♦ Dreamer (Zayn Malik Fanfic)

ϟ Dreamer ϟ

Merhaba! 

İtalik ile yazılmış olan kısımlar flashback yani geçmişe dönüş kısımlarıdır.  Umarım okurken keyif alırsınız. 

Kitabın tanıtım videosu;

Bölümleri okurken lütfen sırasıyla bu şarkıları dinleyiniz, eğer Türkçe çevirilerine bakarsanız ne kadar anlamlı olduklarını fark edersiniz;

- Jessie J - Flashlight 

- Ciara - Sorry 

- Demi Lovato - It's Not Too Late

- Passenger - Let Her Go

Kalbimin kıyılarına umutsuzluk vuruyor. Nedenini az çok biliyorum ama yine de emin değilim. Az bir zamanımın kaldığını biliyorum, hissedebiliyorum. Gerçekle yüzleşmekten korkuyorum. Ölmekten değil, onu bir daha görememekten, ölümümün ona acı vermesinden korkuyorum.

Ona ulaşamayacağımdan korkuyorum.

Ulaşmak için ne kadar beklemem ne kadar adım atmam lazım? Çünkü eğer sonunda ona ulaşmak varsa sonsuza yürümeye razıyım. Gözlerine bakıp elimi yanağına yerleştirip ona gülümseyebilmek için sonsuz işkencelere razıyım. Ben her şeye onun için razıyım.

İçimde ki ses umut etmemi ve onun için savaşmamı söylüyor. Bunu onun için başarabilir miyim? Ama bunu başaramamaktan korkuyorum.  Umut etmem söyleniyor  ama umut ettiğim halde sonunu biliyorsam? Ona ulaşamayacaksam?  Elimi uzatsam kavrayabilir miyim elini? Mesafelerin gerçek bir anlamı var mı?

Fazla zamanım kalmadı sevgilim, bu dünyada ki bağlarım kopmak üzere, tek istediğim seni son kez görebilmek. Ama aklım hep hatırlatıp duruyor, seni göremeden öleceğimi.

Ama öyle bir an geliyor ki tüm olumsuzlukları karamsarlıkları kovuyorum aklımdan. Sımsıkı bağlanıyorum sana, kapatıyorum gözlerimi ve tutuyorum tekrar ellerini. Sanki gerçekmiş gibi. Gözlerimi açarsam gitmezsin değil mi? Söz ver Zayn. Lütfen bu insanların içinde yabancı biriymişim gibi yalnız bırakma beni. Varlığına ihtiyacım var. Sen yokken yokluğuna sarılmam kadar ihtiyacım var...

***

1 haftadır yatmaktan bunaldığım hastane yatağında yavaşça ve acı içinde doğrularak inledim. 

"Suya ihtiyacım var." diye fısıldadım kendi kendime.

Boş odaya bakındım, su karşımdaki komodinin üzerindeydi, oraya ulaşabilirdim. Acı içinde ayaklarımı zemine basarken etimin lime lime edildiğini hisseder gibiydim. Acıyı yok saymaya çalışarak gözlerimi kırpıştırdım.

Kolumdaki serum iğnesini çıkararak başka bir köşeye fırlattım. O lanet olası şeyin bana hiçbir faydası yoktu, beni lanet olası bir torbadaki serum kurtaramazdı. Durumum o kadar basit bir şeyle hallolmazdı.

Yataktan yavaşça kalkarak küçük bir adım attım, kaslarım isyan edercesine yanmaya başlayınca acı içinde küçük bir çığlık koyverdim. Hemşirelerin odaya doluşmasını istemediğim için dudaklarımı dişleyerek çığlıklarımı bastırdım ve yatağın kenarından destek alarak komodine ilerledim.