20♡

381 24 51
                                    

Bugün tatile gidiyorduk. Shin adlı çocuğun bir karavanı varmış. Onunla gideceğiz. Bu yüzden hepimiz parkın oraya toplandık. Shin bizi gelip alacak.

Ruki:

Off sıkıldım bea... bir sigara yakar

Laito:

Şunu yanımda içme diye 1000 defa söyledim dimi top kılıklı

Reiji:

Sabah sabah hiç çekilmiyorsunuz

Ayato:

Cidden haa yani 31 olsanız çekilmessiniz

Kanato:

Ayato sende meme olsan ellenmezsin

Yuma:

Kanato çük olsan sakso çek-

Kou:

Konu boka sarıyo susalım beyler.

Azusa:

Kanato...-chan..laf..soktu..aahhahah..♡

Subaru:

Azusa'ya Ankara'dan bağlanıyoruz

Ayato:

Azusa internet explorer gibisin ev yazıyosun 5 dakika sonra e nin külleri gelmeye başlıyo

Subaru:

Komik misin sen amk keli

Ayato:

Ben kel diilim

Ruki:

Kel sadece Coni-sensei ye yakışıyo. Ahh... Coni-sensei den öğrenicek çok şeyimiz var..

Kou:

Geliyo sonunda!

Shin bizi almaya geldiğinde arabayı bir başkası kullanıyordu. Bu.. Hmm.. Sanırım Carla bu. Ama.. Onlar duyduğum kadarıyla kardeşti. Peki neden öpüşüyorlar?

Shin:

Beklettiğimiz için üzgünüm. Sabah sevişmesi

Ruki:

Beyler hadi atlayın!

Kou:

T-tamam..

Arabaya bindik. Ben Laito'nun yanında oturuyordum. Ruki önde Shin ve Carla'yla oturuyordu. Kanato Ayato'nun yanında oturuyordu. Ama yolculuğun ortasında Azusa dayanamayıp Ayato'yla yer değiştirdi. Azusa'nın karnında kelebekler uçussada Kanato'nun çükünde sinekler oynaşıyordu. O derece rahatsız oldu yani.

Yuma Reiji'ye sürekli ülkeler hakkında sorular sorarken Shuu ve Subaru kafalarını birbirlerine yaslamış uyuyorlardı. Benimde canım sıkıldığı için biraz dışarıyı seyretmek istedim.

Ahh.. Deniz çok güzeldi.. Masmavi. Gökyüzünü utandıracak kadar hemde. Ben dışarıyı seyrederken birden telefonuma gelen bildirimle irkildim.

Mesaj geldi kurban oldoğooooom

Herkes birden şaşkın bakışlarını bana çevirdi. Kafamı eğmiştim ve ayakkabılarıma bakıyordum. Yüzlerine bakamayacak kadar utanmıştım. Ellerimi birbirine bağlayıp biraz parmağımla oynadım. Daha sonra yükselen kahkaha sesleriyle başımı kaldırdım. Herkes yeniden konuşmaya, gülüşmeye başlamıştı. Kanato şikayetçi olduğu durumu unutmuştu bile. Yuma ve Reiji diğerlerinin sohbetine katılmıştı. Subaru ve Shuu'da uyumuyordu artık. Çok tepki vermeselerde diğerlerinin sohbetlerini dinleyip kendi aralarında fısıldaşıyorlardı.

Laito'ya döndüğümde ise istemeden gülümsemek zorunda kaldım. Tüm sıkıntımı aldı götürdü resmen. Merhem gibi geldi gülüşü. Kalbim kıpır kıpır oldu. Bir kere daha anladım onu çok sevdiğimi. Keşke hep böyle kalsak.. Keşke hiç üzülmese, hep böyle güzel gülebilse.

Yolculuğun sonlarına doğru herkes baygın bir haldeydi. Hava kararmıştı. Yol hepimizi yormuştu. Gülmekten çenelerimiz ağrıyordu. Ortam sessizliğe büründü. Derken Ayato'nun horlamasıyla tüm hava bozuldu.

Subaru:

Ya sus siktir git aq! İnsan gibi uyu uyucaksan

Shuu:

Off

Kou:

Ayato...

Omzumda hissettiğim şeyler kafamı yana çevirdim. Laito kafasını omzuma yaslamıştı. Çatık kaşlarımı kaldırarak gülümsedim.

"İyi geceler Neko-chan"

Neko//KouTo TextingWhere stories live. Discover now