EVET ARKADAŞLAR UZUN ARADAN SONRA YENİ BÖLÜM GELDİ.SİZİ BEKLETMEK HİÇ İSTEMEZDİM FAKAT BAZI OLAYLAR OLDU.ALLAH KİMSENİN BAŞINA VERMESİN.KUSURA BAKMAYIN
BU HİKAYEYE 15 VOTE GELDİKTEN SONRA YENİ BÖLÜMÜ KOYACAĞIM. İYİ OKUMALARR :))
############################################
Sabah çok mutlu uyanmıştım.Ve Damona günaydın mesajı atmıştım.Tabi oda karşılık olarak bana "Sabah sabah nerden geliyor bu enerji" demişti.
Kalktım ve herkesin odasına dalıp uyandırdım.Tabi Rebekah uyanmamıştı.Yanına geçtim ve bağrındım.Damonla olan herşeyi anlatmak istiyodum ona.Sabah sabah bana sövsede anlattım ve Elijahın odasına gittim.
"Kalk hadi amcaaaa.Kalk kalk kalk" diye bağrınıyordum. Gözlerini devirerek "Kıızım sabah sabah nedir bu enerji ya uyucam ben git." Dedi."Hayırr köken vampirler bu kadar uyumaz.Kalkkkk" diye ısrar ediyordum.
Tabi suratıma yastık yememle odadan dışarı çıkmam bir oldu.Son çare babamın odasına gittim.Tabi gitmemle azar işitmem bir oldu.Sonradan kimsenin kalkmıyacağını anladım.Hemen mavi kısa taytımı üstüne kısa sporcu atletimi giyip koşmaya karar verdim.Koştum koştum ama saat daha 10 du.Damonun çoktan uyandığını farzedip evlerine dayandım.Tabi kapıyı Stefan açtı ve bana Damonun hala uyuduğunu söyledi.Yuh ya ne uykuymuş arkadaş.Odasının yerini öğrendikten sonra odaya daldım.Tabi Damon üstü çıplak bir şekilde uyuyordu.Gözlerimi kaslarını keserken yakaladım.Hemen yanına gittim ve yanağına bir öpücük kondurdum.Tabi uyanmadı daha sonra yanına yattım ve onu izledim.Uyurken biri heralde bu kadar tatlı olurdu.Sessizce fotoğrafını çektim.Canım sıkılınca buna bakıcaktım.Ve onu dürtüklemeye başladım.
"Damonnn kalk hadi ya.Ne uykucuymuşsun sen.Kalk hadi kalkkk" diye bağırıyordum.5 dakika daha diyip sızlanıyordu şapşal.Benim olduğumu anlayınca yüzüne bir gülümseme yerleştirdi."Hadi annecim kalk artık okulun var bak" diye dalga geçtim.Dedim yüzünü okşayarak.Birden beni altına aldı."Hmm demek annecim ha" Dedi ve yüzüne muzip bir gülümseme yerleştirdi.Bu gülüşü biliyordum"
"Hayır Damon yapm-" Demeden gıdıklamaya başladı.Resmen haykırıyordum.Gıdıklaması bittikten sonra yanıma yattı."Bunu sana ödeticeğim Damon Salvatore" dedim yüzümü buruşturarak."Bekliyorum Elena Mikaelson." Dedi sırıtarak.
Bana doğru yaklaşıp kolunu başımın altına aldı.Bende onun göğsüne yattım.Oda benim saçlarımı okşuyordu.Birden konuşmaya başladım."Yarın babam gidicek" dedim buruk bir sesle. Babamın gitmesini istemiyordum çünkü kendimi bildim bileli onlaydım ve sanırım yarından itibaren yeni bir hayata başlayacağım.
"Biliyorum prenses.Ama yalnız değilsin unutma ben varım" dedi yüzümü okşayarak. Kafamı kaldırdım ve suratına baktım."Tabikide ama ilk defa babamsız bir hayat yaşacağım.Yani düşün daha önce arkadaşımda bile kalmadım.Kendimi bildim bileli babamlayım.Biraz garip bir durum." Dedim.
"Anlıyorum seni" dedi yüzümü okşamaya devam ederek."Babamın ne zaman döneceğini biliyor musun peki ? " diye atıldım. Belide Damona söylemiştir diye düşünmüştüm.
"Babanla konuşmadım bu konuyu.Ama işi uzun sürecek gibi duruyor." Böyle deyince suratım biraz asıldı."Sanırım buna alışmam biraz zaman alıcak" dedikten sonra Damonun kollarında yatarken Stefan lak diye odaya daldı.
"Şey kahvaltıyı hazırlamıştım ama sanırım uygunsuz bir zamanda geldim"
Dedi ve yastığı kafasına yeyip gitti.
Yatakta doğrularak ayağı kalktım ve "Hadi kalk kahvaltı yapalım.Şuan seni bile yerim o derece açım" dedim. Damonda bana bakıp sırıttı."Yapalım bakalım"
Aşağıya doğru indik.Sonra kapı çaldı."Ben açarım" deyip kapıya doğru yürüdüm.Gelen Rebekahtı.Beni görünce "Sende evden çok burdasın Elena" dedi ama kaş göz işaretlerimi yeyince sustu.Dördümüz kahvaltı yapıyorduk.Damon ara sıra ağzıma bir şeyler tıkıyordu.Nasıl da hoşuma gidiyordu ama.
Stefan ve Rebekah sağolsunlar kahvaltıyı toplamadan kaçmışlardı.İş başa düştü deyip Damonla masayı toplamaya koyulduk.Bugün ne yapsam diye düşünüyordum.Buraya geldiğimden beri çok asosyaldim.
Sofrayı topladıktan saat 1 olmuştu bile.Koltuğa yayılıp televizyonu açtım.Televizyonda çok güzel bir film vardı.Damonda aklımı okumuş gibi mısır patlatmıştı.İçimde sevinç çığlıkları atarken Damon yanıma oturdu.Kolunu omzuma attı bende ona biraz daha yanaştım.Şuan iki sevgili gibiydik.İşin garibi biz sevgili değildik ama öyle davranıyorduk.İçimi bir gariplik kaplamıştı.Dün bir konuşma yapmıştık ve ben o konuşmadan sonra kalkıp Damona gelmiştim.Sanırım taşlar yavaş yavaş yerine oturuyordu.Ama bakalım göreceğiz.
Filmin ortalarına doğru Damona dahada yaklaştım.Onun göğsüne kafamı koydum.Böyleyken ne kadar huzurluydu herşey.Filmin sonuna doğru gelmiştik.Ama ben uyuyakalmıştım.Dün adam gibi uyumamıştım ki.Sabahta erken kalkmıştım zaten.Damon beni yatağına taşımıştı.Uyandığımda Damon yanımda yatıyordu.Ne kadar uykucuyduk ya böyle.Saate baktığımda 8 olmuştu.O sırada Damon kalkmıştı ve beni izliyordu.
"Benim eve gitmem lazım Damon. " Deyip yataktan kalkıp üzerime çeki düzen verdim.O sıradada Damonda beni geçirmek için kalktı.Kapıya geldiğimde ;
"Bugün için teşekkür ederim çok eğlendim." Diyerek gülümsedim."Asıl ben teşekkür ederim . Bana hayatımda yaşamadığım anları yaşattığın için "Dedi ve yanağıma öpücük kondurdu.Bende ona sarıldım.Her ne kadar bırakmak istemesemde bıraktım ve yanağına bir öpücük kondurup eve doğru gitmeye başladım.
Eve geldiğimde babam hazırlık yapıyordu.Malum gidicekti yarın ve ben babamsız ne yapıcaktım bilmiyorum.Sanırım zor geçicekti.Salona inip babamın yanına oturdum ve bacaklarına yattım."Gitmesen olmuyor mu ya?" dedim bir umutla. "Biliyorum birtanem.Bu senin için çok zor ama gitmek zorundayım.Ne olur anla beni.Hem hayatın boyunca benimle yaşamıyacaksın.Malum önümüz uzun.Ayrıca Pazartesiden itibaren okula başlamanı istiyorum. Yerimden bir anda doğrulmuştum. Babam okul mu demişti?
"Bir dakika bir dakika okul mu dedin sen" dedim şaşkınca. Babam saçlarımı okşayarak konuşmaya başlamıştı."Evet Rebekahla sen bundan sonra okula gidiyorsunuz küçük hanım."
Aslında New Orleansta bunun hayalini kuruyordum ama içim bir garip olmuştu.
"Büyük bir zevkle lordum.Okula ne kadar gitmek istediğimi biliyorsun.Artık insan içine karışmak istiyorum." Diyerek ayağa kalktım. "Evet artık normal insanlar gibi hayat yaşamana izin veriyorum gez toz.Kafana esen herşeyi yap.Bundan sonra yanında ben yokum Rebekah ,Damon ve Stefan var." Dedi babamda. Şuan şaşkınca babama bakıyordum.
"Öyle deme baba sen hep kalbimdesin" dedikten sonra gözlerimde 2 damla yaş aktı.Sanki temelli gidiyormuş gibi konuşmuştu ve canımı yakmıştı ama temelli gitmicekti çünkü o benim babamdı.Ağladıktan sonra odama çıktım.Telefonuma bakmıştım ve Damon "İyi geceler prenses" diye mesaj atmıştı.Bende ona karşılık "Sanada iyi geceler Damon" diye mesaj atmıştım.
Damonla çok yakındık ama sevgili değildik.Evet onu biraz daha tanımak istediğimi söylemiştim ama bu kadar yakın olabileceğimiz aklıma gelmemişti.Sanırım artık bazı şeylerin kararını vermeliydim.Ben Damonu gerçekten seviyordum.Oda bana her ne kadar hislerim desede tam bir şey söylememişti.Sanırım bana bazı şeyleri açıklamadığı sürece onla böyle olamazdım.
Sabah kalktığımda üzerimde bir ağırlık vardı.Bugün pazardı ve yarın okula gidecektim.Sanırım bugünün kendime ayırmalıydım.Hemen banyoya girip güzel bir duş aldım.Mutfaktan birşeyler atıştırdım.Hızla üzerime siyah mini bahçıvan kıyafeti ve onun içine kırmızı askılı giydim.Spor ayakkabılarımı giyip Bonnieye mesaj attım.Belki bana bugün şu cadılık işleriyle ilgili yardım edebilirdi.
Kime: Bonnie
Kimden: Elena
E-Hey Bonnie uzun zamandır görüşemiyoruz.Şey diye düşünmüştüm.Eğer bugün müsaitsen cadılık şeysileriyle ilgili bana yardım eder misin?
B-Merhaba Elena uzun zaman oldu görüşmeyeli. Bende seni çok özledim ve tabiki sana yardım ederim.Yarım saat sonra sahildeyim.Öptüm
Biraz heyecanlanmıştım aslında.Cadılık şeyleri benim çok ilgimi çekmişti.
Akıma Damona mesaj atmak geldi.bonnie gelene kadar onunla konuşabilirdim.Tabi Uyanmışsa....
Kime: Damon
Kimden: Elena
E-Günaydın uykucu kalk artık saat kaç oldu
D-Kalktım.Lexi sağolsun beni uyandırmayı becermişti.Yarın Stefanla okula başlıyormuşsunuz.
E-Evet nedense çok heyecanlıyım.Ayrıca Stefanın geleceğini bilmiyordum.Rebekah söylemiştir kesin.Sen gelmicek misin?
D-Okul bana göre değil Elena.Ama seni görmek için gelirim
E-Mutlu olurum.Ayrıca konuşmamız lazım.Artık bazı şeylere açıklık getirmeliyiz.
D-Peki prenses konuşalım
E-Benim şimdi işim var daha sonra sana yazarım.Bonnie ile cadılık şeysilerini yapıcaz.Yanı benim bir tarafım cadı ya.Onu geliştirmek istiyorum
D-Tatlı cadım benim
E- Ukala!
D- :*
Damonla konuşmamız bittikden sonra Bonnie geldi ve beni büyükannesinin evine götürdü.Büyükanneside bir cadıydı.Çok tatlı bir bayandı ve beni kapıda çok hoş karşıladı.Ama beni eve davet etmesi gerekiyordu.Yoksa giremezdim."İçeri gel Elena" dedi Sheela."Ah teşekkür ederim." Dedim.
Sheela "Geç otur bakalım.Sana ilk başta anında büyü öğretemem.Daha önce birşeyleri kavramalısın.Evet Elena öncelikle senin evrenle iletişim kurmanı istiyorum.Büyü aslında evreni dengelemek için ortaya çıkmış birşeydir.Herşeyin bir yeri vardır.Büyüde yerinde kullanılmalı yoksa kötü ssonuçlar doğururdu." Dedi ciddi bir şekilde.
Dikkatli bir şekilde kendimi ona odaklamıştım ki birden. "Ben evrenle nasıl iletişim kuracağım.Yani bilmiyorum." Dedim.
"Ben bunların hepsini sana öğreteceğim kızım.Merak etme." Dedi Sheela. İçime birazda olsa su serpilmişti.
Böyle saatlerce bana birşeyler anlattı ve bazı şeyleri uygulamamı istedi.Bir nevi yoga gibi.Beni rahatlattı ve içimdeki enerjiyi dışarı çıkarmama yardım etti.Bugünlük sadece nesneleri hareket ettirip 4 maddeden ateşle oynayabiliyordum.Saat geç oldu Bonnieyle vedalaşıp okulda görüşmek dileğiyle evden ayrıldım.Umarım aynı sınıfta olurduk.
Eve doğru yürümeye başladım.Sonradan telefonumun kapalı olduğu aklıma geldi.Telefonu açtığımda Damonun birsürü mesajı ve aramalarıyla karşılaştım.Merak etmesin diye hemen aradım.Telefonu ilk çalışında açtı.
D-Nerdesin sen Elena o telefon niye kapanıyor bunu bana açıklar mısın? Ölücektim seni merak etmekten
E-ŞŞŞŞ sakin ol.Bonnielerdeydim ve dikkatimin dağılmaması için telefonu kapattım.Üzgünüm bu kadar merak edilceğimi bilmiyordum.
D-Emin ol.Bundan daha fazla merak edildin küçük hanım.Yarın seni 12.30 alıcam.İlk okul gününün sabahını benimle yaşamalısın.Ayrıca konuşmak istediğin şeyleri kon-
Telefondan birden pat diye bir ses geldi ama kapanmamıştı.Daha sonra boğuşma sesleri duydum.Damona bağırdım ama beni duymuyordu.Hemen koşarak onun evine gittim.Kapı açıktı.Damon yerde üzerine bir adam onu yumrukluyordu.Hemen adamı aldım duvara yasladım.
E-Sen ne yaptığını sanıyorsun ?
X-O küçük vampirimiz sevgilisini koruyor ha
Deyip beni itlemeye çalıştı.
X-Sen nasıl bu kadar güçlüsün?
E-Sanırım sadece küçük bir vampir değilim ha?
Deyip boynunu kırdım.Adam vampirdi ve ölmeyeceğini biliyordum.Hemen Damonun yanına gittim ve onu kaldırmaya çalıştım.Adam Damona mine fırlatmıştı.Yüzü yanık içerisindeydi.Hemen bodrumdan kan torbası alıp Damona içirdim.Birden konuşmaya çalıştı.Susturdum.Önce benim sormam gereken sorular vardı.
E-Damon o adam kimdi ve seni neden öldürmek istiyordu?
D-Elena o çok tehlikeli biri.Benim düşmanlarımdan.Ona bulaşmamanı istiyorum
E-Of Damon unutuyorsun galiba.Ben bir melezim.Her kim olursa olsun beni alt edebileceğini sanmıyorum.Gel buraya
Deyip kolunu omzuma attım ve onu koltuğa taşıdım
E-Kimdi o söylermisin?
D-O-o Enzo.Bir zamanlar benim dostumdu.Ama ben onu yangında tek başına bırakıp gittim.Oda bir şekilde kaçmayı başarmış.Bunca yıl sonra benden intikam almak için geri döndü.
E-Ne yangını bu ?
Dedim ve Damon bana herşeyi anlattı. Vampirlerin üzerinde deney yapan birkaç insan Damon ve Enzoyu esir almış.Onları vampirlerden beslenen bir vampire çevirmeye çalışıyorlarmış.Ve bir yangın sonucu Damon kaçmış ama Enzoyu kurtaramamış.
E-Ne kadarda boktan bir iş.Vampirden beslenen vampir mi olur?
D-Oluyor Elena maalesef.O pislikler hala daha devam ediyor böyle bir şeye.
E-Sen daha iyisin değil mi? Enzo şimdi uyanır
D-Evet yardım etde onu bodruma kapatalım.
E-Onunla ne yapıcaksın Damon
D-Elena her ne kadar beni öldürmek istesede o benim dostum.Ona olan biten herşeyi anlatıp beni affetmesini isteyeceğim.Umarım beni dinler.
E-Umarım Damon.
Enzoyu beraber taşıyıp mine çiçekli mahzene tıktık. Umarım Damona bir zarar vermezdi.
E-Ben artık gitsem iyi olucak.
"Tamamdır.Yarın seni 12.30 alıcam ona göre bekletme beni."
Dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Bekletmem Mr. Salvatore"
Deyip kapıdan çıktım.Yarın sabah babam gidiyordu.Umarım yine bir işi yoktur.Çünkü onunla ve Elijahla vakit geçirmek istiyordum.Eve geldiğimde Robini görmemle sevincim bin kat arttı.Robin bizim New Orleanstaki yardımcımızda.Aynı zamanda Rebekahın yanındayken bana bakıcılık yapmıştı.Robin bir vampirdi ve biz onu ailecek çok seviyorduk.
E-Ohh Robin.Sen misin bu? Seni çok özlemişim
Deyip sarıldım.Oda bana sarıldı.
E-Umarım artık hep bizimlesindir ha?
Robin-Evet Elenacım artık burdayım.Benden kurtuluşunuz yok
E-Olur mu öyle şey gel buraya
Deyip yine kucakladım.Babamla Elijah salonda oturmuş birşeyler konuşuyorlardı.Yanlarına gittim ve Elijahın yanına oturdum.
Elena-Ne konuşuyorsunuz bakalım köken kardeşler?
Elijah-Hiç prenses yarın gidiyoruz ya onun hakkında
Elena-Of ondan bahsetme.Ama ben ikinizide çok özleyeceğimmm.
Klaus-Bizde seni özleyeceğiz prensesim.Bence şuanda birlikte vakit geçirmeliyiz ne dersin? Hani geçen gün film izlicektik izleyememiştik.Hadi onu yapalım.
Elena-Aynenn öyle siz filmi seçin ben mısır patlatıp geliyorumm
Deyip hızla mutfağa koştum ve kıtlığın sonunu getirecek derecede mısır patlattım.Rebekahta bize katılmıştı.Yıllar sonra ailecek aktivite yapıcaktık.Film çok komikti ve ben resmen kahkaha atıyordum.Herkeste durmuş men men bana bakıyordu tabi.
Elena-Ne bakıyosunuz öyle çok komikk
Film bittikten sonra babamla ve amcamla vedalaştım.Çünkü yarın sabah erkenden gideceklerdi.
Elena-Bende sizinle birlikte kalkabilirim.Beraber kahvaltı yapalımm.
Klaus-Yarın okula gideceksin zaten.Ayrıca biz yarın sabaha karşı çıkacağız.
Son çırpınmalarımdan sonra ikisiylede vedalaştım.Ağlamıcaktım ama ağladım.
Elijah "Bu bir veda değil küçük hanım istediğin zaman New Orleansa gelebilirsin" Deyip beni avutuyordu.Ama nafilee.Yaşlı gözlerle üzerimi değiştirdi.Dişlerimi fırçalayıp yatağıma girdim.Yarın okulum 13.30 daydı.Ama 12.30 da Damonla buluşup kahvaltı yapıcaktık ve onunla konuşmak istiyordum.Konuşulcak pek bir şey yok gibi duruyordu ama vardı.Eminim oda bunun farkındadır.
Sabah kalktığımda saat 11.30 tu.Telaşla üzerimdekilerden kurtulup banyoya girdim.Saçlarımı narlı şampuanımla yıkamıştım çünkü gün boyu kokusu devam ediyordu ve bunu çok seviyordum.Hemen banyodan çıktım siyah ince askılı elbisemi giydim.Belimede kahverengi kemer taktim ve kahverengi babetleri giymiştim.Malum okulun ilk günüydü.O yuzden çantama sadece bir defter ve bir kalem atmıştım.Saçlarımı kurutup yandan ayırdım.Hafif kahverengi göz farı sürdüm ve dudaklarımada pembe bir ruj.Saate baktığımda 12.25 yi.Damon şimdi gelirdi.Hemen aşağıya indim Robini öpüp kapının önüne çıktım ve merdivenlere oturup beklemeye başladım.Çok geçmeden Damon üstü açık arabasıyla ve güneş gözlükleriyle yine tüm seksiliği üstünde arabaya kapının önüne çekti ve indi.
D-Bakıyorum bugün çok güzel olmuşsunuz Mrs. Mikaelson
Deyip elimi öptü
E-Teşekkür ederim Mr. Salvatore.Artık gidelim mi çünkü çok açım
D-Senide ne zaman görsem açsın ya anlamadım.Evde sana yemek vermiyorlar mı?
Dedikten sonra omzuna geçirdim birtane.
E-Tamam tamam kızma aç prenses
Deyip kapımı açtı ve arabaya bindim.Kahvaltı yerine sahil kıyısında bir yere gelmişitik.Yemeklerimiz geldikten sonra sessizliği bozan Damon oldu.
D-Evet benimle konuşmak istediğin konu neydi?
E-Sencede bariz belli değil mi konuşmak istediğim konu?
Pis pis sırıtarak anlamamış gibi yapmaya çalıştı.Ama ben bunu yermiyim.YEMEM.
D-Ben anlamadım hem boşver yemeğimize devam edelim.
"Damonnn!!" deyip çatalını büyüyle havaya kaldırdım.
D-Hop hop hop sakin ol.Hem sen bunu nasıl yapıyorsun?
E-Hatırlamıyor olabilirsin ama ben aynı zamandada cadıyım.Artık konuşmak istiyorum Damon bu böyle gitmez.Tamam geziyoruz tozuyoruz iyi hoş ama bunun sonu hep böyle mi devam edicek? Birbirimizden hoşlandığımızda başka bir gerçek.
D-Ne demek istediğini anlamadım Elena
E-Tabi ya anlamadın
Deyip birden sinirle masadan kalktım
D-Hey hey hey nereye gidiyorsun böyle
E-Lavaboya gidicem
Dedim ve çantamıda alıp lavaboya doğru yürüdüm.Cidden benle dalga mı geçiyordu bu.Kendisi böyle gelip geçici ilişkilere hazır olabilirdi.Ama ben ikimizin arasındaki bu şeyin adını bilmek istiyordum.Biz neydik.Sadece arkadaş mı? Birbirimizi kandırmayalım.Arkadaşlar böyle midir ki? Bide demek istemediğini anlamadım diyordu.Belkide ben Damonun hiçbişeyiydim.Kendisi bu konuyu geçiştirip durduğuna göre....
Gözlerim sinirden azıcık kızarmıştı.Masaya geçtim ve hiç konuşmadan yemeğimi bitirdim.Saat 13.15 ti.Okulla restaurant yakındı zaten.
E-Ben yürüyerek gitmek istiyorum.Sonra görüşürüz
Deyip kapıdan doğru çıktım.Cidden çok sinirlerim bozulmuştu ve onun bu rahat tavrı benim deli ediyordu.Ama bende Elena Mikaelsonsam kendimi kullandıttırmazdım.
Okula geldiğimde müdürden ders programımı alıp dolabıma doğru yürüdüm.Bu okul ortamı bambaşkaydı.Sanki sana bir anda normal bir insan hayatı gibi geliyordu.Ölümsüzlük olmadan , vampir kurt cadı şeyleri olmadan ve arkadanda binlerce düşmanın olmadan gelen bir hayat.Ne kadar güzeldi...
