.OneShot.

2K 139 46
                                    

Yazan: |BlonDark|

SekaiLoverNotu ^-^ Benim tatlı sefgilim bana yazmam için konu bulmuştu çok beğendiğim halde üşendiğim için yazamadım. Ve bir gün bana süpriz yaparak konuyu benim için yazdığını söyledi *-* Ve ve vee benim için Sehun'u baskın karakter yapmış bitanem ya :') tabi ben havalara uçtuuum hemen paylaşmak istedim o kadar heycan yaptım ki. Çok teşekkür ederim bitanem ellerine sağlık. Iyiki varsın ~ ♡-♡ *-*

Verimli lise yıllarımın bitmesine çok az kalmıştı. Gençliğimin ateşli günlerini bu okula ve bahçeye sıkıştırmıştım. Şöyle bir dış kapısından göz atınca sağda solda hayalleriniz canlanıyordu yıllar sonra..

Lise size çok fazla şey öğretiyordu. Trigonometriyi, dünyanın yamuk şeklini, ülkenin bilmem kaç yılındaki durumunu değil; arkadaşlığı, zor durumlarda nasıl başa çıkılacağını, eğlenmeyi ve belki de ilk aşkı...

Kalabalık ortamlarda arkadaşlık kurmak zor bir işti. Her türlü kişilik karşınıza çıkıyordu ve sizinle tamamen uyumlu olması düşük bir ihtimal dahilindeydi. Ayrıca matematiği kötü bunca insan menfaatlerini hesaplamak konusunda üstün bir performans sergiliyordu. Bazen öyle bir an geliyorduki sadece şunu diyordunuz ' kendimden şüphe etmeli miyim? ' Kişiliğinizde az da olsa oynamalar olmadan şu kapıdan çıkıp gidilemiyordu.

Kalabalık ortamlarda ilk aşkınızı bulmanız da zordu. Seçenek arttıkça kafanız karışabiliyordu. Eğer sadece bir kişi olsaydı, mecburiyetler yüzünden kendinizi tutkulu bir aşkın kollarına atmanız fazla uzun sürmezdi. Ama okullar genellikle kalabalıktı ve sevgili potansiyeli yüksek çok fazla kişi vardı.

Her şeye rağmen benim çok fazla arayışa çıkmama gerek kalmamıştı. Lise boyunca herkesle mesafemi stabil tutmuştum. Aşk meseleleri bana göre kısıtlılıktı. Sevgilin olurdu ve istediğin gibi kimseye kur yapamazdın. Sevgilin olurdu ve yaptığın şeyleri rapor ederdin. Sevgilin olurdu ve onun sağlığını da düşünmek zorunda kalırdın.
Hareketlerine dikkat eder, sürekli izleniyormuşluk hissiyle ortama adapte olamazdın. Kötüydü yani... En azından ben öyle sanıyordum.

Gençliğin getirdiği bazı istekler beni sevgilimin olması yoluna itiyordu. Biliyorsunuz, libido meselesi falan. Bunun yanında her zaman sadık bir insan olmuştum ve sürekli yeni kişiler aramak zorunda kalmamak için ilişkimin uzun sürmesini istiyordum.

Kim Jongin'i de yılların verdiği konuşmamışlık ile seçmiştim. Evet, konuşmamışlık. 'Hayatınıza yeni aldığınız kişiler her zaman daha heyecanlı olmuştur. Onunla ilgili yeni şeyler keşfetmek eğlenceli olacaktır. ' yazıyordu okuduğum bir kişisel gelişim kitabında.

Lisede oluşan gruplaşmalar bazı kişilerin arasını açar, sürekli birbirinizle karşılaşmanıza rağmen konuşmazdınız. Kim Jonginle alakamız tam olarak buydu.
Bir ilişkinin uzun sürmesinin tek yolu ise yeni heyecanlar yaşamaktı. Birbirimizi yavaş yavaş tanımak da az çok bize bu heyecanı verebilirdi.

Aslında boş olan ve sırf bana biraz daha hava katması için taktığım sırt çantamı sırama bırakıp iki ön sıramda yanına gitmem için beni bekleyen arkadaşıma ulaşarak önündeki boş sandalyeye oturdum.
Chanyeol, farklı kişiliklerin yer aldığı lisede en menfaatsiz arkadaşımdı. Olabilecek en iyisiydi. Neşeli, çalışkan, düşünceli... Gürültülü olması dışında fazla hatası yoktu.

" Kim Jongin'in numarasını bulabildin mi? "
Beklentiyle sorduğumda gülümsemesi genişledi. Beni bu aşk sarmalından kurtaracak en güvenilir kişiydi Chanyeol. Geçen gün birdenbire bana Kim Jongin'in numarasını bulmasını rica etmiştim. Ve hiç sorgulamadan, büyük bir sırıtışla tamam demişti.

" Elbette! Alt dönemden Baekhyun'u hatırlıyor musun? " dediğinde hızlıca başımla onayladım. Kim Jongin bizim dönemdeydi, alt sınıflarla ilgilendiğini hiç düşünmemiştim. Yine de umursamadım, istediğime ulaşacaktım.

|Kim Jongin|✓Where stories live. Discover now