ZORAKİ EVLİLİK(Askıda)

4.bölüm

-1 ay sonra-
Bu gece kınam vardı.Evlenmek istemiyordum.Ama benim istediklerimin bir önemi yoktu ki.Ne zaman olmuştu zaten? Kapı tıklanarak içeriye arkadaşlarım girdi.Tabikide tıklanmadı direk daldılar.Ahıra bile böyle girilmez be! İki dakka duygusala bağlayamadım.

-İrem sen şunlarının arasından en aklı başında olanısın kızım.Sen de mi? Dedim.

İrem bana sus be gerizekalı bakışı attı.
-Azra çok güzel olmuşsun.
-Teşekkür ederim Burcum.
Bir dakika ya İrem Betül ve Burcunun arkasındaki kimdi? Allahım bu kadın kim?
Azra: Siz kimsiniz?
-Ay şekerimğ ben senin amca oğlunum ay amca kızın
-Oha bu ses yuh!
-Doğu!!!!! Bu kılıkta ne yapıyorsun sen?!

-En yakın arkadaşımın kımasına da giderim düğününe de bende kız kılığına girdim.Senin için İrem ve Burcu bana zorla ağda yaptılar.Derimi yüzdüler.Bana yemek borçlusun.

-Ya allahım ultra manyak arkadaşım benim  ne kadar da zekisin sen öyle?

-biliyorum hatırlatmana gerek yoktu.

Egoist kankam saçmalamaya başladığında onu dışarı attık.Bir kaç fotoğraf çekildik.Ve İrem ile Burcu beni hazırlamaya başladı.Elbisemi giyip,saçımı ve makyajımı yapmaya başladılar. kırmızı tonunda straplez ve sade bir abiyeydi giydiğim.İrem saçlarımı dalgalandırdı.Çiçekli bir taç taktı.Burcu ise sade bir makyaj yaptı.Sadece takma kirpik kullanarak siyah ağırlıklı göz makyajı yaptı.Dudaklarıma da yine kırmızı tonlarında bir ruj sürerek elmacık kemiklerimi belirgenleştirdi.

Hazırlanınca son iş takı takmak oldu.Boynumda İrem'in 3.sınıfta hediye ettiği yarım kalp şeklinde bir kolye vardı.Uyup uymaması umrumda değildi.

-İrem burcu iyiki varsınız.
-Sende Azra,sende iyi ki varsın.

Biz bir şey unutmuştuk.Doğu!!!

-Doğu nerede?
-Ah nerede vah nerede nerde unuttum kalbimi acaba ah nerede vah nerede?

Koltuğun arkasından ses gelince sinirlerimizin üzerinde fiiller tepmeye başladı.Doğunun kulaklarından tutup çkarttım.

-Ulan sapık mısın? Biz seni çıkartmamışmıydık? Doğru söyle ben giyinirken baktın mı?
-Azra valla bakmadım dünya ahiret bacımsın.Gözlerimi kapattım.Bak yalan söylüyorsam bir daha pizza ve hamburger yemek nasip olmasın.
-Peki.İçeri nasıl girdin geri?
-Muhteşem güçlerimin sayesinde.
-Doğu o takma saçlarını alır götüne sokarım! Benim ağzımı bozdurma.
-Azra,Azra,azra benim adım Melek Doğu değil.Biraz role bürünmem gerek.
-Hay sıçcam rölüne!
Bügün biraz fazla küfür etmiştim sinirden.Normalde böyle değilim.İnsan zorla evlendirilmeye kalkınca böyle oluyor.
Bir süre sınra kınanın yapılcağı salona indik ve o meşhur türkü Çalarken bana kına  yaktılar tabiki ağladım.Çünkü annemi özlemiştim.Abimi özlemiştim.Ona da ulaşamamak beni çok üzüyordu.Her bok beni üzüyordu zaten.Avcuma bir miktar kına koyup içine altın koydular gelenekmişde.Daha sonra bi anda oyun havası çalınca İrem Burcu Betül ve Melek (!) zorla beni oynattılar.kına bitince evlere dağıldık ama Doğu dışında kankalarım bizde kaldı.Kız gecesi yapmak içinmiş.Ama onları ekmek zorunda kalıp hemen uyudum.Uyumak güzeldir.2 gün sonra düğünü olan benim için bile..

-Sabah-

-Evlenmek istemiyorum! Nerdesin baba? Baba! Baba!

Evin içinde çılgınlar gibi bağırıken babamı arıyordum.Nerdeydi bu adam?

-Azra bağırıp durma! Sen kimsin de bana sesini yükseltiyorsun?
-Baba,anlamıyormusun? Evlenmek istemiyorum baba yalvarırım yapma bana bunu.Yapma.
-Azra şirketimiz batmak üzere! Aras'ın ailesiyle ortak olacağız.Sizin evlenmeniz bu ortalığı kesinleştirip bağları güçlendiircek.Maddi açıdan benim için çok önemli.
-Baba ben mal mıyım? RESMEN Beni bir mal gibi satıyorsun.Ben senın kızınım!
-kızım olduğunu biliyorum! Senin itiraz etme gibi hakkın yok
-Ne demek yok?
-Yok işte evleneceksin o kadar.Sana fikrini soran olmadı küçük hanım!
-Sorun da bu zaten! Bana fikrim sorulmadı ve ben daha küçüğüm!
-Bıktım senden senin şımarıklıklarından evleneceksin!
-Ben mı şımarağım? Ben mi? Ne yaptım ben?
-Azra bak sinirlendiriyorsun beni.3 yıl sonra boşanacaksın zaten! Bu sözleşme 3 sene için geçerli.Batmak üzereyiz tüm kaderimiz sana bağlı!
-Tamam baba,tamam.Ben biraz hava alacağım.

Evden çıkıp sahile indim.Banklardan bir tanesine oturdum.Çok seviyordum sahili.Denizi.Yanımda bir kıprıntı hissedice kafamı çevirdim.Demirdi.Yanıma oturmuştu

-Beni mi takip ediyorsun?
-İşim gücüm yok seni takip etcem Azra.Tesadüf işte.
-Biz evlenince nolcak Demir? Senin sevdiğin bir kadın yok mu?
-Hayır yok,benim ilişkilerim tek geceliktir diyerek göz kırptı.
-Iyyy İğrençsın.
-Peki senin var mı?
-Yok.
-Peki o zaman.
-Annem neden evleneceğim zaman mektubun verilmesini istemiş?
-Onu bilmiyorum ama mantıklı olarak evleneceğin zaman olgunlaşırsın diye düşünmüştür.Olayları kavrarsın diye sana 6-7 yaşında verseler mektubu sanki okuyabiliceksin hadi okudu biri anlayamazsın ki sonra ergenlik var ergenken duygular karışık olur.Ne bileyim ben of!
-Aman! Sana of!
-Kocaya of denmez!
-kocamı hah!
-Azra! Sus!
-Aman be ben senle daha fazla aynı ortamda kalmak istemiyorum.
-Yarın düğün var bol bol aynı ortamda kalcaz karıcım.
-Bi git be!

Cidden yarın düğün vardı,kıma gecesinde kızlarla sarılıp baya ağlamıştık,Doğu bile ağlamıştı kendini yere atttı,dizlerini dövdü baya bi abartılı davrandı yani.Doğudan ne beklenirdi ki?