Özel Bölüm

34.2K 1.2K 58
                                    

Herkese hayırlara, güzelliklere vesile olacak bir yıl dilerim arkadaşlar.

Yeni yılınız kutlu olsun.

Kocaman sarılıyorum...


-----------------------------------

Gül Nihal uyandığında gerindi, çocukların bu defa hiç uyanıp uykusunu bölmediğini düşündü. Sabaha kadar bebekleri gibi mışıl mışıl uyumuştu. Demek güzelleri uyku düzeni tutturuyordu. Büyüyorlardı.

Yanına dönünce Aslan'ı göremedi. Yattığı yer boştu, saatte henüz sabahın yedisini gösteriyordu. Ne zaman kalkmıştı acaba? Hiç duymamıştı yanından kalkışını, giyinip hazırlandığını, bir kere bile olsun rahatsızlık duymamıştı.

Yataktan kalktığı gibi kıskaçlı bir toka ile saçını tutturdu, üzerine sabahlığını geçirdi ve bebek odasına yöneldi. Kocasını bebekleri ile birlikte uyur buldu.

Aslan göğsüne yüzükoyun yatmış ikizleri ile uyuyordu. Yakışıklı kocasının saçı başı dağınık, başı bir yana düşmüş sallanan sandalyede oturur uyuyordu. Gerçi artık oturmak demek yanlış olurdu daha çok öne doğru kaymış, yarı uzanır pozisyondu. Ve iki eli de bebekleri sıksıca tutmuş, değil kaymalarına hareket etmelerine bile izin vermeyen cinstendi.

Gül Nihal parmaklarının ucunda odaya girdi, çok yaklaşmadan hayatının anlamlarını izledi. Üçünü de çok seviyordu. Hepsi için canını feda ederdi. Her biri yaşamına renk katan, hayatına anlam katandı. Bir yandan gönül sızısı iken diğer yandan gönül sesi, neşesi idiler.

Aşık olduğu içine dönük, sert adam ve sevdiğin kendisine hediyesi olan iki küçük evlat. Hangi kelime yeterli olurdu ki onlara olan sevgisini anlatmaya? Ya da hangi kelimelerin dizilişi yeterli olurdu? Kendine göre tek bir anlatımı olabilirdi. O da bakışları. Aşkla bakan, sevgiyle bakan gözlerinin ışıltısı yeterdi.

Yaklaştı, çok küçük dokunuşlar ile bebeklerini tutarken kocasına uyanması için fısıldadı. Tek fısıldayış yetmişti Aslan için. Bir süredir alışmıştı en küçük ses ile uyanmaya. Şimdi de gözlerini açmış bakıyordu.

Eşini görünce "Biraz önce uyudular." Dedi. "Karınları tok, altları temiz."

"Bu sefer düzgün bağlayabildin mi?"

"Senin gibi mükemmel yapamasam da şikayetlerini kestim en azından."

Gül Nihal uzandı. Kızını alıp beşiğine yatırdı. Sonra da oğlunu yatırdı. Aslan hala oturuyordu. Kolları hep aynı pozisyonda kalmaktan ve çocuklarını düşürmeme telaşı ile kasılmıştı. Neyse ki ikizler yine uyanmadılar. İki saate yakın uğraşmıştı o çocuklarla. Azmetmiş, inat etmiş uykuya ihtiyacı olan karısını kaldırmadan elinden gelini yapmış, eşine bir gün için geç kalkma iznini verebilmişti.

Gül Nihal doğduklarından beri mızmız olan ikizler için çok fazla uykusuz geceler yaşamıştı. Bebeklerine alışmak, bebeklerin küçük sorunları, rahatsızlıkları derken öyle günler olmuştu ki ikizlerine bakmış sonra sadece yatağına girip uyumuştu. Ne yemek ne başka bir şeye vakti olmamıştı.

Kocasına doğru elini uzatıp onu sandalyeden kaldırdı. Pek ses çıkarmadan odadan çıktılar. Yatak odasına döndüler.

"İstersen biraz daha uyu sen, uykunu alamamışsındır."

"İyiyim." Diyen Aslan karısının beline doladı kollarını, sırtını kendi göğsüne yasladı. Boynuna gömdü yüzünü. "Sen uykunu alabildin mi? Dün hiç uyumamıştın."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 31, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GÜL'ÜN  SÜRPRİZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin