Bölüm 2

3 0 0
                                    


Amy'nin yanından hızla geçen muhafız asansörü harekete geçirdiği düğmenin yanındaki telsizi kulağına dayadı. Sabırsız ve endişeli bir şekilde beklemeye koyuldu. Amy ve Karen'ın anlamlandıramadığı birkaç saniye sonra "Alo! Acil durum kod A77 tekrar ediyorum kod A...!!" bir sallantı oldu. Ardından su da hızlı ve güçlü bir akım başladı. Karen dengesini korumaya çalışırken Amy'den bir yorum bekleyerek konuşmaya çalıştı.

-Bir dönemeç mi?

-Hayır bu...

-Olamaz

Su da yarım daire şeklinde bir boşluk gitgide artıyordu. Ancak biraz dikkatli bakılınca bunun sorumlusu belli oluyordu. Karen istemsiz bir tepki verdi

-Yani A77 nin manası...

-Evet, firari var

***

Biraz önce Tiz Çığlık lakaplı adam dev tastan su içmeyi bıraktığında ziyaretçileri gitmiş ve kapı kapanmıştı. Bunun üzerine kafasını duvara yaslayarak bir süre durdu ama bu sırada hücresinin köşesinde bir çatlaktan içeri su sızmaya başlamıştı. Su köşeden aşağı kayıp hücrenin ortasına doğru yol aldı ve bir yerde durup birikmeye başladı. Biriktikçe yükseliyor ve insan uvuzlarına dönüşüyordu. En sonunda bir insan şeklini aldığında duvara yaslanan adam hiçbir tepki vermeden konuşmaya başladı

-Ziyaretçi saati bitti

-Çok vaktimiz yok o çatlak büyümeye başladı bile

-Senin açtığın çatlak...

-Evet her neyse, hadi kocaoğlan ben senin çıkış biletinim kalkta gidelim.

Duvara yaslanmış duran adam yavaşça ayağa kalktı ve bileklerindeki zinciri gösterdi.

-Bana çıkış biletinden fazlası gerek, bence çatlağı kapa ve git buradan

-Hmm, bu sorunu halledebilirim.

Çatlağın büyümesiyle içeri sızan suyu kullanarak adamın bileğindeki çeliği dondurdu tüm uzuvlarını su formundan çıkarmamış adam. Sonra bir tür dövüş stili şeklinde durarak dondurduğu çeliğe sertçe vurdu.

-Ve işte bu kadar...

Parçalanan buzlar etrafa dağıldı ancak çeliğe bir şey olmamıştı.

-................

-................

Su adamın suratı dümdüz olmuştu. "eeeee, bu ne biçim bir şey lan böyle!!?" Tiz Çığlık lakaplı adamın iç çekişi karşısındakinin aptallığını doğrularcasına sert, yüzündeki gülümseme ise dalga geçer gibiydi.

-Beceriksiz herif...

-Hey...!

-Hadi bir daha dondur

-A eveet, Zayıflatmış olmalıyım değil mi?

-Hayır, ben bu iş nasıl olurmuş onu göstereceğim

-Eeeeeeee!?

Adamın gülüşü hiç değişmemişti ancak gözlerinden ne hissettiği belli oluyordu ve canı fena sıkılmıştı. Sular artık ayak bileklerine kadar gelmişken çatlakta artık bir deliğe dönüşmüş içeri giren suyun debisiyle giderek büyüyordu. Su adam çıkartmaya geldiği suçlunun bileklerindeki çeliği bir kez daha dondu.

-Buradan nasıl çıkacağız?

-Orasını bana bırak

-Gördük az önce sana bırakınca..

Fanfiception-hayatta kalanlar ve yeni dünyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin