❤ÜVEY ABİM❤

TARİFSİZ 🌠

Medyada kızların okulda giydikleri var

~~~~~~~~~~~~~
Sonbahar diye yaş olup ıslatıyor yalnızlık, sonra da yalandan ne varsa aşk diye sunuyor.. bu şehre.

"Otur yerine hırçınella! Ben bakarım kapıya."

Arkamı döndüğümde merdivenin korkuluklarına tutunarak aşağıya indiğini gördüm. Üzerinde bir şey yoktu. Altında ise gri bir eşofman altı vardı.
Etkilenme rüya. Etkilenmek yok. İki kas'a tav olamazsın.
Yutkundum. Yanıma doğru yaklaştı. Kapı ise hala çalıyordu.
"Beni gözlerinle yemeye daha sonra devam edersin. Şimdi önümden çekil de kapıya bakayım. Ne dersin ?" Pis pis sırıtıyordu.

"Ne yemesi ya ? Geç işte kocaman yol." Diyerek kenara doğru çekildim. O kadar utanç içindeydim ki bir an yerin dibine giresim gelmişti.

Atakan kapıyı açtığında duyduğum ses bir kız ve bir erkeğin "sürpriz!" Diye bağırması oldu. Bu saatte neyin sürpriziydi bu böyle ?
Kafamı eğip kapıda kim var diye bakmaya çalıştım. Derya ve Emir gelmişti. Arkalarında ise burcu vardı.

"Başlayacağım sürprizinize şimdi. Çekilin be önümden! Ay Rüya! Nerdesin sen?"
Bende Atakan'ın yanına doğru ilerledim ve Burcuya el salladım. O ise koşarak boynuma atladı.
"Nasıl oldun ? Deniz mesaj attı. Seni yalnız bırakmışlar. Hayır yani sen daha yeni çıktın hastaneden. Bu ne sorumsuzluk böyle canım? Esin ablamı hiç anlamış değilim zaten. Tatile gitmekte neyin nesiyse simdi. Neyse Allah'tan ben varım da hemen geldim. Bu gece seninle kalacağım."

Burcu bazen o kadar çok konuşuyordu ki (şuan da olduğu gibi) onun yerine ben yoruluyordum. Ben iki kelimeyi bir araya getiremezken kız saniyede 10 cümle kullanıyordu.

"Hoşgeldin burcu." Demekle yetindim.

Kısa bir süre sonra hepimiz salondaki koltuklara yerleştik. Kimseden çıt çıkmıyordu. Sıkıntıdan patlayacağımı düşündüğüm anda Emir ortaya " Yeterin ama ya. Kalkın bari d c oynayalım." Fikrini attı. Ben pek istemesem de çoğunluk kabul edince kendimi mutfakta şişe ararken buldum. Sonunda boş bir içki şişesi bulunca içeriye gidip kendi minderime oturdum.

"Evet şimdi şişeyi ilk ben çeviriyorum. Kapak kısmı soru arka kısmı ise cevap. Oyun boyunca dürüst olursanız sevinirim." Diyerek şişeyi çevirdi Derya.
Şişe ben ve Derya arasında durunca bana hangi kısım geldi diye baktım. Soruyu o soracak, cevabı da ben verecektim.
"Ever rüyacığım. D mi C mi ?"
İlk defa bir yabancıyla bu oyunu oynuyordum ve karar veremiyordum. Kısa bir süre sonra "cesaret diyorum."dedim.

"Vaay cesur kız." dedi ve gülmeye başladı. Ardından da ne yapacağına karar verdi ve "Hadi bakalım Rüya. Madem o kadar cesaretlisin, kalk ve abimi yanağından öp."dedi.
Ne yapmaya çalışıyordu bu kız böyle ? Atakan'ı öpmek ne alakaydı ki şimdi ? Şuan atakan'ı öpmek demek, kıpkırmızı olmak demekti. Ve ben utançtan kızarmak istemiyordum.

"Öpmek mi ? Olmaz. Başka bir şey iste."
Derya bir kahkaha fırlattı.
" Hadi ama oyunbozanlık yapma. Alt tarafı ufacık bir öpücük. Ne var ki bunda. Sanki sana platonik olduğun çocuğu öp diyorum."
Bu kız benim içimi falan mı okuyordu böyle? Evet deryacığım. Platonik aşık olduğum çocuğu öpmemi istiyorsun. Lanet olsun sana."
"Aman be kızım amma da korktun. Sanki bir şey ifade edecek. Git öpte oyuna devam edelim." Dedi emir önündeki içkiden bir yudum almadan önce.
Gözlerim Atakanla buluştu. Deryaya öldürecek gibi baktığına şahit oldum. Onu öpmem onu da son derece rahatsız edecekti demek ki. Ama hiç bir şey olmayacaktı. Sadece oyun oynuyorduk ve bu oyun bitecekti.

Ayağa kalktım ve atakanın yanına doğru geçtim. Heyecandan dizlerim titremeye başlamıştı. Deniz abimden başka bir erkeği öpmemiştim. Bu yüzden kendimi şuan çok tuhaf hissediyordum.
Eğildim. Atakan yüzüme bakmıyordu. Doğrudan karşıya odaklanmıştı. Yaklaştım ve bebeksi tenine ufacık bir öpücük bıraktım. Eğer elimde fırsatım olsaydı bu anı durdururdum. Çünkü o kadar güzeldi ki. İçimde bir şeylerin uyanmasını sağlamıştı bu öpücük. Yavaşça geri çekildim. Oyuna devam etmek istemiyordum çünkü onu öpünce mayışmıştım.
Kendi yerime geçtim ve içimden kızarmamış olmak için dua etmeye başladım.