Bela Geliyorum Demez (Hep Beraber Ve Ölümüne)

13.bölüm

Medya da kerem...

BazıIarı haddini aşıp, hayatıma burnunu sokarsa; ben de saygımı aşıp, itinayIa Iafımı sokarım.

Simal'in ağzından

Sabah ne kadar kuş cıvıltılarıyla uyanmak istesem de yine o alarmın iğrenç sesiyle uyandım. Oflayıp alarmı kapattım ve yataktan kalkıp banyoya gittim. Kısa bir duşun ardından iç çamaşırlarımı giyip beyaz askılı badi,üstüne siyah kısa tulumumu giydim. Saçlarımı mısır örgüsü yapıp sağ omzuma attım. Siyah supragalarımı giyip,siyah sırt çantamı aldım ve evden çıktım. Arabama binip okula doğru sürmeye başladım.

Dün anıl'la hastaneye gittiğimiz de elimi sargıyla sardılar. Kesik büyük olmamasına rağmen derinmiş. Şuan kolum sargılı. Günde 2 kere sargıyı değiştirmem lazımmış.

Okula geldiğim de arabadan indim ve içeri girdim. Sınıfa doğru giderken birine çarptım. Kafamı kaldırdığım da bunun derin olduğunu gördüm.

"Günaydın" diyerek gülümsedi.

"Günaydın" dedim ve beraber sınıfa çıktık.

Sınıfa girdiğim de yerlerimize oturduk ve sohbet etmeye başladık. Derin sargıları daha yeni farketmiş olacak ki kolumu tutu ve endişeyle bana bakmaya başladı.

"Simal koluna ne oldu?" dedi.

"Ya dün kafes dövüşüm vardı. Dövüşürken adam bıçak çıkardı. Bana saplayacaği zaman son anda kurtuldum ama bıçak koluma geldi. Zaten pekte önemli değil" dedim.

"Valla senin için önemli mi değil mi bilmem ama pars için önemli olabilir bence" dedi ve kıkırdadı.

Hassiktir ben parsı tamamen unuttum.

"Hassiktir" dediğim de derin kahkaha attı.

Derin kahkaha atarken içeri doruk,arzu ve murat girdi. Doruk bana baktı ve daha sonra gözleri koluma takıldı. Yanıma gelip elini kolumda ki yaranın üstün de gezdirdi.

"Acıyor mu?"

Başımı hayır anlamın da salladım. Doruk gülümseyip yaramı öptü. Ben o anki şokla donup kalırken,doruk kulağıma eğildi. Dediklerinden sonra ise ikinci şokumu yaşadım.

"Bir daha kafes dövüşü yapmak yok bebeğim" diye fısıldayıp yerine geçti.

Bu benim kafes dövüşü yaptığımı nerden biliyor. Derine baktığım da meraklı gözlerle bana bakıyordu.

"Ne dedi?" dedi derin.

"Bir daha kafes dövüşü yapmak yok bebeğim dedi. Bu benim kafes dövüşü yaptığımı nerden biliyor sence?" dedim.

Derin gözlerini sonuna kadar açıp "oha simal bu seni takip etmiş olmasın?" dedi.

"Olabilir. Beklerim bu psikopattan" dedim.

Beş dakika sonra ise pars ve kerem geldi. Pars geldiğinde de bakışlarımı yere sabitledim. Barda olanları halâ unutmadım. Çaktırmadan pars'a baktığımda o da bana bakıyordu. Hemen gözlerimi kaçırdım. Sonra derinle birlikte tekrar sohbet etmeye başladık. Biz derinle sohbet ederken yanımıza murat geldi.

"Derin,ş-şey biraz konuşabilirmiyiz?" dedi çekingen bir sesle.

Şaşırarak derine baktığımda oda bana bakıyordu. Derin tam ağzını açmıştı ki başka bir ses ona engel oldu.

"Konuşamazsınız" dedi kerem.

"sana ne? Seni neden ilgilendiriyor?" dedi murat.

Kerem ellerini yumruk yapmış, gözünden ateş fışkırırcasına murata bakıyordu.