4. Bölüm

16 4 0
                                    

****
Gözlerimi aralamaya çalıştığımda keskin ışık gözlerimi ağrıtmıştı.
Işığa alıştıktan sonra araladığım gözlerle etrafı inceledim. Kütüphanede değildim. Kendi odamdaydım. Kim beni buraya kadar taşıyabilir ki? Kaslı bir bedenim var ve ağırım. Başımı aşağı doğru çevirdiğimde elimin altında ejderha ile ilgili bilgi alabildiğim kitap vardı. Elimin içinde ise annemin verdiği tılsım.
Bir an tılsımın beni buraya getirmiş olabileceğini düşündüm çünkü kapı kilitliydi ve ben gerçekten ağırdım.  Ama bu olağandışı bir şey olurdu. 

Yataktan kalkıp oturur pozisyona geçtim. Duvardaki Harry Potter posterlerimle biraz bakıştıktan sonra kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açıp merdivenlere doğru ilerleyeceğim sırada merdivenlerin sağ tarafından annem çıktı.  Bir an afallamıştım çünkü beklemiyordum. 

Annem bir süre beni  inceledikten  sonra soğuk sesiyle " Seni eve ben getirdim. " dedi.  Şaşırmıştım çünkü annem cılız bir kadındı.  Onun beni taşıyamayacağını biliyordum. 
"Yani kim getirdi?  Sen beni taşıyamayacağına göre başka biri getirmiş olmalı.  "
Annem bir süre düşünmüştü.  Sanki bir şeyi söyleyip söylememek arasında gidip geliyormuş gibiydi.
Kararsız bir şekilde konuşmaya başladı. "Gel Leroy seninle biraz konuşalım. " deyip aşağı salonu işaret etti.  Ne konuşacağımızı anlamamıştım ama itiraz da etmedim. 
Salona geçip oturduktan sonra annemin anlatmasını bekledim.  Biraz oyalandıktan sonra bir noktaya odaklanıp anlatmaya başladı.

"Leroy sana anlatıp anlatmamak konusunda kararsızım.  Çünkü bunları öğrendiğin zaman nasıl tepki vereceğini bilmiyorum. Ama artık 16 yaşındasın ve senin de bilmen lazım."
Annemin sözünü keserek konuşmaya başladım.
"Anne ağzında geveleme de anlat artık. "
Boğazını temizleyip anlatmaya başladı.
"Babanın bizi neden terkettiğini biliyor musun?  "
"Evet çünkü artık sana ve çılgınlıklarına ayak uyduramıyordu.  Sıkılmıştı.. "
Derin bir  çekip
"Hayır Leroy.  Biraz yakınsın ama tam olarak öyle değil. Ben normal değilim. Yaklaşık 17 yıl önce sen daha doğmamışken bir büyücü grubuna katıldım.  Bu gruba ilk başta sadece eğlenmek için katılmıştım.  4 arkadaş girdiğimiz bir iddia sonucu... 
İşlerin büyüyeceğini tahmin etmemiştim ama sandığım gibi olmadı.  Baş büyücü bana bu gruba girenin bir daha çıkamayacağını söylediği zaman artık çok geçti. Çıkışı olmayan bir labirentin içine girmiştim. Baş büyücü bana güçlerinden vereceğini,  bunun mümkün olduğunu söylemişti.  Kaybedecek hiçbir şeyim yoktu bende kabul ettim.  Bana güçlerini verirken ne olduğunu anlamadığım bir şekilde yer sallanmaya başladı neredeyse ağaçları bile devirecek gibiydi sarsıntı.  Gölün yakınında olduğumuz için gölün içinde bir hortum oluştu.  Baş büyücünün yüzünde ise anlamlandıramadığım bir duygu olmuştu.  
Neyse uzatmanın bir anlamı yok.  Baş büyücünün güçleri bana geçerken hiç görmediğimiz bir şey oldu ve değişik bir güç ortaya çıktı. 4 elementin su ve ateş elementleri sorunsuz bir şekilde bana geçti.  Adını bile bilmediğimiz ilk defa bende çıkan elementin adını sarsıntı  elementi koyduk.  Zaman geçtikçe değişik şeyler olmaya başladı. Bende sadece  Su, ateş ve sarsıntı elementi olduğunu sanıyordum...  "
Annem biraz durdu.
"Başka bir element daha mı varmış yani?  Sarsıntı elementinden sonra?? "
Yerdeki gözlerini gözlerime kenetleyip
"Evet. Nasıl olduğunu bilmiyoruz.  Yüzyıllar boyunca hep 4 element bildik.  Ama şimdi..  Şimdi bende 2 element daha ortaya çıktı ve bu elementleri sen de kullanabilirsin. "
"N-nasıl yani?
"Yani dikkatli olmalısın eğer baş büyücü seninde güçlerin olduğunu öğrenirse senin güçlerini almaya çalışır. O güçleri olan tek büyücüydü.  Ve bana verdikten sonra güçlerini kaybedeceğini bilmiyordu. Bu yüzden tam 15 yıldır ondan kaçıyorum.  Babanın bizi terk etme nedenine gelirsek, benim güçlerimin sendede nasıl olduğunu bilmiyordum ama daha 3 yaşındayken durduk yere ev sallanmaya ve elektrikler gidip gelmeye başladı.  Bunu ben yapmıyordum. Baban  alelacele sana bakmak için geldiğinde ise senin avuç içlerini avizeye doğru tutup ayaklarına yere vurduğunu gördü. Sen sadece oyun oynadığını düşünüyordun çünkü sarsıntıyı hissedemiyordun. Sarsıntı elementini kullanırken onu hissedemezsin.  Baban Ronald o güçler benim sana verdiğimi ya da bir şekilde geçirdiğimi sandığı için bana bağırıp çağırmaya başlamıştı.  Sonra ise evi terk etti.  İkinci element ise Elektrik elementi.  Bu element hem elektrik olan bir ampulden elektrik olmayan bir fenere elektrik  vermeni sağlar hem de bir şeye ya da birine elektrik çarptırabilirsin.  Biraz tehlikeli bir element. " dedi.  Şaşkındım çünkü 16 yıl hiçbir şey bilmeden yaşamıştım.  Babam Ronald'ın ise neden bana o kelimeleri fısıldadığını daha iyi Anlıyordum...

KEHANET -Sır-Where stories live. Discover now