KOZA-2: Yeni bir başlangıç (SY)

5-Kıt beyinli Başkan

Özet: General Dexter, yanına Helena ve Angela'yı da alarak ABD Başkanını ziyarete gider. Başkan inatçı ve dar görüşlüdür. Onlara inanmaz ve görüşmeyi bitirmeye çalışır. Helena Rusların kendilerini dinleyeceğini söyleyince Başkan grubu vatana ihanetten tutuklatır. Karl, Jules'a olanları aktarır. Jules arkadaşı Denise ile bir avukat bulmaya çalışır. Avukat Fries ile görüşmek için gittiğinde gücü kontrolden çıkar. Fries, ilgisini çeken bu adama bir teklifte bulunur. Karl, Jonh'a olanları aktarınca, kumandan filodan ayrılarak test aşamasındaki bir gemi ile dünyaya daha erken varmak için yola çıkar.

*** Yeni Bölüm ***

"Avukatımı görmek istiyorum."

"Üzgünüm bayan" dedi kapıdaki asker. "Vatana ihanetten tutuklananların avukat tutma hakları yoktur."

"Buna cidden inanmıyorsun değil mi asker?" Helena hayretler içerisindeydi. "Kocam bu dünyayı ve üzerindekileri kurtarmak için kendini feda etti. Gelinen noktaya bak."

"Eşinizin kim olduğunu..."

"John Smith" diyerek sözünü kesti askerin. "Uzaylı istilasını bitiren adam."

Asker hazırola geçerek cam kapının önünde Helena'yı selamladı. "Üzgünüm efendim bilmiyordum. Eşiniz onurlu bir insandı."

Askerin bu tavrı, kadını yumuşatmıştı. "Kızımı görmek istiyorum."

"Üzgünüm efendim. Başkanın emirlerine karşı gelemem."

"Anlıyorum ama kocam geri döndüğünde o inatçı keçiyle..."

"Lütfen efendim, bahsettiğiniz kişi Başkan" dedi asker korkuyla.

"Ülkesini yönetmeye layık olmayan bir Başkan."

Konuşan iki kişiyi izleyenler vardı. Başkan monitörlerin önünde bu küstah kadını izliyordu. "Küstah! Kocası öldü gitti ama hâlâ onun üzerinden prim yapmaya çalışıyor."

Odadaki diğer insanlar bu yoruma iç geçirdiler. Başkanın dar zihniyetini değiştiremezlerdi ama ona katılmak zorunda değillerdi. Başkanın sözcüsü olayların medyaya taşınmasından endişe ediyordu.

"Efendim" diye söze başladı Hans Eddington. Annesi İngiliz, babası Alman olan bu genç adam, erken yaşlarda kendini gösterip hızla yükselmişti. Kısa kesilmiş sarı saçları ile üzerinde İngiliz asaleti taşıyan bu genç, çoğu zaman Başkanı aklıselim davranışlara iterdi.

"Ne var Hans?"

"Bu olay medyaya yansırsa, önümüzdeki seçim için büyük darbe alırız."

"Ne yani birkaç Rus hayranını hapse attık diye mi?"

"Efendim, biri ülkesine onuru ile hizmet etmiş ve istila sırasında büyük yardımları olmuş bir General, diğerleri John Smith'in ailesi. Halk bunu öğrenirse size cephe alırlar."

"General'i salarız o zaman."

"Yetmez efendim" dedi Hans. "Onurlu bir Generali vatan hainliği ile suçladınız. Çıktığı zaman diğerlerini kurtarmak için medyaya gider."

"Ne yapmamı öneriyorsun Hans anlamıyorum."

"Anlasan şaşardım" diye mırıldandı ama Başkan bu yorumu duymadı. "Efendim, hepsini serbest bırakıp resmi bir özür dilemenizi öneririm. Ancak bu şekilde medyaya yansımasını önleriz."

"Asla! Beni ezip, Rusların Başkanına gideceklerdi."

"Siz onları dinlemedi..."

"Yeter! Bu konu kapansın. Biraz içeride kalsınlar da akılları başlarına gelsin."