Bölüm 5-Ürperti

Bắt đầu từ đầu
                                    

"Üzgünüm," dedi. "Kimliğinizde bekar olduğunuz görünüyor.Bebek üstünde hak iddaa eden bir başkası olmadığı için sadece sizin adınıza uygulamam gereken prosedürler var.Ben belgeleri getireyim."

Hak iddaa eden kimsem yoktu.Sanki bu haltı tek başıma işlemişim gibi,tüm belgeleri de yaldızlı yaldızlı ben imzalayacaktım.

Çok geçmedi.Ben öyle dizimi sallaya sallaya vaveyla hissayatıyla beklerken doktor geri döndü.Bilirsiniz tedbir iyidir.3 sayfalık prosedürü okuyarak kağıdı kazırcasına imzaladım.

"O halde yarın,saat 4'e randevunuzu onaylıyor musunuz?"

Bugün olamazmış,öyle dediler.En erken yarın programa uyarmış.İsterdim ki özel bir kliniğe gideyim fakat mümkün değildi.Bebekten kurtulalım derken,cebimdeki son kuruştan da olamazdım.

"Tamam," dedim. "Yarın 4'te gelirim." Ardından hastaneden ayrıldım.Madem her şey yarın bitecekti o zaman yapacak bir şey yoktu,kalacak ucuz bir otel bulacaktım.

Nitekim buldum.Leş gibi bir yerdi.Nereden bulduğumu da bilmiyorum ama sanırım bu tür yerler beni çekiyordu.Hiç de yadırgamadım fakat gece boyu berbattı.Mide bulantım beni öldürdü.Sabaha karşı kirli taşların çevrelediği tuvaletten bir türlü çıkamadım.Şerefsiz Kim Jongin.Kin tutan biri olsaydım eğer onu öyle bir benzetirdim ki ama kendimi biliyorum.Onun yüzünü görmedikçe sorun yoktu.Bu bebekten kurtulduktan sonra her şeyi unutacaktım.Evet,böyle bir yetiye de sahiptim.

Ertesi sabah hastaneye giderken de cebimi boşaltmaya razı olmuştum fakat kurtuluşuma 2 sokak kala taksi durduruldu.
Hiç de havalı falan değildi.Neredeyse birbirine çarpacak olan iki araba vardı ve ben birinin içindeydim.Neyse dedim,ödedim paramı indim taksiden.

Kim Jongin buradan bile burnuma dolan parfümüyle bana bakıyordu.

Yüzüne bakmadım.Taksici korkup inmemi rica etmeseydi basar giderdim ama gelgelelim ki iş ayaklarıma kaldı.

Süratle yürüyordum.Beni takip ettiği belliydi ama aldırmadım.Ardından yanımda arabası belirdi.

"Bin,Sehun!" diye bağırdı. "Seni kırmak istemiyorum bin şu arabaya!"

Ya bu herif beni deliyor ediyordu.Neden kırılacaktım ki?Her şey gayet tıkırında gelişiyordu.Gelmeseydi olmazdı sanki.Hadi geldi diyelim bari taksi paramı ödeseydi.

"Oh Sehun!Bin arabaya yoksa zorla bindireceğim!"

Güldüm.Durdum ve dakikalarca güldüm.Biri beni şiddetle mi tehdit ediyordu sahiden?Bir de soyadımı öğrenmiş.

"Sen in." dedim.

Arabasını durdurdu.Süratle yanıma yaklaşınca üzgünüm elim benden bağımsız bir uzuv.

Yumruğum burnunu kanattı.Geriye sendeledi.Eli gayri ihtiyari burnunu buldu.

"Çek git." diye konuştum. "Benim seninle işim olmaz."

Yürümeye devam ettim ama izin vermedi.Kolumu kavrayan elinden kurtuldum.

"Çok şaşırdım,Sehun.Ondan tepki veremedim.Ben sahiden üzgünüm."

"Ben de şaşırdım ama kabullendim Kim Jongin.Kimseyi de başımdan atmaya çalışmadım.Üstelik işin fazlasını üstüne alan da benim."

Eli tekrar bileğime dolandı.Burnundaki kan koyulaşmaya yüz tutuyordu.

"Yanında olmama izin ver.Gel konuşalım,lütfen."

"İyi." dedim. "Madem yanımda olmak istiyorsun benimle hastaneye gel.15 dakika sonra randevum var."

BUM MOMMYNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ