{1}Küçük kaza

16.6K 392 51
                                    

(Gerçek Hayat Hikayesi)

Hepimizin hayali beyaz atlı prens değil mi? Her zaman bizi kötülerin elinden kurtaran güçlü ve cesur prens. Biliriz bir yerlerde bizi bekleyen bir prens vardır. Bir gün gelip bulur bizi ve mutlu son...Peki hiç düşündünüz mü prensimiz imzayı atınca kurbağaya dönüşürse?

☆ ☆ ☆

Herkese merhabalar. Ben Melek.

Bu hikâyeyi okumaya başlamadan önce bilmenizi istediğim birşey var. Evet bu hikaye, olaylar, zaman, mekan ve karakterler tamamen kurgu, diyebilmeyi çok isterdim ama ne yazık ki tamamı kurgu değil. Satır aralarında çok fazla gerçeklik var. Arkadaşım Aslı'nın korkuları, çaresizliği, cesareti ve hatta cümleleri gizli.

Bu hikâyeyi yazmaya başlamadan önce bir kadınla tanıştım ve onun yaşadıklarından öylesine etkilendim ki böyle bir kurgu çıktı ortaya. Umarım bu son olur.

Gerçekleşen Rüyalara...

● ● ●

Keyifli okumalar ♡

İçinden deniz geçen hırçın olduğu kadar masum olan masalsı şehir İstanbul'un sokaklarında akşam kalabalığı hakimdi. Haziran akşamı gün batmak üzereyken ben küçük mağazadan ayrıldım.

Gece yapılacak olan mezuniyet partisi için elbisemin tadilatının bitmesini beklemiştim günlerdir. Ve sonunda tadilatı biten elbisemi bugün aldım mağazadan. Herşey eksiksiz gibi görünüyordu geriye sadece saç ve makyajım kalmıştı.

Eve gitmek için ara sokağa girdiğimde 'aman allahım' diye mırıldandım. Daha önce bu sokaktan geçmiş olmama rağmen nasıl olmuştu da şekerci dükkânını hiç görmemiştim. Rengarenk şekerler çikolatalarla dolu bir cennet gibiydi burası. En sevdiklerim badem şekerleri. Küçük kese kağıdına doldurulan şekerleri elime alıp dükkandan dışarı çıktım.

Geceye hazırlanmam için birkaç saatim kalmıştı acele etmeliydim. Adımlarımı biraz daha hızlandırdım caddenin ortasına geldiğim anda kulaklarımı tırmalayan firen sesiyle donup kaldığım an elimdeki kese kağıdı yere düştü. Korkudan ayakların kıpırdamıyor üstelik istemsizce titriyordu .Neler olduğunu anlamak için başımı kaldırıp etrafa bakındım. Sokaktaki kalabalık meraklı gözlerle bana bakıyordu

Ben ise yolun ortasındaydım ama yalnız değildim. Sol tarafıma bakınca son model siyah aracın bana çarpmadan saniyeler önce durduğunu gördüm.

Araçtan geniş omuzlarını saran koyu renk takım elbisesi, istikrarlı bakışları ve uzun boyuyla tüm dikkatleri bir anda üzerinde toplayan bir adam indi. Alnına dökülen koyu renk saçlarını kara gözlerinin üzerinden çekip bana baktı. Saniyeler önce yaşadığım küçük kaza nedeniyle çarpan kalbim şimdi nederedeyse tamamen durmuştu. Araçtan inen yabancı birkaç adımda bana doğru yaklaştı.

"İyi misin?"

Sesindeki endişe benden olumlu bir yanıt bekleyen gözlerine yansımıştı.

Korkmuştum kalbimin sesi korkudan mı yoksa karşımdaki kararlı bakışlarıyla beni gözlerine kilitleyen adam yüzünden mi bu kadar yüksekti bilemiyordum. Boğazımdaki bilinmezi yutkunup.

Başımı iyiyim anlamında aşağı doğru hafifçe salladım. Gözlerindeki endişe yerini koruyordu.

"İstersen bir hastaneye gidelim?"

"Gerek yok." derin bir nefes aldım

"Ben iyiyim." diyebildim cılız ses tonuyla.

Kısa süreli sessizlik oldu bu sırada. Aslında tam olarak ne yapmam gerektiğini bilemiyordum. Bakışlarımı onun gözlerinden ayırıp kendimi toparladım.

İçinde elbisemin olduğu poşetimi düştüğü yerden aldım. Eve gitmem gerekiyordu. Daha fazla oyalanıp zaman kaybetmek gibi bi lüksüm yoktu. Herşeyden önemlisi annem merak edebilirdi.

Başımı eğip yere baktığımda elimde tuttuğum badem şekerlerinin dört bir tarafa dağıldığını gördüm. Ne kadar da mutlu olmuştum onlara kavuştuğum için. Maalesef bu mutluluk kısa sürdü.

Karşımda neler olduğunu anlamaya çalışarak bana bakan adama hiçbir şey söylemeden koşar adım uzaklaşmaya başladığım sırada o gür ve kararlı ses duyuldu.

"Gideceğin yere götürebilirim."

Böyle bir teklifi kabul etmek aptallık olurdu ama şu an içinde bulunduğum duruma bakınca kabul etmemek daha büyük aptallıktı.

Arkamı dönüp ona doğru baktım. Ne kaybederim ki yeterince oyalanmıştım.

"Tamam." dedim endişeli bir tebessümle.

☆ ☆ ☆

İLK HİKÂYEM BİR KUSURUM OLDUYSA AFFOLA

Olumlu ve olumsuz yorumlarınızı bekliyorum. Eğer isterseniz bana mesajla da ulaşabilirsiniz.

Sizlerden ricam eleştiri ve hakareti birbirine karıştırmayın. Şunu unutmayın ki yapmış olduğunuz küçük bir yorum bile beni dolayısıyla hikayeyi etkiliyor. Günlerce üzerinde düşünmeme neden oluyor.

Lütfen yazara hakaret içeren yorumlar yapmayın!

Sonsuza Kadar Benimsin (Kitap Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin