11.Bölüm

3.5K 465 30
                                    

Chanyeol'la çıkmak hakkında söylenecek çok şey vardı.
Akıllı ve ilginçti, önemli olaylar ve bilgilerle doluydu. Odaklanması iyiydi ve güvenilirdi. Dinlerdi. Onunlayken çok şey öğrendim. Etrafımızda olanları çok farklı görüyor ve beni düşündürüyordu. Her zaman insanların ruh ikizlerinin birbirinin zıttı olduğunu söylediklerini duyardım. Eğer olay buysa, o zaman biz birbirimiz için yaratılmıştık. Tehlikeli şeyler yapmak için içimden geleni yapma ve farklı olma ihtiyacım; sorumluluk sahibi olup, kararlar verme kabiliyetime ağır basmıştı.

Annesi gerçek gençlik deneyimleri edinmesini istedi ama yine de bunun sağlıksız bir şekilde gelişmesini isteyeceğinden kuşkuluydum. Tüm gece konsere gidip onu gün doğarken eve getirmeyecektim. Zaten içki içmiyordum. Kuralları çiğnemezdim. Ama sevgisini gösteremeyen biriyle beraber olduğunda kendini ifade etmenin daha önemli olduğunu anlıyorsun. Derinine inmedim ama eğer o yıldan tek bir şey öğrendiysem o da bir erkek ile bir erkek arasında bir şeyler olmasının çok çok normal olduğuydu. Bazı doktorların görüşü erkek arkadaşımla aramızda oluşan ve hak ettiğimiz bu ilişkiyi engelleyemezdi. Bir tür öğrenme tecrübesi olacaktı ve yakınlaşmak ve pratik yapmak arasında büyük fark vardı. Ama her zaman meydan okumaya hazırdım. Özellikle de Chanyeol ileyken. Veya onun için. Çünkü her zaman ona geri dönüşü oluyordu.

Hava soğumaya başlayınca, gece onu görmeye gidemedim. Aslında tel örgülerden atlayıp pencereyi açmakta çok zorlanmamıştım ama buzlar oluşmaya ve karlar yağıp, ortalık donmaya başlayınca erkek arkadaşımla yalnız kalmak için boynumu kırmayı göze alamadım. Aptal kış.

Ailelerimiz birlikte daha fazla vakit geçirmeye başladılar ve en sonunda annelerimiz çok yakınlaştı. Diğer taraftan onların filizlenen arkadaşlığı erkek arkadaşımı daha fazla görmemi sağladı. Ve biz üst katta film izlemek veya o anda bizimkilerden uzaklaşmak için aklımıza gelen herhangi bir sebeple uzaklaşmak istediğimizi söylediğimizde hiç kimse bir şey söylemedi. Aslında tüm istediğimiz, herhangi bir yere gidip birkaç saatliğine birbirimizin suratını emmekti. Ki kesinlikle bunu yapıyorduk. Defalarca.

Kış tatili geldiğinde,ailem şehir dışındaki ebeveynlerine gitmeye karar verdi. Ama ben gerçekten gitmek istemiyordum. İlk Noel'imizde sevgilimden ayrı kalma düşüncesi beni endişelendiriyordu ve onun için de aynı durum geçerliydi. Tatil boyunca onların evinde kalmam kararlaştırılmıştı. Etrafımızdaki yetişkinlerin kapalı kapılar ardında neler döndüğünden habersiz olduklarını ve gözlerini boyamak için yeterince sinsi olduğumuzu düşünmüştüm ama tüm eşyalarımı Park'ların evine taşıdığım o gece fena halde hatalı olduğum ortaya çıktı.

Bay ve Bayan Park misafir odasında ihtiyacım olan her şeyin olduğundan emin oldular ve sonra Bay Park karısına bir tür... bakış attı... ve başım beladaymış veya belki yapmadığım bir şeyi biliyorlarmış gibi karnıma ağrı saplandığını hissettim. Böyle
zamanlarda aklım tekrar tekrar en kötü senaryoya gidiyordu.

Belki de Chanyeol ilişkimizi bitirmek istiyordu ama söyleyemiyordu. Veya belki de ölümcül bir hastalığa yakalanmıştı ve Mandy Moore'nun filminin uyarlandığı aptal kitapta yazdığı gibi evlenmek zorunda kalacaktık. Yani, eğer olay buyduysa on yedi yaşımda onunla kesinlikle evlenebilirdim. Buna karşılık, konu ölümcül hastalıktan çok daha kötüydü. Çok, çok daha kötü.

Bayan Park benimle seks hakkında konuşmak istiyordu. Konuşmanın genelini, kulaklarıma kan hücum etmesi ve beynimdeki utanç yüzünden duyamadım. Kelimesi kelimesine ne dediğini hatırlamıyordum ama bir şeyler yaptığımızı biliyorlardı. Gelip bizi duyduğunu söylememişti ama kirli çamaşırlardaki artıştan ve havlu gibi bir şeyden bahsetti. Yüzde yüz emin değildim. Yine de küçük düşürücüydü.
Bakir olduğumu garanti ettim.
Chanyeol da bakirdi.
Kahkaha atıp bu kadarını bildiğini söyledi ama iyi olduğumdan emin olmak istemişti. Ve o an hem onu daha çok sevdim hem de yer yarılıp içine girmek istedim.

azureWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu