Biliyorum çok özlediniz fkglhl Neyse egoistlik falan yapmayacağım. Yeni bölümle karşınızdayııımmm. İyi okumalaaar.✋🙆
Bora'nın soktuğu lafla ağzımdan kısık sesli bir oo lama çıktı. Gülmemek için dudaklarımı ısırıyordum. Kollarımı göğsümün altında birleştirip merakla Uygurla Oyaya baktım. Sessizliği bozan Uygur oldu.
"Ne diyorsun lan sen! Kapa çeneni."
Bora tehditkar bir kahkaha atıp ceketini çıkarırken malın biri kahkaha atmaya başladı. Üçünün de gözlerinin bana dönmesiyle kahkaha atanın kim olduğunu anlamıştım.
"Off neden bana Teen Wolf'ta Kate'in mezarından hopladığını gören Derek gibi bakıyorsunuz be! İlkokulda İstiklal Marşında gülenin siz olduğunu bilmiyoruz sanki. Cık cık. Neyse nerede kalmıştık.." parmağımı aklıma bir şey gelmiş gibi şıklattım ve suratıma taktığım 1 numaralı ibne sırıtışımla Oygur ikilisine döndüm.
"Hah! Oya, Bora'nın soktuğu lafın şokundan çıkmaya çalışıyordu ve Bora Uygur'u dövüyordu."
Saniyesinde Uygur'un sinirli bakışları beni bulurken Oyanın bana ettiği ağır küfürle ortama derin bir sessizlik çöktü. Ortamdaki sessizliği kahkaham bozdu.
"Sen? Bana?"
Oya'nın üstüne yürümeye başladım. Sırıtışım yüzümde korku salıcı bir biçimde kaybolurken ayağımdaki topukluları çıkardım ve Oyaya fırlattım.
"Ulan ben seni var yaaa!!" Dedim ve üstüne atladım. Dengesini kaybedip çığlık atarak yere düştü. E tabi ben de üstüne. Saçlarını elime dolayıp kafasını yere vurup kaldırdım. Hıncımı alamayınca bir daha vurdum. Bora Oyayı yerden kaldırmaya çalışırken Uygur beni çekiyordu. Yani. En azından deniyorlardı. Oyanın üstünden kalkmadan önce dirseğimi boynuna bastırdım. Acıyla çığlık atarken kulağına eğildim ve saçını yukarı doğru çektim. Kanayan burnuna bakıp psikopatça güldüm.
"Bana bak iğne oyası. Eğer bir daha bana karşı o kelimeyi kullanırsan seni elimden ne sevgilin ne de kanayan estetikli burnun alabilir. Anladın mı?" Tepki vermeyince saçını tekrar yukarı doğru çekip dirseğimi boynuna daha da sert geçirdim. Hareket eden kemiklerini hissediyordum. "Sana anladın mı dedim!" Acıyla inlerken "Anladım!" Diye bağırdı. Pis pis gülerek "Güzel." dedim ve kafasını yere doğru ittirerek saçını bıraktım.Ayağa kalktım. Kolumu tutan Uygur'dan kolumu sertçe çekip kurtuldum. Şaşkınlıkla bana bakıyordu. Parmak ucunda yükselip elimi omzuna koydum ve kulağına sadece onun duyacağı şekilde fısıldadım.
"Eğer sahnede olanlar oyun olsaydı şuan bana hayranlıkla değil nefretle bakıyor olurdun. Bunu sadece ben değil bizi izleyen herkesin anladığına eminim." Yan gözle yerde yatan Oyaya baktım. "Beyni olan herkesin tabi." Kahkaha attım. Bu hareketimle tedirginliğini kasılan çene kaslarından anlamıştım. Nefesi hızlanırken ve bu sefer daha çok kulağına sokularak "Gerilmene gerek yok. Çünkü istediğim son şey aklı karışık bir Uygur olur. Sırrın bende güvende civcivcik." Sırtına iki kere vurup egoist bir gülümsemeyle baktım. Gülen suratıma baktı ve o da aynı şekilde gülerek kulağıma eğildi.
"Eğer istediğin son şey olsaydım.." dudaklarını kulağıma sürterek konuşmaya başladı. Sırıtmam silinirken kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atmaya başladı. "Bunu yaptığımda kalbinin sesini duymazdım. Sırrın bende güvende pisicik." Geri çekilip yanağımı sıktı. Kızaran yanaklarımla yerden topuklularımı alıp bakışları eşliğinde yanlarından uzaklaştım.
⚫⚫⚫⚫⚫⚫⚫⚫⚫⚫
Bölümün kısalığı için özür dilerim. İlerdeki bölümleri uzatmaya çalışacağım. Yorum yapıp oy vermeyi unutmayıınn. Öptüm. 🙆😻💙
