MÇ - 3

4.2K 390 85
                                    

-Esin-

Sabah 7.30 da kalktım. Sonra saçmaladığımı anlayıp geri yatmaya kalkıştım. Davam saat 10' daydı. Ben niye bu saatte kalktım ki?Geri yatamaycağımı anlayıp , yavaşça kalktım. Elimi yüzümü yıkayıp , dolabın önüne geçtim. Üstümü giyinip, bir şeyler atıştırdım ve dişlerimi fırçalayıp evden çıktım. Her zamanki gibi çok güzelim be! Arabama atlayıp , yola çıktım. 15 dakika erken gelmiştim. 15 dakika geçtikten sonra duruşma başladı. Bir boşanma davasıydı. Ve evet , yine kadına şiddet!

" Sayın Aynur Keklik, Murat Keklik'ten şiddet gördüğünü iddia ediyor. Bu konu hakkında bir savunma yapacak mısınız ? " dedi hakim, Murat denen hayvana.

(Arkadaşlar davada böyle konuşulur diye düşündük ama bizde her zaman adliyede değiliz. Hatalarımızı maruz görün lütfen.)

" Ben eşime şiddet uygulamadım. Bunu kesinlikle reddiyorum. " dedi adam ve oturdu. Şeref yoksununa bak sen! Ben izin alıp ayağa kalktım.

" Benim müvekkilim 3 yıl boyunca şiddet görmüş ve sırf tehditlere maruz kaldığı için dava açamamıştır. " dedim sinirle. Diğer avukat söz alıp konuştu.

" Bu tamamen iftiradır. Ayrıca madem ki Murat Bey'in tehdit ettiğini söylüyor. O zaman şimdi nasıl , dava açtı ? " diye sordu. İzin alıp kalktım.

" Müvekkilim evden kaçıp , ilk gördüğü telefon kulübesinde polisi arayıp yardım istedi. Sayın Hakim masanızda gerekli belgeler bulunuyor. Ayrıca darp raporu da orada. Ve o sırada sızmış olan , müvekkilinizin içki içtiği de kanıtlanmış bir şey. " dedim ve gülerek oturdum. Aynur Hanım kulağıma doğru eğilip konuştu.

" Çok teşekkür ederim. Beni benden iyi savundun. " dedi.

" İşim bu .Unutma sen haklı olansın. " dedim gülerek. Bana gülümsedi. O sırada komşular tanık olarak gösterildi. Onlar da bizi onaylarken , karar anı geldi.

" Yaz kızım! Elimizde olan deliller ve tanıklar ile onaylanmış olup... " diye başladığında anlamıştım , kararın bizden yana olacağını. Yine bir kadın kurtarıldı. Geçte olsa...

***

" Tekrar çok teşekkürler , Esin Hanım. " dedi Aynur Hanım bilmem kaçıncı kez. Duruşma salonundan çıkıp konuştum.

" Ben egoist bir insanım , biraz daha zorlarsan egodan nefes alamayacağım. Umarım ki artık mutlu olursun. Numaram var sende , bu şeref yoksunu seni rahatsız ederse ilk iş beni ara. " dedim gülerek.

" Yine ve yine teşekkürler. " deyip ailesinin yanına gitti. Yani tamam harikayım ama bu kadar da abartılmaz, sonuçta ben bunun için eğitim aldım. Çantamı almak için giderken, çarptığım kişiyle sendeledim. Sinirle derin bir nefes aldım.

" Sen ne yaptığını sanıyorsun ? Önüne bakar insan ,gelmiş bir de... " derken bana çarpanı görünce sustum.

" Lan manyak , senin burada ne işin var ? " dedi geçen gün gelen çetenin , manyağı ; Doruk.

" Farkında mısın bilmiyorum ama ben avukatım. Ve adliyede olmam kadar normal bir şey yok. Asıl senin burada ne işin var ? " diye sordum.

" Farkında mısın bilmiyorum ama bizde mahkum sayılırız. Ve avukata ihtiyacımız var , birileri bizi reddetti de. " dedi diss atarak.

" Bana bak , oluşumunu tamamlamamış şey. Ben sizin o öküz arkadaşınızı ve onun laf sokma çabalarını çekemem! Ayrıca siz kaybettiniz , benden daha iyisi şamda kayısı. " dedim ego ile. Tamam egoist biriyim ama sırf mütevazi gözükmek için iyi bir avukat olduğumu hiçe sayamam.

Mahkumlar Çetesi Where stories live. Discover now