20

751 120 40
                                    

YEDİ

20 Kasım 2016, Pazar

"Çok fazla sinirliyim." Louis içeriye sert adımlarla girerken kapının kapanırken çarpıp gürültü çıkarmasını umursamadı.

"Neymiş? İşten her gün erken çıkıyormuşum. Sikeyim böyle işi!"

İşten kovulmanın getirdiği sinirle bugün Harry'e bir şey almayı unutmuştu.

"Ne diyeceğini tahmin edebiliyorum Styles, seni boşverip işime odaklanmamı söyleyeceksin ama bu olmayacak. Sana söz verdim, buraya geleceğim, çünkü..."

'Seni seviyorum' diye geçirdi içinden.

"Bunu sana söyleyemem tamam mı! Sadece o moruk beni işten çıkardı ve ben yeni bir iş bulmak için fazlasıyla yorgunum."

Harry'nin kaşları çatılmıştı. Louis onun endişelenmesini istemediği için kendini biraz olsun toparlamaya çalıştı.

"Kaşlarını çatma. Üzgünüm." Harry'nin yüz ifadesi eski haline gelirken, Louis de sakinleşmeyi başarabilmişti.

"Kilo mu aldın sen?" Louis konuyu değiştirmeye çalıştı ama söylediği şeyde gerçeklik payı olduğunu da düşündü. İki hafta önce -Niall hastaneye geldiğinden bu yana- 7-8 defa daha gelmişti ve her geldiğinde Louis odanın farklı bir yiyecekle donatılmış olduğunu görüyordu.

"Kokuyla kilo alabildiğini bilmiyordum Harry, cidden senin için üzüldüm şu an. Niall seni çok sıkıyor olmalı." Louis kendi dediğine tebessüm ederken Harry'nin de dudağının kenarı yukarı kıvrılmıştı.

"Ne oldu komik mi geldi Styles? Uyandığın zaman bu kiloları tek tek vereceksin."

"Gerçi kilolu olman bir şeyi değiştirmez." İç çekti. Harry çoktan kaşlarını çatıp ondan cevap beklediğini belirtmişti.

"Çok yakında, anlatacağım. Şimdilik sen dinlenmeye devam et. Muhtemelen ben de yeni iş bulmaya çalışacağım."

Şakaklarına öpücüklerini bırakırken onu sevdiğini nasıl açıklayacağını düşünüyordu Louis.

3 gün sonunda içime sinmeyen bir bölümle karşınızdayım sömeğskçsmsş bir sonraki bölüm ziam olacak. Bu bölüm kısa olduğu için onu iki gün sonra atmaya karar verdim. Düşüncelerinizi belirtirseniz çok mutlu olurum.

OCEAN° L.SWhere stories live. Discover now