-Andrew bana mı?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

-Andrew bana mı?

- evet o valizdeki bütün çikolataları yediğini biliyorum. Al bakalım.

Uzatınca aldım. Birkaç kaşık yedim. Andrewe döndüğümde bana bakıyordu. Ona da bir kaşık dolusu dondurma vereceğim zaman geri çekilecek oldu. Tekrar uzattığımda geri çekildi. Kaşığı dondurma kutusuna bıraktım. Ayyy içim acıdı yaaaa. Ama hayır oda yiyecek.

- Alex. Ye şunu.

- hayır sen yemezsen yemiyeceğim.

Başını salladı. Böylece yiyeceğini kabul etti. Canım dondurma. Hemen elime aldım ve bir kaşığı doldurup Andrewin ağzına tıktım. Sonra kendime tıktım. Hem kendim yiyordum hem de ona veriyordum. Ikimizinde ağzı çok doluydu ve gülüyorduk. Kapı çaldı ve içeri annelerimiz girdi. Ikimizde kapıya şok olmuş şekilde bakıyorduk. Çünkü annemler bizi böyle görünce dirsekleriyle birbirlerini dürtmeye başladılar.

- oldu oldu.

Dedi Andrewin annesi.

- bu iş oldu.

Dedi annem. Bu sözlere Andrew gülerken ben gözlerimi iyice açmıştım. Andrewe tekrar baktım ve kolunu dürtükledim. Hemen gıcık varmış gibi sesler çıkararak sustu. Annemgilde bu arada dışarı çıkmıştı.

- sen neden gülüyorsun?

- bak annelerimizde dedi oldu diye. Bence biz hemen evlenelim. Gelecekteki de şimdiki de ben olayım.

- bak zaten sende diyorsun gelecekteki diye....

- tamam Alex ben anladım seni. Ben odama gidiyorum. Sonra görüşürüz.

Dedi ve kapıya doğru hızlıca ilerlemeye başladı.

- Andrew yanlış anladın.

- An (kısaltma)

-Annn.

Arkasına bile bakmadan gitti. Kendimi kötü hissetmeye başladım aniden. Şuan Andrewin duygularını hissediyordum. Onu sinirlendirdim. Üzdüm. Been nasıl biriyim böyle. Gök gürlemeye rüzgar esmeye başladı. Şimşekler çakıyordu. Balkonumdan aşağıya baktığımda evlerine kaçanları gördüm. Kimileri havanın neden bu kadar ani değiştiğini düşünüyordu. Sonra biri beni gördü. Bense tekrar içeri girdim ve yataktaki dondurmayı bir köşeye fırlattım. Ardından kapıyı çarparak dışarıya çıktım. Hızımı kullanarak koridoru geçtim. Alt kata indiğimde Andrewin kendi kendine konuştuğunu duydum.

- ah acele etmemeliydim. Zaten gelecekte birlikte olacaz. Offf kimi kandırıyorum. Beni sevmiyor bile. En iyisi beni seveni bulmak...

Beni seveni bulmak mı? Neyden bahsediyor bu? Kendime hakim olamadım ve olan oldu.

======= Andrewden ========
Odamda kendi kendime konuşurken birden fırtına koptu.

======= Andrewden ======== Odamda kendi kendime konuşurken birden fırtına koptu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Yıldırımlar şimşekler çakmaya yağmur bardak

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Yıldırımlar şimşekler çakmaya yağmur bardak... ne kelime kovadan dökülürcesine yağıyordu. Odamdaki eşyalar sağa sola fırlıyordu. Yer sallanmaya başladı ve kendimi birden karşı duvarda buldum. Galiba kolum kırıldı. Sonra hava bu kötü halini yavaşça kaybetmeye başladı. Yukarıdan paldır küldür ayak sesleri geliyordu. Birisine sesleniyorlardı. Hiiiih. Alex? O nerde? Hemen onu bulmalıyım. Umarım bişe olmamıştır umarım.

MELEZ ( ARA VERİLDİ )Where stories live. Discover now