~12~

30.5K 1.1K 262
                                    

İyi okumalar❤️

Sinirle dişlerimi sıktım. Şu an bir tipekse o kadar çok ihtiyacım vardı ki..
Sinirlenince veya canım sıkılınca hep tipex koklardım. Aras beni kaçırdığında da ilk aradığım şey tipeks olmuştu zaten ama hayal kırıklığıyla sonlanmıştı.

Oysa ki Aras Bey 'aradığın her şey var' demişti. Demek ki dersine iyi çalışmamıştı. Ne diyordum ben ya!
Tekrardan konuya odaklandım Aras gayet rahat bir şekilde gözlerini Kuzey ve benim üzerimde gezdiriyordu.
Kuzey ise aksine, her an onu dövebilecekmiş gibi kendini zor tutuyordu.

"Ne istiyorsun Aras?" Diyerek dayanamayıp bağırdım.

"Ne mi istiyorum? Asıl siz kardeşimden ne istiyordunuz?"

"Sana ne?!" Diye bağırdım.

"Bana sen."dedi kısık bir ses tonuyla.

'Bana sen' diye mırıldandım. Şu çocuk şöyle şeyler yapınca dilimi yutuyordum
O sırada Aras'ın dediklerine karşı
Kuzey ayağa kalktı onu kolundan tutmaya çalıştım ama ıskaladım.
Kuzey Aras'ın yakasından tuttu ve duvara yapıştırdı. Aras gayet sakindi.
Tam o sırada Aras'ın Kuzey'e yumruk atmasıyla çığlık attım.

Kuzey sarsılmıştı ve kendini doğrultup Aras'a yumruk atacakken Aras kolunu tuttu ve çevirmeye başladı. Kuzey daha fazla acıya dayanamayarak kolunu çekti.

Hızlı bir şekilde yanına gittim ve telaşla "İyi misin?" Diye sordum.

Başını onaylar anlamda salladı ve bu sefer o Aras'a yumruk attı. Kısa bir süre sonra Aras'ın kaşı kanamaya başlamıştı
Elini kaşına değdirdi ve elindeki kana baktı. İkisininde canı acıyordu ama pes edecek gibi durmuyorlardı. Bu sefer sinirlenip bağırmaya başladım,

"Yeter! Buraya siz dövüşün diye gelmedik! Konuşmaya geldik,Ceren'le.
Ama görüyorum ki Ceren yerine Aras gelmiş! O zaman daha fazla burada durmamız için bir sebep yok!" Diyerek ilerledim.

O sırada Aras yolumu kesti ve önüme geçti. Yaptığına anlam vermeye çalışırken kısık bir ses tonuyla konuşmaya başladı

"Biraz daha kal,konuşmak istiyorum"

"Seninle konuşacak bir şeyim yok"
Diyerek yolumdan çekilmesini diledim.
Elini saçımda gezdirdi ve daha sonradan saçımın bir ucunu diğer tarafa attı. İlk başta anlam veremesemde daha sonradan 'A' harfine baktığını anladım.

Kulağıma eğilerek "yakışmış" diye fısıldadı. Nefesini kulağımda hissettiğim an gerildim. Tam ağzımı açıp ona bu konu hakkında kızacakken Aras Kuzey'in itmesiyle sarsıldı ve Kuzey kolumu tutarak beni çekiştirdi.
Sonra durup Aras'a döndü ve bağırarak,

"Bir daha karşımıza çıkma yavşak herif" dedi. Arabaya bindiğimizde Kuzey'in yüzünü inceledim. Onun da dudağı şişmiş ve kanamıştı.

"Ah, Kuzey! Sana gelme demiştim. Acıyor mu?" Diyerek dudağına baktım.

"İyi ki gelmişim bak. Ceren yerine Aras çıktı. Sen Aras'la nasıl baş başa duracaktın? Mekanıda kapattırdığına göre kesin bir bokluklar yapıp seni yine kaçıracaktı. Deme di deme."

Tamam, şu an baya haklı gözüküyordu.
Fakat benim yüzümden zarar görmesini istemiyordum. Bir yandan Aras'ın beni yine kaçıracağı hissi beni gerçekten korkutmuştu. Sinirlenip telefondan Ceren'i aradım.
Bize ihanet etmişti!

-Delfin sen misin yine?

+Üzgünüm,elimizde başka seçenek kalmadı!

-Ne diyeceksin?

+Bize niye ihanet ettin?!

-Bak ben size ihanet falan etmeyecektim. Abim seninle konuşmamızı gizlice dinledi ve gitmeme engel oldu. Hatta sizin yüzünüzden bizimde aramız açıldı!

+En azından bize senin yerine Aras'ın geleceğini söyleyebilirdin!

-Bak Delfin,anlamıyorsun! Abim şu ana kadar her istediğini elde etti. Sadece tek bir eksikliği var o da annemiz. Çok küçük yaşta tahmin edemeyeceğin kadar kötü olaylara şahit oldu. Ben daha bebektim zaten! O yüzden bazı şeyleri hatırlamıyorum.
Her neyse, eğer annemiz olsaydı belki böyle olmayacaktı. Babamın yaptıkları yüzünden psikolojisi bozuldu. Çokta normal, daha az önce kolumu morarttı ve beş dakika sonra özür diledi! En nefret ettiği şey ise istediğini elde edememek,değer verdiklerinin  ona sırt çevirmesi. Demek ki abim sana da benim kadar değer veriyor hatta kabul etmesi zor olsada seni daha çok seviyor. Çünkü sen ona demediğini bırakmasanda senin kılına bile zarar vermedi ve sabırlı davrandı. Sen ona iyi geliyorsun Delfin. Senden tek ricam en azından bir kere ona bir şans tanısan böyle saçma yollara baş vurmayacak. Ama dediğim gibi eğer seni istiyorsa alacaktır. Bu konuda elimden hiç bir şey gelemez üzgünüm. Biri geldi kapatmam lazım. Dıt dıt dıt...

Gözlerim karşımızdaki arabasına binecek olan Aras'a kaydı. Sanki demin anlattıklarından sonra Aras'a karşı bakış açım değişti. Bir insan psikolojisi bozulacak kadar ne yaşamış olabilirdi ki? O sırada Kuzey'in sesi beni düşüncelerimden uzaklaştırdı.

"Bana bak, sakın şu Ceren'in dediklerine inanıpta şu piçe şans veriyim falan deme! Biliyorsun dengesiz biri olduğunu"

"Kuzey sakin ol yok öyle bir şey"
dedim. Ama sanki Aras'ın bu kadar kötü biri olmasının altında acımasızlık falan değilde geçmişinin yatıyor olması ona karşı olan nefretimi azaltmıştı.
Sanırım bir psikolog olarak psikolojisi bozuk olanlara karşı bir zaafım vardı.

Eve vardığımızda bir duş aldıktan sonra saatin geç olduğunu fark ettim ve üzerime pijamalarımı geçirip kendimi yatağa attım. Banyodan sonra uykum aşırı derecede geliyordu. Ve her zaman ki gibi uykuya dalmadan önce günümü analiz ettim. Aras'a bir şans vermek?
Böyle bir şey yapmayacaktım. Yani onunla çıkmayacaktım ama aklıma bir fikir gelmişti. Ceren'den Aras'ın numarasını istedim o da dediklerini uyguladığım için teşekkür ederek numarasını mesaj attı. Heyecanla numaraya basarak telefonu duymasını bekledim...

-Delfin?

+Benim olduğumu nereden biliyorsun?!

- Hadi ama! Neredeyse iki yıldır seni takip ettim ve numaranı mı bilmeyeceğim?

+Tamam,her neyse. Ben sana diyecektim ki yarın sabah benim ofisime uğrar mısın? Merak etme yanımda Kuzey olmayacak. Sana pusu falanda kurmaya çalışmıyorum.

-Sen ciddi misin? Orada olacağım. Saat kaç gibi geleyim?

+10:30 uygun

-Ta-tamam. İyi akşamlar

+Sanada dedikten sonra telefonu kapattım.

Madem o tehlikeli bir psikopattı, bende iyi bir psikologdum.


Sizce Aras ile Delfin'in arasında Delfin'in Aras'ı tedavi edeceği süreçte bir şeyler olacak mı?

SAPLANTIWhere stories live. Discover now