Gay ve Lezbiyen Okulu

ÖZEL BÖLÜM -3-

Deniz'den

Bulut ve gizem "Ne?!" diye bağırdığında gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Kendimi zor tutmuştum.

"Daha oyunun başından mızıkçılık mı yapıyorsunuz? Çocukmusunuz be?!" dediğimde Gizem kaşları çatık bir şekilde bana döndü.

"Ne çocukluğu?! Sen resmen beni bir kurbağayla öpüştürmek istiyorsun be!" diye bağırdığında "Sen hiç aynaya bakmamışsın herhalde kızım. Bende çok meraklı değilim seninle öpüşmeye ama bir kere şu oyunun başına oturduk işte. Hem her kıza benimle öpüşmek nasip olmaz. O yüzden bence kendini şanslı saymalısın." diye karşılık verdi Bulut.

"Sen beni altına aldığın sürtüklerle karıştırdın herhalde!"

"Emin ol benim sürtüğüm olabilmek bile marifet ister." dediğinde şaşkınlıkla Bulut'a baktım. Oha yani! Annesiyle babası bunu yaparken fazla özgüven kullanmış herhalde.

"Sen varya kesin özgüven sıçıyorsundur." dediğinde Gizem bende dahil olmak üzere odadaki herkes kahkahayı basmıştı. Bulut'un kendi arkadaşları bile gülmüştü. Gülmeyen tek kişi Bulut'tu doğal olarak.

"Senin dilin fazla uzamış. Biraz az konuşmayı öğrenmelisin." dediğinde gülmeyi bırakıp ne cevap verecek diye Gizem'e baktım.

"Peki ya ben öğrenmek istemiyorsam." deyip tek kaşını kaldırdığında bu defada merakla Bulut'a döndüm.

"O zaman beni susturtmak zorunda bırakırsın." dediğinde ağzımdan farkında olmadan bi "Ooo." çıkmıştı. Gizem bacağıma çimdik attığındaysa canım acıdı diye çenemi kapattım.

"Nasıl olacakmış o? Beni nasıl susturacakmışsın?" diye sorduğunda Gizem "Basit." diye cevap verdi Bulut ve ardından Gizem'i yakasından tuttuğu gibi kendisine çekip dudaklarını Gizem'in dudaklarıyla birleştirdi. Bu hareketiyle gözlerim pörtlek bir şekilde onlara bakakalmıştım.

Kısa bir öpüşmenin ardından Bulut dudaklarını Gizem'in dudaklarından ayırdı ve "İşte böyle." deyip geri çekildi. Gizem anın şokuyla ne bir şey dedi nede bir harekette bulundu.

Sonunda kendine geldiğinde adeta gözlerinden ateş fışkırıyordu. Bulut ise sırıtarak Gizem'e bakıyordu.

"Piç kurusu!" diyerek Bulut'a tokadı basmasıyla dudağımı ısırdım. Resmen tokadın sesi odada yankılandı lan!

Bulut tokadın etkisiyle sola dönen başını tekrar bize doğru çevirdi ve sırıttı.

"Seni böyle kudurtabileceğimi bilsem daha önce öperdim." demesiyle Simal araya girip "Noluyoruz lan?! Bi sakin olun."dedi.

Arel ayağa kalkıp "Bu oyun başlamadan bitmeli." dediğinde bu cümle üzerine Bulut Arel'e dönüp "Neden? Ben eğleniyordum." diye karşı çıktı.

"Arel haklı Bulut kalk gidiyoruz."dedi Güneş ve oda ayağa kalktı. Onun ardından diğerleride tabii.. Ama Bulut kalkmamakta kararlı gibi görünüyordu.

"Bence oyun bozanlık etmemeliyiz beyler." deyip kalkmamakta ısrar edince bu defa araya Simge girdi ve "Hadi Gizem gel biz seninle içerde biraz konuşalım."dedi.

Gizem Simge'nin yüzüne bile bakmadan "A olurmu hiç? Misafirlerimizi yolcu edelim sonra konuşuruz." diyerek hem Sinem'e cevap vermiş hemde bir nevi Bulut'a kafa tutmuş oldu.

"Yeter lan! Sikerim böyle işi! Bulut hemen kalkmazsan sikinden tutup sürükleye sürükleye götürürüm lan seni!" diye bağıran Ateş'in sesiyle ağzım açık bir şekilde ona döndüm. Bulut'ta sonunda "İyi amk!" diye konuştu ve kalkıp sinirle odadan çıktı. Beş saniye sonrada dış kapının çarpma sesini duyduk.

Yarın iki tane sınavım var arkadaşlar. O yüzden kısa oldu. Kusura bakmayın. İyi akşamlar. :D