Sonunu Bilmediğimiz Başlangıçlar

24 5 5
                                    


Durumu öğrenmemin üstünden tam 1 hafta geçti. Bu süreç içerisinde Ersan'la ara ara mesajlaşmamız oluyordu fakat durumu bildiğimden haberi yoktu. Ben hiçbir şey belli etmeden bana anlatmasını bekliyordum, o ise hayatında hiç kimse yokmuş gibi benimle konuşmaya devam ediyordu. Yanlış yaptığımın farkındaydım yani onunla hala konuşuyor olmak tamamen saçmalıktı ama kendime söz geçiremiyordum. Girdap gibiydi... Her saniye daha çok giriyordum içine.
Ve sonunda dayanamayıp sormuştum ona cevabından tüm hayallerimin yıkılacağı o soruyu. "Bir sözlün varmış. Bu doğru mu?"
Kısa bir süre cevap alamadım ondan. İçimde kocaman bi sıkıntı, her saniye daha fazla kemiriyordu beni beklerken. Ve bir cevap geldi:
"Artık her şeyi anlatmanın zamanı geldi Ela. Sana her şeyi anlatacağım."
Mesajı birkaç  defa okudum ve kendi kendime neler olabileceğini sorgulamaya başladım. "Bu iyi bir şey miydi? Yoksa beni daha fazla üzecek şeyler mi vardı?"
Benim kendi kendime olan sorgularım sürerken bir mesaj daha geldi:
"Yarın yüz yüze konuşabilir miyiz?"
Mesajı okuyunca gözlerini yeniden görebilmenin hayalini kurmaya başlamıştım. Nasıl bu kadar aptal olabildiğimi bilmiyordum, nasıl kendimi bile bile bu olayların içine atabildiğimi bilmiyordum. Tek istediğim o gözlere birkez daha dalabilmekti ve teklifini kabul ettim.
O gece başka bir konuşmamız olmadı ama ben heyecandan sabahı zor etmiştim. Düşünmem gereken şey birbirini seven iki kişinin arasına giriyor olmamdı ama bu umrumda bile değildi sanki...

   Yanına gidiyorum şimdi.. Yürüdüğüm yol ayaklarımın altından kayıp gidiyor. Kalp atışlarımın hızına yetişemiyorum. Soğuk soğuk terliyorum. Nasıl davranmalıyım, nasıl konuşmalıyım soruları aklıma bile gelmiyor. Sadece gözlerini düşünüyorum. Buluşma yerimize yaklaştıkça varlığını hisseder gibi oluyorum. Sadece birkaç adım kaldı kafenin giriş kapısına ve durdum. Kendime yapmam gereken o son konuşmayı yaptım.
"Şimdi içeri gireceksin Ela.. Hayatının sonuna denk hapsolmak istediğin o gözleri göreceksin. Sadece iki sonuç ihtimalin var; o gözler,  ya mezar olacak sana ya da mutluluk olacak. Kendine bir söz vermelisin. Olur da onun gözlerinde senin bakışlarına yer olmazsa, sende ona düşüncelerinde yer vermeyeceksin.
Şimdi kafanı toparla ve onun yanına git."
   İceriye girer girmez onu gördüm karşımda. Heyecanımı bastırıp belli etmemeye gayret göstererek yanına gittim. Selamlaştıktan sonra yuvarlak, küçük masaya karşılıklı oturduk. Hemen konuya girmek istediğini söyleyerek konuşmaya başladı:
" Bak Ela; günlerdir seninle konuşuyoruz ve sana hayatımda biri olduğundan hiç bahsetmedim çünkü benim için onun varlığı çoktan bitti. Yaşadığım durumlar çok karışık ve zor. Onunla birbirine yakın iki ailenin çocukları olduğumuz için durumu açıklayamıyorum aileme. Gerçek şu ki; hayatımdaki insana karşi içimde tek bir his bile kalmadı.."
Sessizce onu dinliyordum ve kurduğu her cümle içimde uçsuz bi denize doğru açıldığımı hissettiriyordu bana. Denizin anlamı derindir bende. Hem mutluluk hem hüzün barındırır içinde. Ve içimdeki his, açıldığım suların hüznünü damla damla akıtıyordu kalbime. Kısa bir suskunluktan sonra devam etti cümlelerine:
"Beni yanlış anlama ne olursun. Sana söyleyemedim çünkü söylersem uzaklaşacaktın benden ve ben bunu istemiyorum. Yanımda olmanı istiyorum. Ne olursa olsun içinde bulunduğum bu durumdan kurtaracağım kendimi ama yeterki sen yanımda ol..."
Bu sözlerinden sonra aklım karmaraşık olmuştu. Kalbim heyecandan havalara uçarken, beynim içten içe kendini kemirmeye başlamıştı. Yapamazdım... Bu durumun içine kendimi atamazdım. İki insanı birbirinden ayıran kişi ben olamazdım. Suskunluğumu bozmamaya devam ediyordum çünkü söyleyebilecek bir şeyim yoktu o an. Tedirgindim, heyecanlıydım... Hayallerim ve korkularım arasında sıkışıp kalmıştım. O da bunu anlamış olmalı ki anlattıklarına bir zaman cümlesiyle sonlandırmıştı:
"Seni zor bir sürecin içine sokmaya çalıştığımın farkındayım. Hemen karar vermeni bekleyemem senden. Tek istediğim kestirip atma ve zamana bırak."
Tek bir "Tamam" kelimesiyle cevapladım tüm konusmasını.  Tek bir kelime gibi görünüyordu ama içinde binlerce hüzün biriktiriyordu.

  Evet başlayamadan bitti sandığım o hikayem bitmemişti ve yeni başlıyordu. Ama asıl önemli olan şuydu;
Hikayemin başlangıcı benim sonum olur muydu???

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 11, 2017 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Hiç Bitmeyen HikayemWhere stories live. Discover now