İkinci Şans (TAMAMLANDI)

Tatil Düzenlendi.

Bölüm şarkısı: Naughty boy & Beyonce - Runnin

Şarkıyı dinlemeden geçmeyin derim😉

●●●

Telefonu kapattıktan sonra bir süre düşündü Melek. Uzun zamandır kendine vakit ayıramıyordu ve iki günlük tatil gerçekten harika olabilirdi. Salih ile yanlız kalacak olma kısmını düşünmeyi inatla erteliyordu. Ama önünde aşması gereken bir sürü engel vardı. Öğle paydosunda yemeğe gitmeden önce annesini aradı.

"Anne nasılsın?"

"Nasıl olayım kızım? Bu ayaklarımdan hiç birşey yapamıyorum..." Annesi her zamanki gibi şikayet ediyordu. "Akşam üşendim yıkamaya bulaşıkları, topallaya topallaya uğraşıyorum mutfakta."

"Anne makinaya koysaydın ya..."

"Aman ne bileyim işte. Alışamadım ben o makinaya. Dünyanın elektriğini, suyunu harcıyor kızım."

Bulaşık makinası kullanmanın aslında daha ekonomik ve hijyenik olduğunu annesine bir kez daha anlatacak ne zamanı ne de sabrı vardı. Melek, ne zaman bir şey istemek için annesini arasa, anneciği sanki bunu hissedip Melek'in laflarını ağzına tıkıyordu. Ama bu kez pes etmedi Melek.

"Anne senden bir ricada bulunacağım."

"Söyle kızım. Para mı lazım yoksa?" Anesinin en büyük kabuslarından biri kızının ekonomik idaresini yapmayı becerememesiydi.

"Hayır anne, param var." Yalan söyleyecekti. "Hafta sonu seminer var Muğla'da. Müdürüm bizim büroyu temsilen benim katılmamı istedi." Yalan söylemekten nefret ediyordu Melek ama doğruyu söylese annesi milyon tane soru soracak, gitmemesi için uğraşacaktı.

"Aaa... Ne semineriymiş bu? Başkası gidemiyor muymuş?"

"Anne işe yeni girdim daha, olmaz gidemem mi diyeydim?"

"Deme tabi kızım. E ne olacak ya? Çocuklara bakmamı mı istiyorsun?"

"Babaları almazsa çocuklara bakar mısın diyecektim? Zaten Elif okulda olacak, etüdü var. Sen oğlanla ilgilensen yeter."

"Sen ne zaman döneceksin?"

"Pazar gecesi İstanbul'da olurum. Pazartesi işe gitmem gerek çünkü."

"Hafta sonu temizliğe gitmeyecek misin?" Annesinin sesindeki küçümsemeyi görmezden geldi.

"Bu hafta izin alacağım."

"Tamam kızım. Sen bak işine. Çocukları hallederim ben"

"Çok sağol anne." Melek neredeyse sevinçten zıplayacaktı.

Birinci basamağı atlamıştı. İkinci sırada hafta sonu gittiği temizlik işinden izin almak vardı. Zaten gittiği iş üzerinden para aldığı için sorun olmadı, onu da halletti.

Son olarak eski kocasına mesaj attı.

-Hakan merhaba, hafta sonu bir seminere katılmak için Muğla'da olacağım. Çocukları görmek istersen annemde olacaklar.

Birkaç dakika sonra eski kocası cevap yazdı;

-Ok.

'Kelimeleri kullanırken bile cimrilik yapıyor' diye düşündü Melek.

En son kızını aradı, en zoru buydu. Kızı on üç yaşına gelmişti. Melek boşandıktan sonra Salih'le olan ilişkisini anlatmıştı kızına. Ondan bir şeyler saklamak ve yalan söylemek istemiyordu. Kızına; Salih'in iki günlüğüne onu Bodrum'a davet ettiğini, anneannesine bunu söyleyemeyip seminere gittiği yalanını attığını, ama kızı istemezse gitmeyeceğini söyledi. Kızı büyük bir olgunlukla "Gidebilirsin anneciğim," dedi ve ekledi. "Ama yazın bizi de götürür müsün oraya?"