Bu 2. serim ilk serimi çok beğenmedim ama lütfen olumlu olumsuz yorumlarınızı eksik etmeyin :) Eğer yorumlar olumlu olursa devamını yazacağım.
Merhaba ben Margaret 17 yaşında bir kızım. Hayatım 15 yaşına kadar harikaydı. Fakat son 2 yıldır hayatıma girenler veya çıkanlarla alt üst oldu. Her şey 15 yaşına girdiğim 3 ocakta başladı.
Parti hazırlıkları için oradan buraya koşturuyordum. Babam ve annem her şeyin mükkemmel olacağından eminlerdi tabii bende. Partinin başlamasına 15 dk kala kapı çaldı. Evde herkes koşturmaca içerisindeydi. Kapıyı ben açtım. Ağızından kanlar akan bir gurup insan yaklaştı. Aralarından en olgunu beni siyah elbisesinin arasına alarak evden uzaklaştı. Büyük binalar ve tesadüfe bakın ki hepsi kırmızı . Her yoldan geçen üstüme atlamaya çalışıyordu. Korku ve panik içinde +15 yazan bir odaya attılar beni. Hayret kış olmasına rağmen burada hava günlük güneşlikti. Artık ömrümü geri kalanını geçireceğim bu odaya gelmiştim. Anna adlı bir kız "doğum günün bugün ve 15 yaşına girecektin değil mi?" dedi . Kafa sallamakla yetindim. Anna " biliyordum !!" dedi "seni de bizi attıklar kuyuya attlırar artık hayatına burada devam edeceksin." Azım açık bir şekilde ona bakakaldım. "Ben ben ben buraya niye geldim siz niye burdasınız? burası neresi?" Anna uzunca bana şunları anlattı:
- Artık hayatını burada geçireceksin. Bu ülkedeki her genç kızın kaderi bu. Bu zombiler bizi buraya hapsediyor gelişmemizi bekliyorlar. Biz 20'li yaşlardayken her birimizi kaçırdıkları yani doğum günlerinde bir güzel kanlarını emip et ve derilerini çorba yapıp içiyorlar.Ama 20 yaşına kadar tanrı kadar özelsin onlar için. Ne dersen yapar sana tapabilirler bile.
Bu sözler üzerine sevinsem mi üzülsem mi diye şaşırdım. Ölüp ilk önce cennete sonra cehenneme girmiş gibiydim...
.....
