kitab-ı sevda sitesinden kitap yorumu

3.9K 56 3
                                    

Beatrice temel karakter özelliklere göre altı kesime ayrılan bir toplumun üyesi. Kendisi bir Fedakar. Diğer kesimler ise; Bilgelik, Dürüstlük, Dostluk, Cesurluk ve grupsuzlar (Dışlanmışlar). On altı yaşında her kişi çok önemli bir sınava tabi tutuluyor ve gelecekteki gruplarını seçiyorlar. Grupların önem verdikleri değerler adlarından da belli oluyor. Beatrice bu sınavı aldığında ise temel sorun gün yüzüne çıkıyor. Ona çok önemli bir şey olduğunu söylüyor gözetmen. Sen bir Uyumsuzsun diyor. Yani diğerlerinden farklı, ona girebileceği üç tane grup sayılıyor: Bilgelik, Dürüstlük, Cesurluk. Birini seçmeli.

Beatrice uzun yıllar hayranlık duyduğu grubu seçiyor ve yepyeni zorlu yaşamına başlıyor. Abisi de onun gibi farklı bir grup seçiyor. Seçtiğiniz yere sadık olmalısınız. Hayatınızın geri kalanını orada geçecek. 

Asıl olaylar bundan sonra başlıyor. Dauntless yani cesaret adı verilen bu grupta hayatın ne kadar acımasız olduğunu, arkadaşlığı ve daha birçok duyguyu tadıyor Beatrice. Ve korkularıyla savaşmayı öğreniyor.Çeşitli testlerden geçiyor, bu testler hem kendi bedeni, uyumsuz olması hem de dişli rakiplerle mücadele etmesini gerekli kılıyor. Ama o çok azimli. Ayrıca bir yanda da Bilgelerin bir iç savaş çıkarma tehlikesi de var.

Bazı kitaplar vardır pek tatmin etmese de iş olsun diye okursun. İşte Uyumsuz, o kitapları okurken harcadığın boş vakte lanet okutturan kitaplardanBeni benden alan, içine çeken bir dünya. Bu tür distopyalara bayılıyorum. Normalde bu tür bazen çok çocuksu kaçıyor, ancak bu kitapta bu söz konusu değil. İçinde ölüm, vahşet ve soğuk kanlı yılanımsı liderler varsa ben de varım!

Beatrice'in çabasını, yazarın tasvirlerini çok sevdim. Uzun uzun, sıkmadan, boğmadan bu yeni yarattığı dünyayı bize aktarmış. Vahşi erkekler ve kadınlar, çocuklar... tam bir bad boy cenneti aslında bu kitap. Tabii bad girl'leri de unutmamak gerek. Sevme nedenimi açıkladım. :D Kitap hem bir kadın karakter tarafından anlatılıyor hem de dayak, dövüş, ölüm tehlike ve aşk kol kola cebelleşiyor. Kitabı okurken hop oturdum hop kalktım. Goodreads'taki şu linkebir bakın.

Teknoloji açısından hem gelişmiş hem de ilkel bir dünya aslında. Herkes sorumluluklarına göre hareket ediyor ve seçimlerinize göre yargılanıyor, testlere tabii tutuluyorsunuz.

Şöyle de bir sorun var aslında; kitabın bazı yerleri Harry Potter'la aşırı benzerlik gösteriyor. 16 yaşındakilerin girdiği test bildiğin seçmen şapkanın teknolojik versiyonu. Four/Dört (erkek karakter) ile kendi korkuları ile yüzleştiği an ise Harry'nin 6. kitapta Dumbledore ile gitti gezilere çok benziyor. Beni rahatsız etti mi? Kesinlikle hayır. Ama var böyle bir şeyde. 

Four ile aralarında geçenler samimi aynı zamanda biraz zorlama hissi bırakıyor. Ama zaten aşk, meşk beni kitaba bağlayan unsurlardan değil pek. Ben bu kitapta yaşam tarzını, an ve an tehlike ve ölümü, beklenmedik aksiyonları ve hareket halinde giden bir trenden atlayan grubu sevdim. Dünyanın içine girebildim ve yeminler olsun çıkmak istemiyorum. Şu an yazar ikinci kitabı çıkarmış. 97 gün sonra ise 3. kitap çıkıyor. Nasıl bekleyeceğim bilmiyorum. Ama beklemeye değer. Artemis diye okumamazlık etmeyin.

Kitaba bağlanma nedenlerimden biri de Beatrice'i kendime yakın görmem sanırım.

Çok farklı yönlerden ele alınmış, sürükleyici ve size pençesine hemen alan bir dünya. Bir an önce listenizden silmeye bakın ve sonra gelip bana teşekkür edin. :D 

Aslında 5 üzerinden 6 :D

UYUMSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin