21.Bölüm

5.2K 343 23
                                    

Bölümün geciktiği için hepinizden tek tek özür diliyorum..umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olur bol bol yorum yapmayı unutmuyoruz 🙏🙏😘😘🌹🌹😊😊

Genç kız kocasının odayı öfkeli bir şekilde terk etmesinin ardından duyduğu aşağılayıcı sözlerden sonra daha fazla tutamadığı göz yaşlarını serbest bırakıp yavaş bir şekilde yatağa oturup eliyle ağızını kapattı ve hıçkırarak ağlamaya başladı.Şu ana kadar hiç kimse ona bu denli aşağılayıcı sözler sarf etmemişti ondan nefret eden kaynanası bile ama bu gün en yakını olan tüm hayatını birlikte geçireceği sevdiği adam en çok canını yakmıştı.Evet nerden geldiğini unutmamıştı hiç bir zaman unutacak da değildi o tip insanlardan asla olmayacaktı.Bu sözleri hak edecek hiç bişey yapmamıştı üstelik Ezman ağa en ufak birşeyde canını böyle yakabiliyorsa ilerde neler yapacaktı kim bilir?.Şu an annesinin sım sıcacık kollarına sığınmayı okadar çok isterdi ki konağa geldiğinden beri ailesinin sesini bile duymamıştı.Annesini kardeşini çok özlemişti ama Ezman ağa son yaşanan olaydan sonra karısının ailesinin adını bile geçirmesine izin vermiyordu.

Kapının vurulma sesiyle eğik olan başını kaldırır kaldırmaz enişeyle içeri giren kızı gören Zerya aceleyle ellerini gözlerine götürerek gözyaşlarını durdurmaya çalıştı.

''Jinbiramin(yenge) noldu niye ağlıyorsun? Ezman ağabeyimle mi kavga ettiniz? Az önce Ezman ağabeyimi gördüm burnundan soluyarak konaktan çıktı''.

Zerya akan burnunu çekerek karşısında üzgün bir şekilde onu izleyen kıza baktı.

''Ezman ağa kalp kırmaktan çekinmez o kırdığı kalp karısının kalbi bile olsa umrunda olmaz onun için önemli olan tek şey onun istedikleri onun düşündükleridir''.

>><<

Asansör kapısının açılmasıyla etrafına bakınmadan direk odasına yönlenen adam çalışanlarından duyduğu sabah selamlarını umursamayarak yürümeye devam etti.Adamın işe gerektiğinden erken gelmesi şirkette ki çalışanların ilgisini çekmiş olmalı ki şaşkınlıkla bakıp patronlarının hiç değişmeyen sert yüz ifadesini gördüler.Çatık kaşlarıyla kendisine doğru yaklaşan patronunu gören kadın derhal ayaklanıp hızlıca ''Günaydın efendim''dedi

Ezman ağa birkaç adımla vardığı odasının kapısını açmadan kadına yüksek çıkan sesiyle''Kahvemi odamda bekliyorum''deyip içeri girip kapıyı gürültüyle kapatması bir olmuştu.Ceketinin iç cebindeki son model telefonunu sinirle çıkartıp masasının üzerine nerdeyse atar şekilde koydu üstündeki gri ceketi çıkarıp asmaya bile gerek duymadan kendi koltuğunun önünde bulunan iki koltuğun birine rastgele attı.Kendini koltuğa bırakıp başını arkaya atarak gözlerini kapatıp düşünmeye koyuldu ağızından çıkan cümlelerin karısının canını ne kadar çok yaktığını daha yeni idrak edebiliyordu..sinirlendiği zaman hep böyle oluyordu işte kendini kaybediyor ağızından çıkan sözlerin nekadar kırıcı olduğunu farkedemiyodu evet kesinlikle karısı o sözleri hak etmemişti ama sözler ağızından birkere çıkmıştı bile ve malesef söylenen hiç birşeyi geri alma gücü yoktu.Duyduğu pişmanlıka dişlerini sıkan adam vurulan kapıyla kendine karşı hisseiği öfkeyi dışa vurarak kalın ses tonuyla''Gel''dedi.

Duyduğu sinirli sesle kapıyı açan kadın elinde tutuğu tepsiyie içeri girerken diğeriyle de kapıyı kapatıp dikkatli adımlarla masaya doğru ilerledi.Koltuğun üzerine fırlatılan cekete gözü takılan kadın patronunun ayağa kalkmasıyla hızlıca bakışlarını önüne çevirip acı kahveyi dikattle masanın üzerine koyarken bir yandan da pencerenin önünde dikilip ellerini ceplerine sokan adama baktı.Yaptığı hareketle birlike üstündeki beyaz gömleğin iyice daralıp geniş omuzlarını ve bicimli kaslarını ortaya çıkarması kadına bir hayli hoş bir manzara sunmuştu.Ezmana yiyecekmiş gibi bakmayı sürdüren kadın cilveli ses tonuyla konuştu.

ZERYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin