3

444 41 16
                                    

uk: flash' in parmaklarını kırmak zorunda mıydın

Telefonu yemek masasına bırakarak yüzünü avucuna yasladı. Bu aynı okulda oldukları anlamına geliyordu.

endoplasmicreticulum: kırılmadıklarına eminim

uk: herkese senin bilerek yaptığını ve onu öldürmek istediğini söylüyor

endoplasmicreticulum: kazaydı!

uk: her neyse üzüldüğümü söyleyemem

endoplasmicreticulum: kesinlikle hahahah

uk: şimdi biyoloji dersine yetişeceğim sonra görüşürüz

   Peter sandalyesini hızla iterek doğruldu ve biyoloji sınıfına doğru koştu. Ned arkasından bağırsa da bunu ona sonra açıklayabilirdi. Ayaklarını kaydırarak sınıfın kapısına çarpmaktan son anda kurtuldu ve nefes nefese kaldı.

   "Mr Parker? Yardımcı olabilir miyim?" diye sordu onu fark eden öğretmeni. Tek başınaydı ve önüne serdiği kağıtların üzerine eğilmişti. Peter kekeleyerek oradan uzaklaştı.

endoplasmicreticulum: beni kandırdın

uk: gidişini görmek mükemmeldi

endoplasmicreticulum: seni bulabilirim

uk: bol şans :---)

𝙅𝙚𝙡𝙡𝙮𝙛𝙞𝙨𝙝 » 𝘱𝘢𝘳𝘬𝘦𝘳Where stories live. Discover now