Lucky One

❀2❀

Aslında bölümleri iki günde bir atcaktım ama dün bi sürü yorum gelince kendimi bu saate kadar bile zor tuttum (irade: 0)

Bu arada geçen bölüm rüyanızda kaisoo görün filam dedim ama ben gördüm ıyş çıkzeldi

Neyse şimdi kaçıyorummm, yorumlarınızı dört patiyle bekliyorum babayy

-

Üç gün. Kyungsoo, dannası olmadan bu üç gününü odasından nadiren çıkarak geçirmişti. O olmayınca haliyle, çayevlerine veyahut toplantılara gitmiyordu. Yemekleri her zaman olduğu gibi odasına geliyordu çünkü hiçbir zaman Kim ailesiyle yememişti, Kyungsoo için böylesi daha rahattı. Hanımı kadar kızları da Kyungsoo'ya karşı çok iyi olduğundan, önceden şimdiye oranla onları daha çok görse de dört gece önce yaşanandan dolayı -her ne kadar bir ilişkide bulunmasalar da- onlarla aynı yerde bulunmaktan çekiniyordu.

Hava kararmak üzereyken banyodan sonra giyinmek için kıyafet çıkardı, banyoyu hazırlamalarını rica edeli epey olmuştu ve suyun ısındığını düşünerek odasından, ardından da evden çıkmış, evin yanındaki ahşap yapıya ilerlemişti.

(Şunu da şuna benzer -biraz daha geniş- bi şey düşünün)

İçeri girer girmez sudan çıkan buharları izlerken üzerindekileri çıkararak işe başladı. Kirlilerini bir kenara bırakıp -bu parçaların dikişleri sökülüp yıkandıktan sonra tekrar dikilecek kadar kıymetli olduğunu bildiği için- dikkatle temiz bir yere bıraktı ve uzun saçlarını, neredeyse çıkık kalçasını örtecek şekilde salarak suyun ısısını eliyle kontrol edişinin ardından ayak parmak uçlarını sıcacık suyun içine değdirdi ve içine girdikten sonra saydam suyun beyaz tenini okşamasına izin vererek oturdu.

Avuçları arasına aldığı suyu omuzlarına taşıyıp bedenini sıcak suyla rahatlatarak ellerini omuzlarında gezdirirken, suyun içine doğru çekilerek boynuna kadar gelip giden suyu aralık gözleriyle izleyip içinde bulunduğu sıcak suyla gelen huzurun keyfini çıkardı.

Aralık gözlerini kapatıp kafasını geriye yaslarken, onlarca düşünce ile boğuluyordu. Ve üzülerek söylüyordu ki, boğuşma faslını geçeli çok olmuştu. Aklı bir hayli karışıktı ve göz çevresinin üzerine kapanan eli hissedene kadar ne kapının açıldığını ne de içeri birinin girdiğini fark etmiş değildi.