61. Bölüm "Geçmişin izleri..."

Start from the beginning
                                    

Yataktan kalkıp kendimi banyoya attım. Daha fazla dün geceyi düşünmek istemiyordum çünkü şimdiden Yağız'ı özlemiştim. Sıcak bir duş aldıktan sonra giyinmek için gardırobun önüne gittiğimde şifonyerin üzerinde duran not kâğıdı dikkatimi çekti. Hemen elime alıp okumaya başladım.

O kadar güzel uyuyordun ki seni uyandırmaya kıyamadım güzelim. Sonsuza dek seni o şekilde izleyebileceğimi bilmek, beni o kadar heyecanlandırıyor ki. Bu güzel rüyanın ömür boyu sürmesini dilemekten başka bir şey elimden gelmiyor ne yazık ki. Seni delicesine sevmek ve tüm benliğimle sana adanmak bu hayattaki tek amacım. Seni seviyorum Güvercin, seni hep seveceğim. Seni izlerken bile seni kollarıma alacağım dakikaların hesabını yapıyorum. Benimsin... Seninim...

Not: Seni tekrar kollarıma almak için deliriyorum. Hele dün geceki o halin gözümün önünden gitmiyor güzelim. Aklıma geldikçe sertleşiyorum ve seni delicesine arzuluyorum. Sanırım yeni bir hobim oldu; senin için seksi ve edepsiz iç çamaşırları seçmek... Bana terbiyesizsin dediğini duyar gibiyim meleğim. Terbiyesizim evet! Ve de ahlaksız! Ama sadece senin için...

Not 2: Giysi odasına bakmadan gitme. Orada senin için bir şey var. Umarım beğenirsin...

Yüzümde, engel olamadığım bir gülümseme oluşmuştu. "Terbiyesiz adam." Diye söylendim kendi kendime. Üzerimdeki havluyu bile çıkarmadan yan odamızda bulunan büyük giysi odasına gittim.

Odaya girer girmez boy aynasının yanında duran büyük hediye paketi gözüme çarptı. Dün gece aldığını ima ettiği elbise olmalıydı. Heyecanla, süslü siyah kutuyu elime aldım. Kutunun üzerindeki küçük not dikkatimi çekti.

Seni içinde hayal ettim de rüya gibiydin... Üzerinde görmek için sabırsızlanıyorum Güvercin...

Paketin fiyongunu aceleyle açıp kutunun kapağını kaldırdım. Üst kısmı görünen ten rengi elbiseyi alıp kaldırdığımda gördüğüm manzara müthişti. Üst tarafı büstiyer şeklinde olan bu elbise yere doğru kloş bir şekilde iniyordu. Eteklerinde de muntazam bir şekilde yapıştırılmış küçük tüyler vardı. Bel kısmı zarif bir fiyonk ile kemer şeklinde tutturulmuştu. Ön kısmındaki dantel işlemeler, elbiseye değişik bir hava vermişti. Özel tasarım olduğu her halinden belli olan bu elbiseyi, üzerimde görmek için ben bile sabırsızlanmıştım.

Elbise tam üzerim göre oldu. Yağız'ın, ölçülerimi bu kadar doğru tahmin etmesi beni şaşırtsa da zevkine hayran kalmamak mümkün değildi. Gözüm, masanın altında duran küçük pakete takıldığında içinde az çok ne olduğunu tahmin ettim. Bu adam herşeyi düşünmek zorunda mıydı? Hızla kutuyu açtığımda elbiseye uygun küçük bir çanta ve yüksek topuklu ayakkabıları gördüm. Bunlar bile tapılasıydı. Ayağımın ölçüsünü bilmesi beni ayrıca şaşırttı. Güzel olmuştum. Elbise ten rengim ile ahenkli bir uyum yakalamıştı. Tek sıkıntı boynumun yan tarafından göğüs bölgeme doğru inen kesik izleriydi. Bunlarla yaşamaya alışmıştım fakat böyle durumlarda canım da sıkılmıyor değildi. Profesyonel bir makyöz izleri kusursuzca kapatacaktı biliyorum ama yine de buna muhtaç olmak bile canımı sıkıyordu.

Kıyafeti nazik bir şekilde üzerimden çıkartıp askıya astım. Yatak odasındaki gardıroptan hızla bir şeyler çıkartıp üzerime giyidim. Yarınki davet için endişelenmeme gerek kalmamıştı. En azından ne giyeceğimi düşünüp strese girmeyecektim.Yağız'ın eşi olarak davete katılmak, beni herseyden daha fazla endişelendirdigi  yadsınamaz bir gerçekti. Komodinin üzerindeki cep telefonumu alıp teşekkür etmek için Yağız'ı aradım fakat cevap vermedi. Muhtemelen yine bir toplantıdaydı.

Aklıma okulum geldi birden. Yağız çalışırken benim boş boş oturmam canımı sıkıyordu. Uzun bir süredir okula da gitmiyordum zaten. Sanırım bu dönemki derslerimden devamsızlık yüzünden kalacaktım. Bir şeyler atıştırmak için mutfağa indiğimde Hatice Teyze ortalığı yine mis gibi kokutmuştu.

HIRÇIN GÜVERCİNWhere stories live. Discover now