Derin balkonda oturup, yarım kalan kitabını bitirmeye çabalarken, aşağıda Fatih sıkıntıyla sokağı bir ileri bir geri dolaşıyor ;bir çıkış yolu arıyordu. Tüm çıkışları kendi elleriyle kapattığı halde yapıyordu bunu.
Sinirle bir taşa tekme attığında, çöp konteynerına çarptığında bir kedi miyavladı ve boş sokakta tok bir yankı çınladı.
Derin hızla balkon demirlerine asılıp aşağı eğildi. Kendine bakan Fatih'i görünce sinirden delirmiş bir halde büyüyen gözlerine hakim olamadı. Derin bir nefes alıp bağırmak yerine sakin bir sesle sordu.
"Senin burada ne işin var Fatih? "
Fatih ise kızın gözlerine bakmaktan başka bir şey yapamıyor, geçerli bir cevap sunamıyordu. Omuzlarını silkti. Gözlerini kaldırıp kıza baktı.
" Canım sıkıldı, seni sinir etmeye geldim. "
" Hah, öyle mi Fatih efendi? O halde bir dahakine haber ver de seninle birlikte polisi de çağırayım. İster misin? "
Fatih balkonun altına iyice yaklaşıp, kafasını yukarı kaldırdı. Elindeki poşeti balkonun altına bırakmıştı. Gözü arada oraya kayıyordu.
"Neyse, bu kadarı da yeter bana cici kız. Bu arada, balkonun altında bir sürpriz var senin için." derken sırıtıyordu.
"Gene ne yaptın, Allah'ın belası! "
"Gelip de almaya ne dersin?"
"Yürü git! Git burdan! Şerefsiz!"
Fatih yavaş adımlarla sırıtarak köşeyi döndü fakat gitmedi, köşede saklanıp Derin'in poşeti almasını bekledi.
Derin üstüne ince bir hırka alıp koştura koştura aşağı indi. Yine ne haltlar yediğini merak ederken, gördüğü beyaz poşete uzandı. Uzanır uzanmaz, korkusu yerini deli bir heyecana bıraktı. Dudağında bir gülümseme yeşerdi.
Poşette, Fatih'in yırttığı kitapların ilk basım halleri vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yeşil ve mavi |Texting
Short Story"Sen yeşilsin, her şeye rağmen böyle canlı ve güzel olmanın başka bir açıklaması olamaz." "Sen mavisin, böyle berrak olmanın, rüya gibi gelip geçmenin başka anlamı olamaz. " -080417'1624
