Uyandığım anda birşey için mutlu ve heyecanlı hissetmem gerektiğini hatırladım. Millie.
Yine midemdeki o mükemmel his ile kalktım ve kahvaltıya indim. Babam elinde telefonu ile oturuyordu.
"Eleanor, yazabildiğini biliyorum. WattPad'de hiç Stranger Things FanFiction yazmayı denedin mi? WattPad'deki inanlar profesyonel gibi yazıyor! Senin gibi!"
"Baba! Bir; Hayır o kadar iyi değilim. İki; Eee... Hayır? Üç; Evet öyle yazanların olduğunu biliyorum. Sanki Duffer Kardeşlerin senaryosuymuş gibi yazanlar var."
"Tamam, O KADAR iyi olma. Dene en azından!"
"Ne yapmamı bekliyorsun? Okul tuvaletlerinde Sırlar Odasının gerçek olduğunu zannedip onu açmaya çalışan *Alaycı bir ifade ile konuşur ->* Zeki ve Cesur bir çift çocuğun yanlışlıkla Upside Down'a gitmesini mi? Baba!"
"...Peki..."
"Tamam, en ezından denerim"
Eee... Sanki hayatımda başka hiçbirşey yok gibi bir de bu çıkmıştı! Yani Mill-
BİR DAKİKA!
Millie?
Naber?
Umarım orada saat gece 3 falan değildir, Londra ile Almanya arasında o kadar saat farkı yoktur diye düşünmüştüm :Q
İletildi, 9:47
Hayır zaman farkı yok El.
Sadece Finn'in manyaklığı :D
Finn... Finn Wolfhard?
Ta kendisi. Ne oldu senin ilgini çeken birşey mi var? *sırıtan emoji*
Hayır tabii ki hiçbir şey yoktu. Alt üstü 3 yıllık aşkımdı.
Hayır bir şey yok El C:
Sabahın bu saatinde mi?
Bizde kalmışlardı. Yer kalmadığı için benim odamdaydı... Bi dakkaa, sen Fillie falan shiplemiyorsun, değil mi?
Yine midemdeki o burgu. Ama bu sefer mutluluk değil. Neydi bu? Kızgınlık? Üzüntü? Hayır, sanırım bu kıskançlıktı.
Ve HAYIR, shiplemiyorum. Sadece kendim ve Finn'i. Neyse.
Bunu Millie bilmemeliydi.
Hayır shiplemiyorum. Şanslı günündesin (^-^)
Sonunda shiplemeyen biri! Bir de... Finn'in bizde kalma konusu...
Eveet?
Çoğu kişi (çoğu fangirl mü demeli ;P) buna...
Aşırı tepki gösterir ve kıskanırdı?
O hissi biliyorum.
Evet... Eleanor?
Bana El değil Eleanor dedi. Arkadan çok hoş bir şey gelmeyecek sanırım.
Evet...?
İyi misin?
Okundu, 10:28
El?
Okundu, 10:29
Eleanor?
Okundu, 10:30
*= Keşke yaw
