Bazen bir defteri atmak daha kolayken sadece hatıraların yazıldığı sayfaları yırtarsın. Tek tek. Her seferinde o tiz sesi duyarak. Her sayfa yeni bir kağıt kesiği gibi yaralasada kalbini. Sen buna iyileşmek dersin. İltihaplı bir yaradan irin çıkarmak gibi.
Aylar sonra bulduğun o defteri elinde boş boş tutmaktan sıkılıp tekrardan yerine koyuyorsun. Acaba yeni yemek tariflerini ona mı yazsam diye geçiriyorsun. Ama bu fikir miğdeni bulandırıyor. En iyisi çay demlemek belki miğdene iyi gelir.
Onca çay fincanı arasında neden onun fincanı. Hiçbir zaman sevmedin bu fincanı. Hep bir fazlalık hep bir eğreti gibi durdu fincanlarının arasında. Yere fırlatıp param parça oluşunu büyük bir zevkle izleyebilirdin. Ama onca cam parçasını temizlemek yine sana kalacaktı. Üşenmediğin bir zamanda bunu yapmak için fincanın diğerlerinin en arkasına koydun. Dışarı çıkmamak fikri hiç cazip gelmiyor dimi. Sahi neden dışarı çıkmadın ki. Sıkılıcanı bile bile kendine bu işkenceyi neden yapıyorsun ki.
Çayı içerken gözlerinle evi tarıyorsun. Aslında evin iyi bir temizliğe ihtiyacı var. Çayın altını kapatıp temizlik yapmaya başlıyorsun. Evin küçük ve işin kolaydı.
Bu gün kabul günü gibi sanki evin her köşesinde ona ait bir şey çıkıyor devamlı. Kesip parçaladığın, artık zerresinin kalmadığı fotoğraflardan bir parça. Tamda yüzünün olduğu. Kadere bak sen. Ne olurdu giysisinden bir parça, arkada kalan manzara, eli, oda olmadı kulak resmi olsaydı. İlla her seferinde nefesini kesen o mavi gözleriyle sana bakıyor. Senin hayranlıkla çektiğin o fotoğraf.
Onu özledin dimi. Onun etrafında pervane oluşunu, evindeki nefesini özledin. Bu kararından zerre pişman olmazken şimdi ne değişti de onu bu kadar çok istedin. Bunu sen istedin. Sen tükürdüğünü yalayan biri değilsin.
Bütün gün onu özlemekle, içindeki arama isteği ile baş ettin. Bunun bu kadar can acıtan bir şey olduğunu bilmezdin. Devamlı bir şeylerle aklını meşgul etmeye çalışıyorsun. İnanmadığın halde büyük bir dikkatle günlük burç yorumlarını bile okudun.
Sevgili yengeç kova ve boğa burçları bu aralar Venüs gezegeni etkisi altındasınız. İçinizde eskiye dönüş istekleri olacaktır. Unutmayın bu sizin kararınız değil. Dikkatli ve mantıklı davranmazsanız sonuçları kötü olabilir.
İçine bir rahatlık kaplıyor sanki. İnanmasan bile, kendi etrafında dönmekten başka bir işe yaramayan bir gezegeni suçlamak hoşuna gidiyor. Şimdi daha kolay içindeki özlemi bastırmak.
Telefonun çalıyor. Ekrandaki isim gözlerinin kocaman açılmasına neden oluyor. Onunda yengeç burcu olduğunu hatırlıyorsun. Keşke o da burçları okusaydı diye geçiriyorsun içinden.
