DÖNÜŞ

45-Düğün♣️

"Alo?"

"Ne bu telaş sarhoş prenses?" Bütün bu herkes nereden öğrenmişti benim rezilliğimi?

"Dalga geçmen biterse, dayımın düğününe yetişmeye çalışacağım Enes!" Ona genellikle sinirli olduğum zamanlarda sert bir şekilde Enes diye seslenirdim.

"Tamam sarhoş kardeş. Nasıl oldun diye aramıştım ama bu cadı hallerinden kendine geldiğini anladım. Akşam dansta görüşürüz hadi eyvallah." Telefonun kapanma sesini duyunca kendi kendime güldüm. Hayatımda böyle insanların olması, iyi geliyordu. Her zaman tercihim olan kuaförün önüne arabamı park edip, telaşlı bir şekilde içeriye girdim.

"Ay! Uyuyan güzelimiz de gelmiş!" Gülerek Büdüş'ün yanaklarından öptüm. Erkek olmasına rağmen, biz kızlar için hiçbir sorun içermiyordu. Biraz yumuşak bir erkekti çünkü.

"Kendimi sana bırakıyorum Büdüş!" diyerek kuaför masalarında hazırlanmakta olan Beste Ablam ve Asya'nın yanlarına gittim.

"Teyzoşum nerede?" Asya sızlanarak kafasını salladı. Cevabımı gülen Beste Ablamdan aldım.

"İçeride, elbise seçmeye çalışıyor. Sanırım yardımına ihtiyacı var!" Hızlı bir şekilde itiraz ederek başımı salladım. Teyzemin yanına gitsem, gece sonuna anca yetişirdim.

"Büdüş, kurtarma ekibinle hazır mısın?"

..

Koyu mor, balık model, derin yandan yırtmaçlı straplez elbisemi de giyince tamamen hazır olmuştum. Maşa yapılıp, ensemde hafifçe toplanmış, ve fazla abartılı olmayan, yüzümü ortaya çıkaran makyajımla aynadaki görüntüm hoşuma gitmişti. Teyzem, uzun süren uğraşları sonucu, uzun zümrüt yeşili elbisesiyle, yaşına rağmen oldukça şık olmuştu. Asya da askılı dantel model mavi elbisesi ile erkeklerin dönüp tekrar bakacağı türdendi. Beste Ablam ise tam anlamıyla düğüne gelin olarak noktayı koyacaktı. Kayık yaka, üzerinde hafif dantel detayları olan ve küçük taşlarla bezeli, uzun kuyruklu gelinliği, ensesinde yapılmış topuzu ve yüzünün güzelliğini ortaya çıkaracak makyajı ile dayımın kalbini tekrar çalacağına emindim. Herkes birbirini görünce gözlerimiz büyümüş bir şekilde birbirimize bakıyorduk. Bu halimizi görünce kahkaha atarak gülmeye başladık bu seferde.

"Kızlar yakıyorsunuz!" Gülerek herkes birbirine ne kadar güzel olduklarını söyledi.

"Partnerlerimiz birazdan burada olurlar." Burukça gülümsedim. Bu geceye girişte partnerim Enes olacaktı. Dışarıdan gelen seslerle geldiklerini anlayıp, odadan dışarıya çıktık. Odadan çıkmamla karşımda gördüklerimle gözlerimi olduğundan daha da büyüterek gelenlere baktım. Partnerlerimizin hepsi birbirinden yakışıklı bir şekilde karşımızda duruyorlardı. Yaşına rağmen karizmasından ödün vermeyen eniştem gülerek teyzeme yaklaşık koluna girdi ve onu dışarıya çıkardı. Gelinin güzelliğine, yakışıklılığıyla ortak olmaya karar veren dayım, damat dediğim böyle olur karizmasıyla, aşık olduğu kadına yönlenip, bulunduğu şaşkınlıktan çıkarak koluna girdi. Onlarda yavaş adımlarla dışarıya, Beste Ablamın isteğiyle hazırlanmış olan klasik gelin arabasına yöneldiler. Geldiği zamandan itibaren gözlerini Asya'dan çekemeyen bir diğer yakışıklı Murat ise, gidip sevgilisini sahiplenici bir tavırla tutup, kendi arabasına yönlendirdi. Gülerek hepsini izledikten sonra, lacivert takımı ve elbisemin renginde taktığı mor kravatıyla benim gibi gülerek herkesi izleyen Enes'e döndüm.

"Partnerimle uyumsuz görünmemek için." diyerek kravatını gösterdi. Gülerek uzattığı koluna girdim ve bizde yavaş adımlarla arabasına doğru ilerledik.

"Bu gece senin yerine daha az tipsiz bir sevgilimle düğüne katılsaydım daha mutlu olurdum." Dönerek ona dil çıkardım. Daha az tipsiz bir sevgiliymiş! Sen önce sevgili bul da!