun ses tonundan anlayabiliyordu. Ona duyduğu aşk içinde kabarırken, sol elini kaldırıp kendisini tutan ellerin üzerine koydu. Gözleri yeniden dolmuştu ve ona çok şey söylemek istemesine rağmen hiçbir şey söyleyemiyordu. 

Genç adam endişe içinde onun kolunu bacağını yokluyor, kırık olup olmadığını anlamaya çalışıyor, kafasını tutup çarptığı yere bakıyor, arada Zeynep'in yüzüne sevgi dolu öpücükler konduruyordu.

"Birazdan ambulans gelecek güzelim. Birazdan ambulans gelecek. Şimdi burada olur. Dayan." 

Onu kucaklayıp götürmeye kalksa bilmeden bir yerine zarar vereceğinden korkuyordu. Çok korkuyordu. Yüzü terlemiş, gözleri iri iri açılmıştı, Zeynep'e kötü bir şey olduğunu düşündüğü için çok korkuyordu.

"Zeynep, canımın içi..." Elleriyle saçlarını yüzünden çekti. Saçlarının dağınıklığına is adamların onun saçına dokunduğunu kolaylıkla tahmin edebilirdi. Zeynep ona yaslanırken, onun yanında kendini güvende hissederek yeniden ağlamaya başladı. Sol elini kaldırıp Efe'nin yüzünü okşayan ellerinin üzerine koydu ve elini tutarak dudaklarına götürüp öptü.

"Ah!" Efe'nin acı dolu nidasını duyunca gözlerini kırpıştırarak ona baktı. Genç adam acıdan iki büklüm olmuş gibi duruyordu. Sanki en az onunki kadar acı çekiyordu. Sanki adamlar ona da vurmuş gibiydiler. 

"Ağlama güzelim..şşt. Zeynep." O ağlama dedikçe daha da çok ağlamaya başladı. Gözlerinin önünü dahi göremez hale gelene kadar ağladı. Efe'nin ona sarıldığını dudaklarının yüzünde gezindiğini hissediyordu. Ama ona iyi olduğunu gösteremiyordu. İyiydi. Bütün acılarına rağmen Zeynep iyiydi. Efe olmasaydı daha kötü olurdu çünkü genç adam onun kalbindeki , sırtındaki yükü de taşımaya gönüllüydü.

"Birtanem, ağlama artık. Buradayım. Yanındayım. Yanından asla ayrılmayacağım. İyi olacaksın meleğim..iyi olacaksın.. ağlama artık." 

Efe'nin can çekişen sesi Zeynep'in kalbini daha da kötü yapıyordu. Ağlamayı kesmik için kendisini zorladı. Eliyle gözlerini silip, Efe'ye baktığında onun da gözlerinin dolduğunu gördü. Şaşkınlıktan bir an için ağzı açık kaldı hemen sonrasında ambulansın sesi aralarındaki sessizliği bozdu.

Efe elinin tersi ile gözlerini sildi ve ayağa kalkarak yola çıktı. Elini sallayarak ambulansa işaret verdi. 

Ambulans geldiğinde Zeynep rahatladığını hissetti. O kadar çok canı yanıyordu ki, ağrılarını bir an önce kesmelerini istiyordu. Sağlık görevlileri onun dikkatlice sedyeye yatırıp ambulansa aldıklarında Efe de arabayı kilitledi ve yanına bindi.

Hastaneye giden on dakika boyunca genç adam Zeynep'in elini tuttu. Sağlık görevlileri onunla ilgilenirlerken genç kızın yüzü acıdan buruşuyor, ancak hemen sonra Efe'nin dikkatle onu izlediğini görüp yüzünü toparlamaya çalışıyordu. Onu daha fazla üzmek istemiyordu. 

Görevlilere nerelerinden darbe aldığını söylerken Efe'nin yanında kaskatı kesildiğini hissediyordu. Onun yüzüne özellikle bakmıyordu çünkü göreceği şeyden korkuyordu. 

Nihayet acilden giriş yaptıklarında doktorlar onunla ilgilendiler. Bütün tetkikler yapıldıktan sonra kaburgasında ve kafatasında küçük bir çatlak tespit edildi. Zeynep bulanık görüntüsü ve baş ağrısının sebebini anladığında korkuyla gözlerini kırpıştırdı. Çatlak basit bir çatlaktı ve doktorların söylediğine göre ameliyatlık bir durum yoktu. Kemiğin kendi kendine kaynaması beklenecekti. Bu süre zarfında başını çok zorlamayacak, çok hareket etmeyecekti. Kaburgasındaki çatlak için de kas gevşetici kremler, öksürmesine ve balgam sökmesine yarayacak ilaçlar yazıldı. 

Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3Where stories live. Discover now