#9: Kaza

237K 12.9K 2.6K
                                    


Multi; Ulaş'ın Elleri ❤️❤️

"Uygun şartlar kimya içindir aşk için değil. Gerçek aşk uygun olmayan şartlarda gerçekleşir... -Filiz Puluç"

Okulun bahçesinde durmuş tabelasına bakarken yetimhanede o kadınla konuşmamı hatırladım "Biliyorsun tatlım. Ateş koleji ailene ait. Orada okuyacaksın artık. Fakat soyadını değiştirdiğimiz için kimse bilmeyecek senin varis olduğunu. Biliyorsun bu güvenliğin için"

Bu benim güvenliğim içindi. Biliyordum. Ailemi öldürenler her kimse bana zarar veremesinler diye başvurulmuş bir yöntemdi. Şu yaşıma kadar yaramış ya da ben yetimhanede olduğum için bir şey yapamamışlardı.

Alt dudağımı ısırırken kafamı çevirdiğimde Kutay'ı gördüm. Ulaş'ı azarlıyor gibi bir hali vardı. Ulaş ile gözlerimiz birbirine iliştiğinde gözleri arkama odaklandı bir müddet sonra.

"İyi ki doğdun Deniz" diye neşeyle seslenen Emir ile arkamı döndüğümde bana doğru gelen pasta ve üzerinde ki mumlarla bedenim korkuya kapıldı. Endişeyle omzumun üzerinden arkama baktım. Deniz biraz arkamda şaşkınca Emir'e bakıyordu. Kalp ritmim kulaklarımda yankılanırken nefesimin daraldığını hissettim.

Koluma dokunan kişiyle sıçrayıp kafamı kaldırdım. Emir endişeyle gözlerime baktı "Arya iyi misin?" dedi. Elinde tuttuğu maytap göz bebeklerimden içeriye kıvılcım atıyor gibi hissetmiştim. Korkuylakolumu çektim ve koşmaya başladım.

Ellerim titrerken nereye gittiğimi umursamadan koşmaya başladım. Beynimin bedenime verdiği tek emir 'Kaç ve kurtul' du. 'Taner! Arya'yı kurtar!' kulağımda yankılanan annemin sesi göz yaşlarımın bir bir intihar etmesine sebep oldu. Koşmaya devam ettim.

'İyi ki doğdun Arya! İyi ki varsın anneciğim!' Hıçkırdım "Anne!" Etrafımdakiler bana bakarken durdum bir anda. Kulaklarım uğulduyor ve ateş gibi yanıyordum.

Etrafıma baktım 'Koca göz nereye gitmiş? Saklanmış mı yine?' Kulaklarımı ve gözlerimi kapattım. "Baba sus lütfen!" Dedim çaresizce. "Lütfen" deyip karşıma baktım. Yolun karşındaki vitrinde bir takım elbise vardı.

' "Nasıl olmuş koca göz?" Gülümseyip hayran hayran baktım babama "Çok yakışıklı oldun baba. Bir kez daha aşık oldum sana" gülerek Önümde eğilip yanağımı okşadı. "Peki annen?" Kaşlarımı çattım "Beni sevmiyor musun?" Yanağımı öpüp güldü "Gözlerin kadar çok seviyorum" gözlerim parlayarak ona baktım "Kocaman mı?" Yanağımı sıktı "Kocaman" '

Yola adım attığımda kulağımın pasını silen korna sesiyle kafamı çevirdim. Vücudumun bilmediğim bir yerinde acı hissettim.

Yere düştüğümde gökyüzüyle karşılaştım. Etrafımda bir kargaşa vardı ama duymadım hiçbir şey. "Baba" dedim en son daha sonra uykum geldi...

-Ulaş Tütüncü-

Kutay rutin vicdan mahkemesi kürsüsünden bana seslenirken ben sigaramı içip onu dinliyordum. 8 sene geçmiş lakin Kutay bana aynı konuda nutuk çekmeyi bırakmamıştı. İşin can alıcı kısmı söylediği her bir kelimeyi kendime bizzat söylüyor lakin kabul edemiyordum. Bir insanın kendine bir şeyi kabul ettirmesi süresi epey sancılı geçiyordu.

Kutay bana ağabeyim gibi davranırken "Senden büyüğüm doktor" dedim kaşlarım hafif çatarak. Kafasını salladı "Evet. 16 gün büyüksün yavrum" kafamı salladım gülerek "Yarın" kaşlarını çattı konuyu değiştirdiğimden mütevellit.

Kafamı çevirdiğimde kız çocuğu ile göz göze geldim. Ardında pey da olan kalabalıkla gözlerim arkasına kayarken oda arkasını döndü. Doğum günü pastası abartı mum süslemesiyle ateş topunu anımsatırken gözlerim kız çocuğuna kaydı tekrar.

ATEŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin