İkili oyun

22 2 0
                                    

Evett. Şimdi koşturduğum sokak çıkmaz sokağa çıkmıştı. Ne halt yiyeceğimi gerçekten bilmiyordum.

O geceden beri Enes'le görüşmedim. Görüşsem ne diyecektim ki? Ben o gün baya zırvaladim ama sen uyumuştun filan mi.. Karmakarışık bir düzene sürükledim kendimi. Bu çark zor dönecek gibi ..

Hazırlandım ve okula gitmek için yurttan çıkmıştım. Arkamdan bir ses;

'Günaydın' Tanıdık gelen bu ses beni hayli şaşırtmıştı doğrusu.. Ona dönüp "Günaydın Göktuğ" dedim soğuk tavrımla sıcak olmaya çalışarak. Tavrıma biraz alındı sanırım. Bu durum benim yüzümdendi, her şey benim yüzümdendi.

Yüzümdeki karamsarlığı anlayıp dağıtmak istedi. Ve elini omzuma attı. -bu hareketleri yapmaya devam ederse ondan kaçışım hayli zor olucak- Yüzüne bakıp gülmekle yetindim sadece. Yol boyunca sessiz duracağız diye düşünürken;

'Eee Tuana bugün n'piyoruz?' demezmi. Aklımda olan tek şey hareketlerime dikkat etmem gerekmemdi.Ve bu yüzden "Okula gidicez Göktuğ farklı bir şey mi bekliyorsun?" dedim en yapay gülüşümü gönderirken. 'Şeyy... ben.. ben bi yerlere gideriz diye düşünmüştüm? Hem ayağında iyileşti.Bu fırsatı değerlendirmeliyiz? Ha?'

Bu ço-cuk ne-ya-pi-yor bil-mi-yo-rum a-ma o-na kar-şı ge-le-mi-yo-rum!

"Peki,neresi mesela?" 'Mmmm.. Ben bir yer düşünmüştüm tabii eğer istersen?' "Neresiymiş bakalım?" 'Gel benimle'

Tabiki de gittim.Enes'i unutuvermiştim.Tabii dikkat etmem gereken hareketlerimide.

... Geldiğimiz zaman tutmuş olduğum ellerini bırakıp,ağzımı kapattım.Burası orasıydı! İnanmıyorum. Fark etmeden Göktuğ'un boynuna sarılmış buldum kendimi. Bu çocuk gerçekten ince fikirliydi ve kendisini unutturmaya hiç niyeti yoktu. Burası hastanenin,hastalara açık olmayan bölümüydü ve hiç bir zaman girememiştik bu çitlerle kapalı yere. Ellerimi utanarak boynundan çektim ve hemen banklara hayır hayır banklara değil çimenlere oturmalıydım.Kolundan çekiştirerek çimlere sürükledim onu.Ve huzur..

"Göktuğ... b-burası gerçekten çok güzeelll.Hastaların girmesinin yasak olduğu kadar varmış doğrusu.Biz burayı mahvederdik be!" 'Aynen aynen haklısın' derken kahkahaları botanik parkı doldurmuştu.Şansımıza tek tük insan vardı bugün.Bir iç çekiş beni ortamın büyüsünden çekip aldı. "Ne oldu Göktuğ? Bir sorun mu var?" Yolduğu çimleri bırakırken yanıma sokuldu.Gözlerini gözlerime dikerek 'Tuana biliyor musun? Gülüşlerin.. O kadar sıcak ve içten ki.Bu gülüşleri başkısının öpecek olması gerçekten beni deli etmeye yetiyor.' Yine başlamıştık.Hiç bir şey demedim,gözlerimi kaçırırken. Devam etti 'Seni başkasının kollarında hayal etmek insanı çıldırtıyor.Bir şey var daha doğrusu bir kişi.Ama sen bunu bana anlatmıyorsun.' Gözleri dolarken bakışlarını benden ayırıp uzaklara daldı. Lütfen sorma,lütfen konuyu değiştir.Hadi Tuana yapabilirsin.. "G-Göktuğ" 'Tuana o kim?' 

Eskişehirde ki nuna'ma ithafen:))

Dairesel koridorlarda köşe kapmacaWhere stories live. Discover now