KUMA-17

72.3K 2K 87
                                    

Duyduğu şeyle bir süre cevap veremedi Asmin.Suratında oluşan gülümsemeyi gören hasta biri bile sağlığına kavuşabilirdi.Şu an öyle bir şekilde gülüyordu ki.Saf,masum,aşık,sevgi dolu,mutlu,heyecanlı bir şekilde."Cevap vermeyecek misin?"diye sabırsızca söylendi Berzan.Duyduğu sesle kendine gelen Asmin konuşmaya devam etti."Ha şey.Ben.Neyse sen işlerine dön.Görüşürüz,"deyip telefonu kapattı.

Karısının durumuna gülümseyip işine devam etti Berzan.Asmin ise aşağı inmiş kayınvalidesi ve görümcesiyle oturmuştu.Araları çok iyiydi.Bozulmaması için de Rabbi'ne sürekli dua ediyordu.Bu evde birilerinden sevgi görmeye ihtiyacı vardı.Gözlerinin dalmasıyla düşündü genç kadın.Ne çok isterdi bu konağa Berzan'ın sevdiği kadın olarak girmeyi.Hem sevdiği kadın hem de ilk kadın olarak girmeyi.Her şeyden çok isterdi.İçini çekip kahvesinden bir yudum aldı.

"Yenge seni çok yoruyor mu Boran?"dedi gülerek.Asmin de güldü.Görümcesi şimdiden hem erkek olduğu kanısına varmış hem de kendi istediği adı yeğenine koymuştu.Halise Hanım kızına kötü kötü baktı."Kız daha hiçbir şey belli değil.Nereden çıkardın?"Dilşan ise hiç istifini bozmadan omuz silkmişti."Ben öyle hissediyorum yade.(anne)Olamaz mı?"deyip yeniden Asmin'e döndü.Bir cevap ister gibi baktığında gülümseyip "Çok yormuyor bu aralar halası,"dedi Asmin.Bir yandan karnını okşamaya da başlamıştı.

Aniden gelen acıkma hissiyle yerinden kalktı."Halise Hanım senin bu torunun beni seksen kilo yapmadan doğmayacak galiba,"deyip gülerek salondan çıktı.Anne-kız da onun bu haline gülmüştü.Bu kadın kendisi ve karnında ki melekle beraber eve huzur getirmişti.Bunu göremeyen tek kişi ise Berzan'dı.

Mutfağa girdiğinde yeni pişmiş olan tandır ekmeklerinin kokusu burnuna buram buram gelmişti.Gözlerini kapatıp bu muhteşem kokuyu içine çekti."Ayşe abla bana oradan bir tane verebilir misin?"dedi gülümseyip.Ayşe Hanım yıllardır bu konakta çalışıyordu.Halise Hanım'ın Berzan'a doğum yaptığı günü hatırlıyordu hala.

Dudağını dişlemiş,ekmeklere aç bakışlar atan kıza baktı.Öyle güzeldi ki.Yüzü,kalbi..

"Tabii kızım,"deyip bir ekmeği aldı.Tepsiye koyup uzattığında Asmin hemen alıp dişlemişti.Gözlerini kapatıp yavaş yavaş çiğnediğinde bu muhteşem tada gülümsedi.Sanırım deliriyordu.Yemeklere karşı büyük bir aşk besliyordu artık.

Tepsiye yavaşça yere koyup buz dolabından en sevdiği peyniri çıkardı.İşte şimdi tadından yenmezdi bu ikili.Ama Asmin tabii ki yiyecekti.Aynı yavaşlıkla yere çöküp ayaklarını uzattı.Öyle iştahlı yiyordu ki mutfaktaki herkes işini bırakmış bu komik anı izliyorlardı.Yemeğe dalan Asmin ise onları görmüyordu bile.

Son lokmasını da ağzına atıp suyunu içtiğinde kendisini izleyen üç çift gözü hissetmişti.Kafasını kaldırdığında üçü de gülüyordu."Ne oldu?"dedi ağzındaki lokmayı zorla yutarak."Yok bir şey,"deyip yeniden işlerine dönmüştü onlar da.Ne olduğuna anlam veremeyen Asmin oraları toplayıp mutfaktan çıktı.

Sanki üzerine bir yük binmişti.Ağırlaştığını hissediyordu ve bu belinde keskin bir ağrıya neden oluyordu.Salona girip oturduğunda biraz da olsa rahatlamıştı ama hala ağrıyordu.Rahatsızca kıpırdanıp duruyordu."Yade belim çok ağrıyor.Müsaadenle odaya çıkabilir miyim?"dedi acıyla yüzünü buruşturup.Halise Hanım telaşlanmıştı.Gelini riskli bir hamilelik geçiriyordu ve her şeye dikkat etmeleri gerekiyordu."Tabii kızım.Çoksa ağrın hastaneye gidelim,"dedi.Asmin ise yavaşça kalkıp gerek olmadığını söyleyerek odasına çıkmıştı.

Yatağına girdiğinde gülümsedi.Bu sıcaklığı ve rahatlığı çok seviyordu.Elinde olsa yataktan hiç çıkmazdı.Uykuyu ve yatağını en az Berzan'ı sevdiği kadar seviyordu.Gözlerini kapattığında çoktan uyku onu ele geçirmişti.

KUMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin