Öyle Uzaktan Seviyorum Seni

Bölüm 1

Mine her zamanki yeri olan cam kenarına oturmuş derin düşüncelere dalmıştı. Hava aynı Mine'nin içi gibi karamsar bir ruh halindeydi. Ne kadar düşünürse düşün hiçbir çıkış yolu yoktu Mine için.

Birazdan kocası gelecek hakaretleriyle dayağıyla Mine'yi yine zorlayacaktı. Artık hiç umudu kalmamıştı ya canına kıyacaktı ki Allah'ın verdiği cana kıyamazdı ya da kocasının onu dayaktan öldürmesini bekleyecekti.

 Her türlü çıkış yolu ölümdü sanki Mine için.

Hâlbuki daha 25 yaşındaydı. Babasının zoruyla evlendirilmişti Mahmut'la. Babasının ayyaş arkadaşlarından biriydi. Ne kadar klasik bir hikâyesi vardı kimine göre. Evlenmesinin üzerinden 1 hafta geçmişti ama yıllar geçmiş gibiydi. Çökmüştü Mine, hiçbir zaman öyle zayıf kızlardan olmamıştı anında kilo alırdı ama bu bir hafta içinde kilo vermişti. 

Her gün kocası Mine'yi zorluyordu koynuna girmesi için. Mine her defasında bir bahane bulup engelliyordu ama yemediği dayak işitmediği küfür kalmamıştı. Biliyordu bir gün kocasının sabrı taşacak ve zorla sahip olacaktı. O zaman ne yapar bilemiyordu ama yaşayamazdı işte bunu çok iyi biliyordu.

Hiçbir şekilde kocasını kabullenemiyordu bir kere ayık olduğu yoktu kocasının aynı babası gibi. Pis adamın tekiydi. 

Ne olduğu bilinmeyen insanlarla takılır tahminen hiç iyi olmayan yerlerden para gelirdi kocasına.

Babası artık bir boğaz eksilsin hazır isteyen de var diye vermişti hemen. Zaten adamın canına minnetti bir güzel kızı karşılığında para da almıştı.

Mine her gün yaşadıklarını düşünürdü cam kenarında. En çokta arkasında bıraktığı kişi için üzülürdü Babası kim bilir ne yapardı kardeşine. Kardeşi için ana olmuştu o. Bırakıp gitmek, görememek çok üzüyordu Mine'yi ama elden bir şey gelmiyordu.

Kapının çarpılmasıyla yerinden sıçradı Mine kocası gelmişti her zamanki sarhoş haliyle.

-Neredesin Minee bak çok sevdiğin kocan geldi.

Kocası her zamanki yayık konuşmasıyla bağırıyordu Mine'ye.

-Hoş geldin.

-Hoş mu geldim kötü mü anlarız yakında. Git bana yemek hazırla açım ben.

Mine hemen koşarak mutfağa girdi. Eli ayağı titriyordu Mine'nin kocasının yüzünden hiç iyi şeyler olmayacağını anlamıştı. Çok pis bakıyordu. Allah'ım sana bana yardım et diye duaya başlarken bir yanda yemeği hazırlıyordu.

Yemek yemeye başlamıştı kocası bir yandan da Mine'yi süzmeye devam ediyordu. Artık bugün istediğini alacaktı. 1 hafta olmuştu. Kerhaneye para vermeyeyim diye karı almıştı kendine ama o da boş çıkmıştı. Artık canına tak etmişti. Ya olacaktı ya olacaktı başka yolu yoktu!

Kocasının bakışlarına dayanamayıp odasına gitmek için kalktı.

-Ne o nereye kaçıyorsun. Bugün sana kaçış yok gir odaya beni bekle.

Mine kocasının sözüyle dondu kaldı. Biliyordu yine aynı şeye yeltenecekti. Ama bu sefer kaçamayacağını biliyordu. Yine de bir çıkış yolu bulmaya çalıştı.

-Ben müsait değil.

-Lan karı neye müsait değilsin ha neye yetti artık nazını çektiğim ister müsait ol ister olma bu iş olacak!

Kocasının ağzından tükürükler saçarak söylediklerini duymasıyla bayılacak duruma geldi. Ne yapacaktı nasıl engel olacaktı bilimiyordu. Zorla sahip olmasına izin veremezdi.