İTALYA GEZİ NOTLARI / Nisan 2014

12 0 0
                                    

2013- 2014 Gaziemir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün düzenlemiş olduğu Avrupa Birliği projesi İtalya seyahati başarıyla gerçekleştirildi. Çeşitli kurum ve kuruluşlardan oluşan 16 kişilik bir grup İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri ,ögretmenler ve Gaziemir Esnaf Ve Sanatkarlar Odası temsilcisi olarak Genel Sekreter Erkan ÇOBAN, 6 günlük bu proje için 13 nİSAN 2014 tarihinde İtalya'ya hareket ettiler. İtalya'da ilgili şehirlere yapılan "mesleki eğitim okullarında yabancı dil eğitiminin incelenmesi" konulu yurtdışı gezisi oldukça verimli geçmiş olup kafile 19 Nisan 2014 tarihinde ülkemize geri dönmüştür. Seyahat sonrasında katılımcılarla, yapılan seyahatin genel bir değerlendirmesini yaptık. Ben de seyahat sırasında tuttuğum notları sizlerle paylaşmak isterim.

13.04.2014 – ROMA - PAZAR

Avrupa Birliği Eğitim Ve Gençlik Programları kapsamında mesleki eğitim okullarında yabancı dil eğitiminin incelenmesi isimli Leonardo Da Vinci Projesi ile ilgili olarak İtalya'ya yolculuğu için Adnan Menderes Havaalanı'na hareket ettim. Oradan da onyedi kişilik kafilemizle İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı'na ulaştık. Bir süre sonra dış hatlar terminaline geçtik ve 12.00 da bizi Roma'ya götürecek olan Pegasus uçağına bindik. Güzel ve rahat bir hava yolculuğu sonrası saat 14.00 gibi Roma Fiumicino Havaalanı'na ulaştık. Bir gece Roma'da konaklamamız gerekti. Bunda paskalya bayramının etkili olduğunu öğrendik. Roma'da konaklayacağımız yeri tutmak için tur operatör ofisine gittik. Ofisin çok büyük bir kapısı vardı ve aynı han kapısı gibiydi. Elektronik sistemle açılıp kapanmasıysa işin ayrı bir boyutuydu. Roma merkezde kiraladığımız apart dairelerde günlük hayatta kullanılabilecek fırın çamaşır makinası ısıtma cihazı vs vardı. Eşyalarımızı odalara yerleştirdikten sonra o gece kısa bir Roma gezisi yaptık. Apart yanındaki Merulana adlı kafede soslu makarna ve amerikan kahvesi fena sayılmazdı. Roma sokaklarında yer yer çöpler vardı ve çoğu yerde grafiti yazılar görüntü kirliliği oluşturuyordu. Roma Nüfusu oldukça yaşlı olduğundan hizmet sektörlerinde olsun veya bakkal market seyyar satıcı işlerinde İtalyan olmayan (Bangladeşli Arap Hintli Pakistanlı) yabancı uyruklular çalışıyordu. Roma Sokaklarında İtalyan görmek neredeyse imkansız gibiydi. Bunun yanında araç sürücüler yayalara karşı oldukça saygılı. Siz yola ayağınızı atar atmaz hemen duruyorlar. Geçmenizi bekliyorlar. Roma'nın her yeri buram buram tarih kokuyor. Her yer tarihi devasa ve şatafatlı binalarla dolu. Roma'da ve sanırım İtalya'nın genelinde pahalılık had safhada. Ulaşım, yeme, içme konaklama oldukça pahalı. Turist sayısı oldukça fazla. Dünyanın hemen hemen her yerinden insana rastlamak mümkün burada. Kafe tarzı işletmelerin hemen hepsinde Wi Fi hizmeti mevcut. Roma apartmanları devasa kapılı yapılar, oldukça eski ve asansörleri genelde çok eski, bakımsız. Bu gün hava hafif yağmurlu. Şehir içinde troleybüs raylı sistem işliyor ve bununla birlikte araçlar da aynı yolu birlikte kullanıyorlar. Şehrin merkezindeki Metro istasyonları oldukça biraz kirli, çoğu yerde duvar yazıları var. Şehirde taksiler oldukça pahalı.

14.04.2014 – ROMA – PAZARTESİ

Bulunduğumuz apartmanı terk ederken o eski olan asansör bozuldu. Eşya taşıma işlemi bitince asansörde bitti. O gün Roma'yı gezmek üzere yola çıktık. Metro ile Vatikan'a hareket ettik aktarmalı olarak. Vatikan Müzesi'ni ziyaret ettik, bol bol fotoğraf çekme fırsatımız oldu. Vatikan bahçesi ve müzesi ilgi çekici bir yapıt. "Melekler ve Şeytanlar" filminin bazı sahnelerinin burada çekildiğini bize söylendi. Vatikan'ın giriş yolu bahçesi ve içi meraklı turistlerle dolu. Bir güvenlik kontrolü sonrası içeriye alıyorlar. Biz tam zamanında girmişiz, biz ziyareti bitirdiğimizde başı sonu görülmeyen bir sıra oluştu. İçeride bol bol sanatsal heykeller ve figürler vardı. Bir de binanın altına indik oranın. Alt katındaki koridorda bugüne kadar ölen papaların mermer lahit mezarları vardı. Orada konuşmak ve fotoğraf çekmek yasak. Kısık sesle konuşurken bile hemen şşşşşşşşşşşşş diye bir ses duyuyorsunuz. Dönüş yolunda İstanbul dönercisi diye bir yerde bir şeyler yedik, dinlendik biraz. Çalışanlar Türkçe biliyor ve Türk olduklarını söyllediler. Tekrar metro ile ünlü Trevi Aşıklar Çeşmesi'ne uğradık. Burası Roma'da Poli Sarayı'nın bir kenarına Nicolò Salvi tarafından Klasik ve Barok karışımı olarak yapılmış, dünyadaki en ünlü çeşmelerden birisi. Üç yolun kavşağında bulunduğu için Trevi adı konulduğu varsayıldığı gibi, üç yeraltı su yolunun bu noktada toplanmasının isminin nedeni olduğu iddiası da var. Trevi Çeşmesinin genel ifadesi "deniz". Denizkabuğu şeklinde bir at arabası, arabayı çeken denizden çıkan kanatlı atlar ve arabada bulunan mitolojik deniz tanrısı, görünümün konusunu oluşturmakta. Heykel ve mimarî çok güzel bir biçimde kaynaşmış. Ziyaret eden insanlar dilek dilemek için çeşmeye arkalarını dönüp, omuzları üzerinden çeşmeye doğru para fırlatıyorlar. Saat 19.30 gibi dört adet taksi ile hızlı tren terminaline gittik. Oradan Milano'ya hareket ettik. Konfor ve hız bakımından oldukça başarılı ve sıkıcı olmayan bir yolcuk sonucu saat 24.00 gibi Milano'ya ulaştık. Bu arada ekranda hızlı trenin 300 km hız yaptığına şahit oldum. Tren istasyonunun yanındaki taksilerden kiralayarak kalacağımız yer olan Residenzo Cenisio ya ulaştık.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 09, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İTALYA GEZİ NOTLARI / Nisan 2014Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin