Say Something

SS-2

"Bu bir cinayetmiş Luhan!"

"Bak Kyung.Yine eşek şakalarından birisini yapıyorsan hiç komik değil."

Bana umutsuz gözlerle bakarken kafasını salladı.Gurur kırıcı bir şekilde herkesin dikkati benim üzerimde toplanmıştı.Bu basit bir soruşturma olacak diye düşüncelerimi bir noktaya sabitlerken kendimden emin görünmek istemiyordum.Bu şey gibiydi...Sanki bir cinayet soruşturmasına bulaşmaktan memnunmuşum gibi.

Gözlerimi devirdim ve bir kasıntı gibi yürüyerek çoktan sınıfımı öğrenen polisleri karşılarmışcasına sınıftan çıktım.Okul müdürü bile bana inanamayan gözlerle bakarken ne yapabilirdim ki soğuklukla özene bezene yaratılmış soğuk bakışlarımla karşılamaktan başka? Ağzımı bile açmadan polislerle beraber ilerleyip okul bahçesine çıktım.Tüm okulun camları öğrenciler ile dolmuştu.Bu aşırı gelişmiş dedikodu avcısı kızlardan ve karı merakıyla dolup taşan erkeklerden nefret ediyordum.

Baekhyun peşimden hızlıca koşarken önümüze geçip "Luhan? Bütün bu saçmalıklar da ne demek!?" diye sinirle elime takılacak olan kelepçelere baktı.

"Bilmiyorum." diye mırıldandım."Gidip öğreneceğim!"

Polisin teki bana bir katilmişim gibi nefretle baktıktan sonra ellerime kelepçeyi taktı ve beni o lanet Oh Sehun'un bulunduğu arabaya bindirdi.

Bir hayvan olsam ez azından daha iyi bir muamele göreceğimi tahmin edebiliyordum.Ki parmak uçlarıma kadar yansıyan bu sinirle yanımda alayla bana bakıp sırıtan Oh Sehun'a bir tane yapıştırabilirdim mesela...

Benden güçlü olduğunu bilmeyseydim!

"Hoşgeldin küçük Lu!" dedi beni daha da sinir etmek istercesine.Güldüm fakat hiç bir şey söylemedim.Bu lanet çocuk hapse girecek ben de bu pislikten kurtulacaktım!

~~~

"Ne demek soruşturma bitene kadar sen suç ortağı olarak muamele göreceksin?"

Bu her boku bildiğini sanan devlet memurlarına karşı olan sinirimde ses düzeyim gibi yükseliyordu."Buna dair bir kanıt olmadan hüküm verme hakkını sana kim veriyor aşırı gelişmiş insan?"

Oh Sehun yanımda sırıtırken ona sinirli bir bakış attım.Adamın da sinirini bozduğunu biliyordum fakat o sakinlikle bana cevap vermeye devam ediyordu.

"Bunu savcılarla araştırmak için sizi bir gün boyunca nezarethane de tutacağız Bay Lu.Lütfen saygılı olun yoksa suçsuz olsanız bile bir devlet memuruna hakaret etmekten suçlanırsınız."

Adam sakin ama havalı bir cevap verdiğinde güldüm."Cidden harikasınız..." yaka kartına bakıp gülümsedim."Memur Jong."

"Yeter artık bir kız gibi sızlanıp duruyorsun!"

Ben adamla dalga dolu konuşmamı sürdürürken Sehun pisliği sessizliğini bozarak bana dönmüştü.Ona ışınlı bakışlarımı gönderdiğim sırada bana hitap eden bir konuşmaya isteksiz bir şekilde girmiştim."Siz ikiniz arkadaşsanız sizi burada daha çok ağırlayacağız Bay Lu."

"Kes sesini abi!"

WTF denmesi gereken bir noktanın içinde şaşkınca o ikisine bakarken "Abi?" dedim gülerek."Iç dünyan çok genişmiş Oh Sehun."

"Kapa çeneni"

Hiçte dost canlısı olmayan bir ses tonu ile konuştuğunda sessiz kalmayı tekrar reddediyordum.Fakat bu durumda kısmen bir katilin yanında sayılırdım değil mi? Gözlerimi devirdim.Oh Sehun'u tanımak zaten büyük bir belayken bir de katil bir Oh Sehun'u kaldırabileceğimi sanmıyordum.