BÖLÜM 6

103 7 1
                                    


Kart elimde ne kadar oturdum bilmiyorum, mide bulantısıyla banyoya koştum. Son yaşadıklarım çok fazla gelmişti. İlk midem isyan etmişti sanırım. İçimde ne varsa çıkardım. Ama yine de kalan bir şey olmuş. Hamile olduğumu o gün anladım. Yıllardır istediğim bebek ne kadar zamansız gelmişti. Reglim gecikmişti, biliyordum. Ama bu başıma sık gelen bir şeydi. Üstelik yaşadıklarımdan sonra gecikme olması gayet normaldi. Demek ki o gün... O kırmızı elbiseyi giydiğim gün... Her ayrıntıyı, her hareketi hatırlamaya çalıştım. Ama ne kadar hafızamı zorlasam da dans sahnesinden sonrasını anımsayamıyordum. En son Ahmet'in gülümseyen yüzü gözlerimin önüne geliyordu. Her ne olduysa, nasıl olduysa artık benim için bir önemi yoktu. Önemli olan tek şey içimde yeşeren umuttu. "Bir bebeğim olacaktı. Bir bebeğim olacaktı." Sevinçle dans etmeye başladım. Koltuktaki yastığı bir bebek gibi kucağıma aldım. Ortadaki geniş sehpanın etrafında "Bir bebeğim olacak" sözleri ve tek düze bir ritm eşliğinde dönmeye başladım. Sevinç, kederle çok çabuk yer değiştirmişti. Başım dönmeye başlayınca kendimi koltuğa bıraktım. Neye benzeyecekti? Kız mı erkek mi olacaktı? Ne fark ederdi? Benim bebeğim olacaktı. Hayalimde minik elbiselerini giydirdim. Emzirdim. Biberonla süt içirdim. Sonra? Sonra aklıma akrabalar geldi. Sonuç ne olacaktı? Hiçbir şey umurumda değildi. Bir bebeğim olacaktı. Artık sağlığıma dikkat etmeliydim. Hemen kadın doğumcumdan randevu aldım. Üç yıldır gitmemiştim. Ender çocuk istemeyince ben de ihmal etmiştim.

Doktorum Leyla Hanım'dan her şeyin normal olduğunu öğrenmenin sevinciyle çıktım. Kendime bir ziyafet planlayarak arabamın yanına geldim. Kafamda menüyü yapmıştım. Mezgit tava, salata ve... Ve en sevdiğim dondurmalı irmik helvası... Arabaya irmik helvasının hayaliyle bindim. Daha çalıştıramadan arabanın kapısı açıldı ve biri telaşla yanıma oturdu. Ahmet'ten başkası değildi davetsiz yolcum. Elim ayağım titremeye başlamıştı. Hem korkmuş, hem heyecanlanmıştım. Yüzüne bakamıyordum. Bir eliyle elimi tuttu. Diğeri ile çenemi tutarak yüzümü kendine çevirdi.

-Figen, yapma böyle! Sana bütün gerçeği anlatacağım. Tamam, bir şeyler sakladım. Sana söylemem gerekirdi. O şartlarda bunu yapmam imkânsızdı. Yalnızca şunu bil: Sana olan sevgim gerçek. Gözlerinde sevgiyi görmek kalbimin çarpmasına yetmişti. Sesim çıkmadı. Bir şey diyemedim. Dudaklarının sıcaklığını hissettiğimde gözlerimi kapadım. Kulağıma eğilerek fısıldadı.

-Şimdi gitmem gerek. Tekrar geleceğim.

Kapı kapandı. Gözlerimi açtım. Kaybolmuştu.  

YALAN AŞKWhere stories live. Discover now